> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Süneni Ebu Davud > Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü  (Okunma Sayısı 1432 defa)
21 Ocak 2012, 19:50:52
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 21 Ocak 2012, 19:50:52 »





14-15. Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü

 

2821. ...Râfi b. Hadic'den demiştir ki: (Bir gün) Rasûlullah (s.a.)'ın yanına vardım ve: Ey Allah'ın Rasûlü, yarın düşmanla karşılaşacağız, yanımızda bıçak da yok (bir hayvan kesmek gerekirse onu) keskin taş ile yahutta (uzunlamasına ikiye bölünmüş bir) değneğin (keskin) tarafıyla kese­bilir miyiz?" dedim. Rasûlullah (s.a.) de:

"(Hayvanı tırnak ve diş gibi şeylerin dışında) Kan akıtan şeyler­le kes, yahutta (keserken) elini çabuk tut ve üzerine Allah'ın adını an. (kesme aleti)) tırnak ve diş olmamak şartıyla (kesilen hayvanın etini) yiyiniz. (Şimdi)) size bunu(n sebebini) açıklayacağım: Diş, kemiktir. Tırnağa gelince; (o da)) Habeşlilerin bıçağıdır." buyurdu.

Halktan bir öncü birlik Rasûlullah'ın önünden geçip süratle git­tiler ve (ileride) bir ganimet ele geçirdiler. Rasûlullah (s.a.) ordunun arkasında bulunuyordu. (Derken öncü askerler acele edip ganimet de­velerinden veya koyunlarından bazılarını kesmişler ve etleri içine koy­dukları) tencereleri yerleştirmişlerdi. Rasûlullah (s.a.) tencerenin yanına varınca, emredip tencereler devrildi. (Ganimet mallarını) as­kerlerin arasında taksim etti. (taksim esnasında on koyunu bir deveye denk saydı. O sırada ordunun develerinden biri kaçmıştı. Yanlarında (onu takibe yarayacak cinsten yeterli sayıda) at da yoktu. Bunun üze­rine (mücahitlerden) bir adam bir ok attı da (bu ok sebebiyle) Allah,

hayvanın canını aldı. Peygamber (s.a.) de:

"Gerçekten bu develerin vahşi hayvanlar gibi bir kaçışı vardır. Onlardan biri size bu şekilde davranacak olursa, siz de ona böyle mu­amele yapınız” buyurdu.[160]

 

Açıklama

 

Merve: Beyaz bir taş çeşididir. Bundan bıçak gibi keskin aletler yapılır. Bir görüşe göre de ikisi birbirine vurulduğu zamanateş çıkaran bir nevi çakmak taşıdır.

Müda: Bıçaklar demektir, bıçak anlamına gelen "Midye" kelimesinin çoğuludur.Ibn, tîn'in' beyanına göre hadise, hicretin sekizinci yılında Huneyn ga­zasında geçmiştir, Zülhuleyfe, Mikaat yeri olan Zülhuleyfe değildir.

Anlaşılıyor ki, Hz. Rafi düşmanla karşılaştıkları vakit hayvan kesmek icab ederse ne ile kesebileceklerini sormuştur. Onlar kılıçlarını sa­dece düşmanlara karşı kullanma düşüncesi içindeydiler. Çünkü ki Uçları hayvan kesmek gibi şeylerde kullanmak, onu bozar, körletir.

Rasûlullah (s.a.)'in Hz. Rafia cevap verirken î'dl mi, yoksa Erin mi dediğini de râvi şek etmiştir.

I'cll: Acele et, demektir. Erin kelimesi de bazılarına göre aşağı yukarı aynı manaya gelir. Fakat bu kelime Erin ve Erni şeklinde de rivayet edilmiştir.

Hattâbî diyor ki: "Bu kelimeyi tesbit için raviler uzun zaman uğraşmış­lardır. Ben bunu lügat âlimlerine sordum. Fakat hiçbirinin kat'î olarak bir şey söylediğini görmedim. Kendime bu işin içinden bir çıkış yolu aradım. Gördüm ki, bu kelime bir kaç veçhe gelebilir: "Hattabi ihtimalli gördüğü vecihleri sıralamış, başkaları da bu kelime üzerinde uzun uzadıya söz etmiş­tir. Bedreddin Aynî bu sözlerin çoğunu sarf kaidelerine muhalif bulmuştur. En kuvvetli vecih erin dir. Biz Tekmile yazarının açıklamasına uyarak bu kelimeyi tırnak ve diş gibi şeylerin dışında kan akıtan bir şeyle kes diye ter­cüme ettik.

Hadisin muhtelif rivayetlerinden anlaşılıyor ki, ashab-ı kiram aç kal­mışlar ve birkaç deve ile koyun ele geçirerek acele kesmişler ve pişirmeye baş­lamışlar, Rasûlu Ekrem (s;a.) ordunun gerisinde bulunuyormuş. Nihayet O da gelerek bu hâli görünce; kaynayan çömlekleri döktürmüş, sonra kesilen her on koyunun yerine bir deve vermiş. Âlimler kaynayan kapların niçin dök-türüldüğünde ihtilaf etmişlerdir. Bazıları hayvanlar ganimet değil, yağma su­retiyle ve hiç bir ihtiyaç yokken alındığı için döktürüldüğünü, bazıları da Peygamber (s.a.)'i geride bırakarak acele ilerledikleri ve düşmanın hilesin­den korunmadıkları için bir ceza olarak yemeklerin döküldüğünü söylemiş­lerdir. Fakat birinci kavle, yani ihtiyaç yokken yağma iddiasına, itiraz olunur. Çünkü Buharî'nin rivayetinde:

"Orduya açlık isabet etti" denilmektedir. Bu hususta Nevevî şunları söy­lemiştir: "Peygamber (s.a.)'in kaynayan çömlekleri döktürmesi İslam mem­leketine ve müşterek ganimet malından yemenin caiz olmadığı yere vardıkları içindir. Çünkü taksim edilmezden önce, ganimet malından yemek ancak düş­man memleketinde mubah olur."

Çömleklerin devrilmesiyle telefi istenilen yalnız etlerin suyudur. Bu on­lara bir cezadır. Etleri atılmamıştır. Bir yere toplanmak suretiyle ganimet malına katıldığı da nakl olunmamıştır. Bunların yakılarak telef edildiği de rivayet edilmemiştir. Binaenaleyh, ganimete katıldıklarına hamdelidir. Çünkü şeriat mal israfını haram kılmıştır. Hayber vakasındaki çömleklerin devril­mesi buna benzemez. Çünkü onlar şer'an pis sayılan etlerle kaynıyordu. Bun­dan dolayı kaynayan çömleklerin etiyle, suyuyla devrilmesi hatta kırılması emir buyurulmuştu. Buradaki etlerse, hiç şübhesiz temiz ve yenilir cinsten­dir. Bunların telef edilmesi düşünülemez.

Rasûlullah (s.a.), kesilen koyunların yerine, ganimet mallarından on ko­yun mukabilinde bir deve vermiştir. Bundan o develerin iyi olduğu ve bir devenin on koyun kıymetini taşıdığı anlaşılır. Bu mesele kurban babındaki kaideye yani bir devenin yedi koyun yerini tutarak yedi kişi namına kurban edilebilmesine muhalif değildir. Çünkü orta bir devenin kıymeti ekseriyetle yedi koyundur. Buradaki develerse orta değil, iyidirler.[161]

 

Bazı Hükümler

 

1. Ördü, islam memleketine vardığında taksim edilmemış ganimetten yemek caiz değildir.

2. Koyun, sığır ve deveye kıymet biçmeden taksim caizdir. İmam Malik ile Küfe âlimlerinin ve Ebû Sevrî'nin mezhebleri budur. Yalnız bu hususta rıza şarttır. İmam Şafiî'ye göre, hayvanları, kıymet biçmeden, taksim caiz değildir. Peygamber (s.a.) on koyuna karşılık bir deve vermiştir ki, kıymet biçmenin manası da budur.

3. Ehlî hayvanlardan vahşileşip kaçan ve tutulamayanı av hükmünde­dir. Av ne suretle kesilmiş, hükmünde sayılırsa bu da öyledir. İmam Azam'-la İmam Şafiî, İmam Ahmed, Müzeni ve Davud-u Zahirî'nin mezhebleri budur. Bu kavi Ali b. Ebi Tâlib, İbn Mesûd, İbn Abbâs ve İbn Ömer (r. anhum) hazeratı ile Tavus, Ata, Şa'bî, Esved b. Yezid, İbrahim Nehaî, Ha­kim , Hammâd ve Sevrî'den rivayet olunmuştur.

İmam Malik, Rabia ve Leys: "Ehlî hayvan ancak kesilmek veya boğaz­lanmak suretiyle yenilir. Çünkü ehlî hayvan ele geçmemekte her ne kadar vahşi gibi olsa da nevi ve hükmünde vahşilere katılmaz. Görülüyor ki, o hay­vanın üzerinde sahibinin mülkü hâla bakidir" demişlerdir. Said b. Müsey-yeb'in kavli de budur. İmam Malik şöyle demiştir: "Bu hadiste o hayvanı okun öldürdüğüne dair bir şey yoktur. Ravi sadece okun onu tutsak ettiğini söylemiştir. Hayvan tutulunca, artık insan gücünün ve kudretinin altına gir­miş olur. Ancak kesmekle yenilir. Bu hususta vahşi ile ehli arasında fark yok­tur. Rasûlullah (s.a.)'in (onu işte böyle yapın buyurmasına gelince biz de bu emir mucibince amel-ediyoruz. Yani evvelâ hayvana silah atıyor ve onu dur­duruyoruz. Sonra ona diri olarak yetişirsek kesiyoruz. Silahtan ölmüşse onu yiyecek miyiz, yemiyecek miyiz? Bu hususta hadiste bir tayin yoktur. Hadis mücmeldir. Binaenaleyh hüccet olmaz."

4. Kesmenin şartı, kanın akıtılmasıdır. Kütüb-ü Sitte'nin rivayetlerinde bu hususta hiç bir damar tahsis edilmemiştir. Yalnız İbn Ebi Şeybe'nin, Mu-sannef'inde Râfi b. Hadic'den rivayet edilen bir hadiste Rasûlullah (s.a.)'e kamış ile kesilen hayvanın yenilip yenilmeyeceğini sorduğu, cevaben: "Şah damarını keserse ye" buyurduğu bildirilmektedir. Şübhesiz ki bu kesi­lecek ve boğazlanacak yere mahsustur. Âlimler, hayvan keserken yemek bo­rusu, hava borusu ve iki taraftaki şah damarlarından nelerin kesileceğinde ihtilafa düşmüşlerdir. Leys ile Davud'u Zahirî, Ebû Sevr, Şafiîlerden İbn Mün-zir ve bir rivayette İmam Malik, bunların dördünün de kesilmesinin şart ol­duğunu söylemişlerdir. İmam Şafiî ile meşhur kavline göre İmam Ahmed, sadece yemek borusuyla, hava borusunun kesilmesiyle iktifa etmişlerdir. İmam Malik'e göre nefes borusuyle iki şah damarını kesmek kâfi geldiği gibi İmam Azam'la bir rivayette İmam Ebû Yusuf'a göre, bu dörtten üçünü kesmek kâfidir. Bir rivayete göre İmam Ebû Yusuf nefes borusuyla kalan üç şeyden ikisinin kesilmesini şart koşmuş. Diğer bir rivayette nefes ve yemek borula-rıyla şah damarlarından birini kesmenin kâfi geleceğini söylemiştir. İmam Muhammed dört şeyden her birinin ekserisinin kesilmesini şart koşmuştur.

5. Hayvan keserken besmele çekmek şarttır. Çünkü Rasûlu Ekrem (s.a.) besmeleyi   kesmekle beraber zikretmiş, hayvanın helal olmasını ona bağla­mıştır. Binaenaleyh kesmekle beraber besmele de ikinci şarttır. Hadis-i şe­rif, besmeleyi şart koşmayan Şafiî aleyhine delildir. Ona göre besmeleyi unutarak veya kasten çekmeyen kimsenin kestiği yenir. İmam Ahmed'in bir kavli de budur. İmam Mâlik bu meselede Hanefîlerle beraberdir. Bunlara göre, kasten besmeleye terk edenin kestiği yenmezse de, unutarak terk ede­nin kestiği yenir. İmam Ahmed'in meşhur kavli de budur. Bu kavi İbn Ab-bas, Tavus, Said b. Müseyyeb, Hasen-i Basri, Sevrî, İshak ve Abdurrahman b. Ebî Leyla'dan rivayet olunmuştur.

Kudûrî Şerhinde şöyle denilmektedir: "Unutma hususunda ashab ihti­lâf etmişlerdir. Hz. Ali ile İbn Abbâs unutarak besmeleyi terk ederse hayva-

nın yenileceğini söylemiş. İbn Ömer yenilmeyeceğine kail olmuştur. Unut­ma hususundaki bu ihtilâf kasden terk eden hakkında müttefik olduklarını gösterir."

6. Diş ve tırnakla hayvan kesmek caiz değildir. Hadisin zahirine göre, insan ve hayvan tırnağı kesilmiş olsun olmasın, temiz bulunsun...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü
« Posted on: 29 Mart 2024, 11:03:25 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü rüya tabiri,Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü mekke canlı, Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü kabe canlı yayın, Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü Üç boyutlu kuran oku Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü kuran ı kerim, Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü peygamber kıssaları,Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmü ilitam ders soruları, Keskin Taşla Kesilen Hayvanın Etini Yemenin Hükmüönlisans arapça,
Logged
27 Aralık 2014, 16:39:21
Burcu 8/B

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 413



« Yanıtla #1 : 27 Aralık 2014, 16:39:21 »

Hayvanlarda eğer ki kanı akmadan ölmezse yani sert bir şeye falan çarparsa o hayvanın eti yenmez.Ayrıca kesilen hayvanın kanını akıtacak bir şeyle kesile bilinir.Ama kılıçla kesilmez.Allah razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
09 Ocak 2016, 22:27:47
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 09 Ocak 2016, 22:27:47 »

Aleykumselam.Eger hayvani Allahin adi ile keskin tasla kesiyorsa eti yemek helal olur.Rabbim razi olsun bilgilerden kardesim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Ocak 2016, 22:38:07
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #3 : 09 Ocak 2016, 22:38:07 »

  Aleyna Ve Aleykümüsselăm ecmain. Bu gibi konuları iyi bilmek ve onagöre hangi hayvan etinin yenip yenmiceğine dikkat etmiş oluruz. Bu güzel bilgiler için Rabbim Razı olsun inşaAllah kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Ocak 2016, 23:13:08
Gülbahar Aktay
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 581



« Yanıtla #4 : 09 Ocak 2016, 23:13:08 »

Bu konuları çok iyi bilmeliyiz.doğru bildiklerimiz yanlış çıkabilir. Hayvanı dış ve tırnak haricinde kan akıtan şeylerle kesmeliyiz.sadece kan akıtan şeylerle kestiklerimizi yememeliyiz.dış ve tirnakla kesilen şeyleri yemeliyiz.paylasandan Allah razı olsun. Dogrulari  öğrettiniz için

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 09 Ocak 2016, 23:13:53 Gönderen: Gülbahar Aktay »
Kayıtlı

Kainatta en yüksek hakikat imandır, imandan sonra namazdır.
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes