Konu Başlığı: Cuma Namazının Fazileti Gönderen: Zehibe üzerinde 28 Aralık 2011, 19:02:30 203. ...Cuma Namazının Fazileti 1050. ...Ebü Hüreyre (r.a.)'den; demiştir ki: Peygamber (s.a.) şöyle buyurdu: "Kim güzelce abdest alır sonra cuma (namazı)ya gelip (hutbeyi) dinler ve konuşmazsa, iki cuma arasındaki (günahları) üç gün ziyadesiyle (birlikte) bağışlanır. Çakıllara dokunan kimse ise, konuşmuş gibidir."[23] Açıklama "Güzelce abdest alırsa*' şeklinde terceme ettiğimiz cümlenin tam karşılığı, "abdest alır ve abdesti güzel yaparsa" şeklindedir. Bundan maksat, farz ve sünnetlerine tam riâyet ederek abdest almaktır. Böylece sünnet üzere abdest alıp da cuma kılacağı yere gelen ve hiç konuşmadan hutbeyi dinleyen kişinin önceki cuma ile bu cuma arasıdaki günahları üç gün ziyadesiyle birlikte bağışlanır. Hadisin Tirmizî'deki rivayetinde: "Minberin yakınına oturma" kaydı da vardır. Âlimler hutbeyi dinlerken susmanın şart olup olmadığında ihtilâf etmişlerdir. İbn Hacer minbere yakın oturan kimsenin hem susması hem de hutbeyi dinlemesi gerektiğini minbere uzak olanın ise, sadece susmasının yeterli olduğunu söyler. Kılınan bir cumanın, iki cuma arasındaki yedi güne ilâveten uç günün daha günahlarına keffâret olması, yapılan bir amele on misli sevab verileceği gerçeği ile ilgilidir. Bağışlanacağı bildirilen bu günahlar, küçük günahlar olmalıdır. Hadisin sonunda Hz. Peygamber çakıl (aşlarına dokunan bir kimsenin abesle iştigal ettiğini, faydasız iş yaptığını bildirmiştir. Çakıl taşına dokunmaktan maksat ya secde edeceği zaman alnının geleceği yeri düzeltmek için taşlara dokunmak, ya da hutbe esnasında çakıl taşlan ile oynamaktır. "Konuşmuş gibidir" şeklinde terceme ettiğimiz "leğa" kelimesi için Kâmûs'ta "söz ve başkasından, doğrudan ayrıldı, kaybetti manası verilmiştir, ama doğrusu birincisidir" denilmektedir. Buna göre çakıl taşı ile oynayan kimse sanki hutbe esnasında konuşmuş gibidir.Dolayısıyla boş şey yapmış sayılır. Hutbenin sevabını kaçırmış olur.[24] Bazı Hükümler Cuma namazı diğer namazlara nisbetle daha efdaldır.Çünkü diğer namazlar vakitler arasındaki günahlara keffâret olduğu halde, cuma namazı on günün küçük günahlarının bağışlanmasına sebebtir.[25] 1051. ...Ümmü Osman’ın azatlısından; demiştir ki: Ali (b. Ebi Talib)’i Kufe minberinde şöyle derken işittim. Cuma günü olduğu zaman şeytanlar sancakları[26] ile sokaklara çıkıp insanlara (onları) başka işten alıkoyacak mühim işlerini[27] hatırlatırlar ve cumaya gitmelerine mani olurlar.melekler de gidip mescidin kapısına otururlar ve imam (minbere) çıkıncaya kadar camiye gelenleri geliş sırasına göre yazarlar.Kişi (hutbeyi) işitebileceği ve (imamı) görebileceği bir yere oturup susar bir şey konuşmaz ve boş bir işle meşgul olmazsa, kendisine iki sevaptan iki nasip vardır.(Eğer uzak oturur ve hutbeyi duyamayacağı bir yerde ise, susar konuşmaz ve boş bir şeyle meşgul olmazsa, ona sevaptan bir nasip vardır.[28] (Hutbeyi)işitebileceği ve (imamı) görebileceği bir yere oturur fakat konuşur ve susmazsa ona da günahtan bir nasip vardır.Heer kim Cuma günü (yanındaki) arkadaşına “sus” derse, boş işle uğramış olur, kim de boş şeyle uğraşır ise, onun (kıldığı) bu cumasından hiçbir şey (sevab) yoktur. Daha sonra Ali (r.a.) "ben, bunları Resûlullah (s.a.)Man duydum" dedi.[29] Ebû Dâvûd dedi ki: Bu hadisi Veltd b. Müslim İbn Câbir'den (şeksiz) olarak (Rabâis) diye ibaresini şeklinde rivayet etmiştir.[30] Açıklama Haber aslında Hz. Ali'nin bir hutbesidir. Ancak Hz.Ali hutbesinde söylediği şeylerin kendi kafasından çıkmadığını, aksine bunları Resûlullah'tan işittiğini ilâve etmiştir. Buna göre hadis merfu hükmündedir. Zaten bu tip şeylerin aklen bilinmesi mümkün değildir. Hz. Ali'nin haberinden anladığımıza göre cuma günü şeytanlar ellerinde bayrakları, sancakları olduğu halde yahut da boyunları bukağılı olarak sokaklara çarşılara çıkıp müslümanlara bazı ihtiyaçlarım, mühim işlerini hatırlatırlar ve onların cumaya gitmelerini engellemeye çalışırlar. Melekler ise, camilerin kapısına oturup cumaya gelen müslümanları geliş sırasına göre kaydederler. Bu iş cumhura göre, sabahtan itibaren; Mâlikîlere göre ise, zevalden sonra başlar, önce gelenlerin sevabı sonra gelenlere nisbetle daha fazladır. Ebû Hureyre'den yapılan bir rivayete göre, namaza ilk gelenler bir deve, ondan sonrakiler sığır, daha sonrakiler de^bir koç kurban etmiş gibi sevab alırlar. Daha sonra gelenler de sırayla bir tavuk ve yumurta tasadduk etmiş gibidirler. Meleklerin bu yazma işleri hatib minbere çıkıncaya kadar devam efler. Hatib minbere çıkınca ise, defterleri kapatır, hutbeyi dinlemeye başlarlar.[31] Camiye gelip de hatibin sesini duyabileceği, kendisini görebileceği bir yere oturana ve hiç konuşmadan, fuzulî işlerle meşgul olmadan hutbeyi dinleyen kimseye iki ecir, hatibin sesini duyamayacak kadar uzak bîr yere oturan, fakat konuşmayana da bir ecir verilir. Hatibî görebileceği ve sesini duyabileceği bir yere oturduğu halde hutbeyi dinlemeyen, konuşan veya boş bir şeyle meşgul olan kimseye de bir günah vardır. Hatta bir kimsenin, yanında konuşmakta olan arkadaşına "sus" demesi bile, cumanın sevabım kaybetmeye kâfidir. Bu şekilde hareket eden kimseden cuma borcu sakıt olur, fakat cuma kılmanın sevabını alamaz. Hz. Ali'nin Resûlullah'a nisbet ettiği bu ifâdesinden, hutbe okunurken emir bi'1-ma'ruf ve nehiy ani’l-Mmünker yapmak için bile konuşmanın caiz olmadığı anlaşılmaktadır.[32] Bazı Hükümler 1. Cumamn fazileti büyüktür. 2. Cumaya gitmek için erken davranmak teşvik edilmektedir. 3. Şeytanlar insanları cumadan alıkoymak veya onları geç bırakmak için gayret ederler. 4. Camide imamı görüp sesini duyabilecek derecede yakın oturmak, imama bakmak ve hutbeyi dinlemek, alınacak sevabın artmasına sebeptir. 5. Hutbe esnasında konuşmak veya başka bir şeyle meşgul olmak günah işlemeye ve büyük ecirlerden mahrumiyete sebebtir. 6. Hutbe esnasında hatibten başkasının emir bi'1-maruf ve nehiy ani'l-münker yapması caiz değildir.[33] [23] Müslim, cuma 27; Tirmizî, cuma 5; İbn Mâce, ikâme 81, 82; Ahmed b. Hanbel, II, 424; III, 39; V, 15, 16, 22, 177. Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 4/131. [24] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 4/131-132. [25] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 4/132. [26] Aslında “sancak, bayrak...” manalarına gelen kelimesinin çoğuludur.burada esirlerin boynuna takılan bukağı manasında kullanılmış olması da muhtemeldir. [27] Bu cümle metinde ravilerden birinin şekki ile veya şeklinde ifade edilmektedir.Nihaye’de belirtildiğine göre mastarının binai merresi olan kelimesinin cem’idir.de nin çoğuludur. “İnsanı mü’min işlerinden alıkoyan iş” demektir. [28] Parantez içindeki bu cümle bazı nüshalarda yoktur. [29] Ahmed b. Hanbeİ, I, 93; Beyhakî, es-Siınenu'l-kübrfi, IH, 220. [30] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 4/132-134. [31] Ebû Dâvûd, Tahare 127. [32] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 4/134. [33] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınları: 4/135. Konu Başlığı: Ynt: Cuma Namazının Fazileti Gönderen: Ramazan. üzerinde 22 Nisan 2017, 19:05:14 Es Selamün Aleyküm . Malesef okulumuzun saati ilk başlarda tam cuma vaktine göre ayarlıydı fakat namaz vakti giderek öne geldiği için şuan ezanın bitişinde anca zilimiz çalıyor .
Rabb'im affeylesin sadece farzlarıyla alıyorum abdesti . ALLAH cc razı olsun Konu Başlığı: Ynt: Cuma Namazının Fazileti Gönderen: Sevgi. üzerinde 22 Nisan 2017, 19:57:48 Aleyna ve Aleykümüsselam. Mevlam cümlemizi Cuma'nın faziletine erdirsin inşaAllah Aminn ecmain
Konu Başlığı: Ynt: Cuma Namazının Fazileti Gönderen: Ceren üzerinde 22 Nisan 2017, 22:04:56 Aleykümselam.Rabbim bizleri hakkıyla islamı yaşayan ve islamın gerekleri doğrultusunda yaşayıp,cuma namazını da hakkıyla kılan ve feyzine erişen kullardan eylesin inşallah...
Konu Başlığı: Ynt: Cuma Namazının Fazileti Gönderen: Mehmed. üzerinde 22 Nisan 2017, 22:22:43 Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri Cuma gununu degerlendirenlerden eylesin
|