> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Süneni Ebu Davud >  Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir  (Okunma Sayısı 1801 defa)
28 Nisan 2012, 12:02:23
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 28 Nisan 2012, 12:02:23 »



2. Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir


 

3573... Abdullah b. Büreyde'nin, babasından rivayet ettiğine gö­re; Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:

"Hâkimler üç kısımdır: Biri cennette, ikisi de cehennemdedir. Cennette olan, hakkı bilip ona göre hüküm verendir. Hakkı öğrendi­ği halde hükm(ün)de zulmeden (hâkimler) ile, hakkı bilmeden insan­lar hakkında hüküm veren (hakimler) de cehennemdedir."

Ebû Dâvûd dedi ki: Bu "Hâkimler üç sınıf tır... "diye başlayan İbn Büreyde hadisi, bu mevzuda gelen hadislerin en sağlamıdır.[19]

 
Açıklama
 

Hadis-i şerifte hâkimlerin üç kısım olduğu haber veril­mektedir:

1- Allah'ın ve Rasûlünün hükmünü bilen ve ona göre hüküm veren hâ­kimler. Bunlar cennetliktir.

2- Allah'ın ve Rasûlünün hükmünü bilmeden hüküm veren hâkimler. Bunlar hükümlerinde hakka isabet etseler de etmeseler de cehennemliktirler.

3- Allah'ın ve Rasûlünün hükmünü bildikleri halde bile bile hakka ay­kırı hüküm verenler. Bunlar da cehennemliktir.

Görülüyor ki, bir hâkimin hâkimlik görevinden dolayı cehennemlik ol­maması için kendisinde şu iki vasıfın bulunması lâzımdır:

a) Allah'ın ve Rasûlünün adaletle ilgili hükümlerini bilmesi,

b) Hükmünü ona göre vermesi.

Kendisinde bu iki vasıf bulunmadan hâkimlik yapan bir kimse cehen­nemliktir.

Hakkı bildiği halde hakka göre hüküm vermeyen bir hâkimin bu bilgisi kendisini cehennemlik olmaktan kurtaramadığı gibi, hakkı bilmeden hüküm verip de tesadüfen haklı hüküm veren bir hâkimin hükmünde isabet etmesi kendisini cehennem ateşinden kurtaramaz.

Çünkü bilmeden hüküm vermiştir. Her ne kadar tesadüfen hakka isa­bet etmişse de hakka isabet etmemesi de mümkündü. O bu şekilde hüküm vermekle hakka isabet edememe tehlikesini ve hakka karşı gelme cesaretini göstermiştir..

Hatib-i Şirbinî'nin açıklamasına göre, sözü geçen üç sınıf hâkimden sa­dece birinci sınıfa girenlerin verdikleri hükümler makbul ve muteberdir. İkinci ve üçüncü sınıfa giren hâkimlerin verdikleri hükümler ise muteber değildir.

Şah Veliyyullah Dehlevî, İzâletü'1-Hafâ isimli eserinde mevzumuzu teş­kil eden hadisin, bir kimsenin halife olabilmesi için müctehid olması gerek­tiğine delâlet ettiğini söyledikten sonra sözlerine şöyle devam ediyor:

"Bir kimse şu beş ilmi bilmedikçe müctehid olamaz:

1- Kur'an-ı Kerim'in kıraatim ve tefsirini bilmek.

2- Senetleriyle, sahihi ve zayıfıyla sünneti bilmek.

3- İcmâa aykırı hüküm vermemek için daha önceki müctehidlerin içti-hadlarını bilmek.

4- Arapçanın sarfı ve nahvi gibi âlet ilimlerini bilmek.

5- Hüküm çıkarma ve uygulama ilmini bilmek."

Hâkimin ilmî seviyesinin derecesi hususunda Hanefî âlimlerinin görüşü şöyledir:

"Hâkim olacak kimse; fıkhî meselelere, muhakemat usulüne vâkıf, davaları bunlara uygulamaya kadir, tam bir temyiz gücüne sahip, şahitliği mak­bul olmalıdır.

Binaenaleyh, büsbütün bilgisiz veya çocuk, köle, matuh, âmâ, dilsiz ve sağır olan bir kimsenin hâkimliği caiz değildir."[20]

 

3574... Amr b. Âs; Rasûlullah (s.a)'ın şöyle buyurduğunu riva­yet etti:

"Hâkim hüküm verir(ken) ictihad eder de (içtihadında) isabet ederse, kendisine (bu içtihadından dolayı) iki sevap vardır. Eğer hâ­kim hüküm verir (ken) ictihad eder de (içtihadında) yanılırsa kendisi­ne (bu içtihadından dolayı) bir sevap vardır."

(Ravi Yezid b. Abdülah b. el-Hâd dedi ki:) Ben bu hadisi Ebû Bekir b. Hazm'e haber verdim de; "(Bunu bana) Ebû Seleme de Ebû Hureyre'den aynen böyle nakletmişti" cevabını verdi.[21]

 
Açıklama

 

İctihad ehliyetine sahip bir hâkim hüküm verirken yaptığı ic-tihadden dolayı iki sevap kazanır. Birisi ictihad sevabı, diğe­ri de ictihadmdaki isabet sevabı. Fakat bu içtihadında Allah'ın hükmüne isabet edememişse isabet sevabından mahrum olarak sadece bir sevapla kalır.

Hattâbî bu hususta şöyle diyor:

"içtihadında hata eden bir müctehidin bir sevap alması yaptığı hata­dan dolayı değil, ancak hakkı bulmak uğrunda olanca gücünü sarf etmesin-dendir. Çünkü ehliyetli bir müctehidin hakkı bulmak için yaptığı bir ictihad ve bu uğurda gösterdiği çaba bir ibadettir. Binaenaleyh hatalı bir içtihadına karşılık bir sevap alan bir müctehidin, hatasının karşılığında bir sevap aldığı söylenemez. Ancak onun içtihadına karşılık bir sevap aldığı, hatasından do­layı üzerine terettüp eden günahın ise bağışlandığı söylenebilir. Doğrusu da budur.

19.     Bilindiği gibi bu hüküm ictihad ehliyetine sahip olan müctehidler ve on­ların ictihadlanyla ilgilidir.

İctihad ehliyetine sahip olmadığı halde kendini zorlayarak ictihad ya­pan kimselere gelince; onların yapacakları yanlışlıklar asla mazur görülmez; bilâkis onların yaptığı yanlışlıklar en büyük günahlardan sayılır. Nitekim "hâ­kimler üç sınıftır" mealindeki (no. 3573) hadis-i şerif buna delâlet eder.

Yine bu hadis-i şerif her müctehidin, her içtihadında isabet edemeyece­ğine ve ictihad ehliyetine sahip müctehidlerin hatalarından dolayı mazur sa­yılacaklarına da delâlet etmektedir.

Şurasını da unutmamak icab eder ki, bütün bu hükümler, dinin çeşitli yönlere ihtimali olan teferruatında yapılan ictihadlarla ilgilidir. Dinin sade­ce bir manaya olan yönlerinde ise ictihad yapılamayacağından, bu sahada yapılacak ictihadler merduttur. Sahipleri ise mazur değillerdir."

Avnii'l-Ma'bûd yazarı bu hadisi açıklarken şu açıklamayı yapıyor:

"Müctehid olmayan bir kimsenin hâkimlik görevini alması caiz olma­dığı gibi, devlet başkanının böyle bir kimseyi hâkimlik görevine getirmesi de asla caiz değildir.

Müctehid, şu beş ilmi kendisinde toplayan kimsedir:

1- Allah'ın kitabını bilmek.

2- Allah Resulünün sünnetini bilmek.

3- Daha önceki asırlarda yaşamış olan müctehidlerin icmâlarını ve ihti­lâflarını bilmek.

4- Arapçayı yeteri kadar bilmek.

5- Kitap, sünnet ve icmâda açık hüküm bulunmadığı zaman, Kitap, ve sünnetten hüküm çıkarmak için başvurulan kıyası bilmek.

Ayrıca bir müctehidin Kur'an-ı Kerim'in nâsihini mansûhunu, mücme­lini, müfesserini, hâssmı, âminini, muhkemini, müteşâbihini; Kur'an-ı Kerim'in açıkladığı mekruh, haram, mubah ve mendup gibi hükümleri bilmesi icap ettiği gibi, sünneti bu incelikleri ve yönleri ile tanıması gerekir.

Bunun yanında sünnetin sahihini, zayıfını, müsnedini, mürselini, sün­netin Kur'an-ı Kerim yanındaki yerini ve Kur'an-ı Kerim'in, sünnet yanın­daki mevkiini çok iyi tanıması gerekir. Ta ki bu sayede Kur'an'la sünnet ara­sında zahirî bir tearuz gördüğü zaman sünnetin Kur'an-ı Kerim'e asla aykırı olmayıp onu tefsir ettiğini tanıyarak aralarını te'lif edebilsin.

Ayrıca ahkâm hadislerini Kur'an-ı Kerim'de ve hadis-i şeriflerde gelen hükümleri anlamak için gerekli olan arapça gramerini ve lügatini bilmesi icap eder. Arapçanm bütün inceliklerini bilmesi gerekmez.

Bütün bunların yanında sahabe ve tabiînin ahkâmla ilgili görüşlerini ve ümmetin büyük fakihlerinin verdikleri fetvaların ekserisini de bilmesi icabe-der. Yoksa mukallid sayılır."

Avnü'l-Ma'bûd yazarı bu görüşleri Muhtasar-ı Şerhu's-Şünne isimli ki­taptan naklettikten sonra, "Bu ilimlerin bir kısmını bilmeyen bir kimse mu-kallid sayılır sözünün üzerinde durulması icabeder" diyerek bu son cümleyi tasvib etmediğini ifade ile mevzuya son vermiştir.

Her müctehid hakka isabet eder mi, yoksa içlerinden yalnız biri mi isa­bet eder meselesi, ulema arasında ihtilaflıdır. Hanefîlerle Şâfiîlere göre; bir mesele hakkında muhtelif hükümler veren müctehidlerden yalnız biri hakka yani Allah indindeki hükme isabet eder; diğerlerinin hükümleri hatalıdır. Fa­kat mazur oldukları için günahkâr sayılmazlar; kendilerine birer ecir verilir.

Bir takım âlimlere göre ise her müctehid hakka isabet eder.

Her iki tarafın delilleride bu hadistir. "Müctehidlerden hakka isabet eden yalnız biridir" diyenler; hadisteki "yanılırsa..:" ifadesi ile istidlal ederler ve: "Hakka isabet etmiş olsa kendisine hata isnad edilemezdi" derler. İsabet iddia edenler de her müctehide ecir yerilmesi ile istidlal ederler ve; "İsabet etme­miş olsa kendisine ecir verilmezdi" derler. Ancak bu ihtilâf fer'i meseleler-deki ictihad hakkındadır. Tevhid esaslarına ait ictihadlarda hakka isabet eden yalaiz bir müctehiddir. Bu hususta güvenilir âlimlerin icmâı vardır. Muhale­fet eden yalnız Abdullah b. Hasan cl-Abterî ile Dâvûd-u Zahirî olmuştur ki, onların muhalefetine de itibar yoktur.[22]

 

3575... Ebû Hureyre (r.a) Rasûlullah (s.a)'ın şöyle buyurduğunu haber vermiştir:

“Her kim müslümanlar arasında hâkimlik yapmak ister ve bu arzusuna erişir, sonra da (onun) adaleti zulmüne baskın gelirse cen­netlik olur. (Hâkimlik makamına gelip de) zulmü adaletine baskın ge­len kimse de cehenemlik olur."[23]
 
Açıklama

 

Hadis-i şerifin zahirine göre, "Bir hâkimin cennetlik olabil-mesi için görevi başında hiç yanlış hüküm vermemiş olması şart değildir. Cennetlik olabilmesi için görevi başında verdiği adaletli hüküm­lerin yanlış hükümlerden daha fazla olması yeterlidir.

Görevi başında verdiği yanlış hükümler adaletli hükümlerden daha faz­la olan bir hâkimse cehennemliktir."

Nitekim Şevkânî de hadis-i şerifi böyle anlamıştır.

Hanefî ulemasından Aliyyü'I-Kârî'nin rivayetine göre et-Turbiştî, me­tinde geçen kelimesine "engel oldu, fırsat vermedi" manası vermiş­tir. Sözü geçen kelimeye bu mana verilirse; hadisten "Adaleti, zulmetmesi­ne engel olan her hâkim cennetli...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir
« Posted on: 19 Nisan 2024, 15:53:09 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir rüya tabiri, Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir mekke canlı, Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir kabe canlı yayın, Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir Üç boyutlu kuran oku Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir kuran ı kerim, Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir peygamber kıssaları, Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilir ilitam ders soruları, Hâkim Verdiği Hükümde Yanılabilirönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes