> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Süneni Ebu Davud > Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir?  (Okunma Sayısı 874 defa)
04 Aralık 2011, 14:42:01
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 04 Aralık 2011, 14:42:01 »



34-35. Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir?

 

2276. ...Amr b. Şuayb'ın dedesi Abdullah b. Amr (b. As)dan rivayet olunduğuna göre, bir kadın (Rasûl-i Ekrem'e hitaben):

“Ey Allah'ın Rasûlü! Şu benim oğluma, karnım (aylarca) kap oldu. Meme(leri)m su kabı oldu, bağrım onun için barınak oldu. Onun babası beni boşadı. (Şimdi de) onu benden almak istiyor" dedi. Rasûlullah (s.a.) de ona;

"Sen evlenmediğin sürece ona (bakmaya başkalarından) daha müstehaksın," buyurdu.[485]

 

Açıklama
 

Hıdâne veya hâdâne kucağa almak, besleyip, büyütmek üzere yanında bulundurmak gibi manalara gelir. Bu manâda çocuğa bakana "Hâdîne" denir ki, bu tabir anneye ve diğer bakıcı­lara da şâmildir.

İslâmda çocuğun nafakası babaya, hıdânesi (bakımı) öncelikle anneye aittir. Fakat babalar nafakaya mecbur olmakla birlikte anneler hidâneye mecbur değillerdir.

Hanefî mezhebine göre hidâne sahipleri sırasıyla şunlardır: Anne, anne­anne, baba-anne, özabla, öz kizkardeşin kızları, teyze, hala. Bunlar yoksa hala, dede, kardeş, kardeş çocukları, amcalar, amca çocukları.

Evlilik bozulmuşsa, erkek çocuğun yedi, kız çocuğun dokuz yaşına kadar hidâne hakkı kendi annesine aittir. Annesi yoksa veya annesinin hidâne hakkı düşmüşse bu hak diğer hidâne sahiplerine intikâl eder.

Hidâne ehliyetinin şartları; hürriyet, akıl, bulûğ, emniyet, korumaya gücü yeterlilik ve kadının küçüğe yabancı olan birisiyle evli olmaması. Bu şartları taşıyan anne müslüman olmasa bile çocuğun hidâne hakkına sahiptir.

Hafif meşrep kadınlar hidâne hakkına sahip değillerdir.[486]

 

Bazı Hükümler
 

1. Çocuğun terbiyesi ve bakımı dinî bir vecibedir.

2. Boşanan eşlerin çocuklarına bakma hakkı ön­celikle kadına verilmiştir. Bu hak evlenmediği sürece öncelikle kadına ait­tir. Fakat evlendiği andan itibaren bu hakkı, kaybeder. Ulemânın büyük çoğunluğu bu görüştedirler. Delilleri ise mevzûmuzu teşkîl eden hadis-i şerîftir. Bu hadis öyle bir hadistir ki, ulemâ bunda Amr b. Şuayb'a muh­taç kalmış ve bu mevzuda onu delîl almaktan başka çare bulamamışlardır. Çünkü hadisin yegâne dayanağı Amr b. Şuayb'dır. Boşanan kadının evlenmekle çocuğu himayesine alma hakkım kaybedeceğine delâlet eden bun­dan başka bir hadis yoktur. Dört mezhebin imamları ile daha başka ilim adamlarının görüşü de budur. Buhârî,Sahih'inin dışındaki eserlerinde bu hadisi delîl olarak zikretmiştir. Hâkim, Ma'rifetu Ulûmi'l-hadis isimli ese­rinde bu hadisin sahîh olduğuna dâir icma bulunduğunu söylemiştir. İbn Hazm gibi bazı kimseler senedinde Amr b. Şuayb bulunduğu için bu hadi­sin zayıf olduğunu söylemişlerse de bu söz doğru değildir. Bu söz ancak senedinde Amr b. Şuayb'ın bulunup da Abdullah b. Amr b. As'dan riva­yet edildiğine dâir Şuayb'ın açıklaması bulunmadığı hadisler için geçerli­dir. Halbuki burada bu hadisin Amr'ın dedesi Abdullah b. Amr. b. As'­dan rivayet edildiğine dâir Şuayb'ın açıklaması vardır. Binaenaleyh bu ha­dis şahindir. Humeydî, İbnü'l-Medînî, Buhârî, Ahmed b. Hanbel ve İbn Râhûye gibi hadis imamlarının bu hadisle amel etmeleri de bunu isbat etmektedir.

Nitekim İmâm Mâlik'in rivayet ettiği şu hadis-i şerîf de bu hadisi teyîd etmektedir: "el-Kasım b. Muhammed (r.a.) der ki:

Ömer b. el-Hattâb (r.a.) ensârdan bir kadınla evliydi. Bu kadından Âsim adında bir oğlu oldu, sonra boşandılar. Hz. Ömer Kubaya geldiğin­de oğlu Âsım'ı mescidin avlusunda oynarken gördü. Onu kucakladı. Hay­vanın üzerinde önüne oturttu. Bunun üzerine ninesi yetişti, çocuğu Hz. Ömer'den almak istedi. O da vermedi. Birlikte Hz. Ebubekir'in yanına geldiler. Hz. Ömer;

Bu benim oğlumdur. dedi. Hz. Ebubekir de Hz. Ömer'e hitaben;

Çocukla onun arasına girme, onları serbest bırak dedi. Hz. Ömer de cevap vermedi. İmâm Mâlik der ki: "Ben de böyle amel ediyorum."[487]

İbn Abdilberr'de bu hadisin muttasıl ve munfasıl olarak pekçok yol­lardan rivayet edildiğini ve ilim erbabının tasvibine mazhar olduğunu ifâ­de etmiştir.[488]

Şevkânî'nin beyânına göre çocuğu himayesine almaya hak kazanan bir kadın evlendiği andan itibaren bu hakkını kaybeder. Şafiî ulemâsı ile Hanefî ulemâsı ve İmâm Mâlik bu görüşte icmâ' bulunduğunu söyle­miştir.

Hz. Osman'ın, "Kadının çocuğu yanına ahn.a hakkının bakî olduğu ve bu hakkın ondan hiçbir zaman alınamayacağı" görüşünde olduğu riva­yet edilmiştir. Hasan el-Basrî ile İbn Hazm da aynı görüştedirler. Delilleri ise, tercümesini sunacağımız 2278 numaralı hadis-i şerîftir.

"Kadın evlenmekle, çocuğunu yanına alma hakkını kaybeder" diyen­lere göre Hz. Osman'ın sözünü "boşanan bir kadının çocuğunu yanına alma hakkı hiçbir zaman kadının elinden çıkmaz" şeklinde anlamak doğ­ru olamaz. Çünkü Hz. Osman'ın bu sözü sadece annesinden başka hiçbir yakını olmayan çocuklar için söylemiş olması mümkündür. 2278 numaralı hadis-i şerîf ise anne ile değil teyze ile ilgilidir. Bu meselede anneyi teyzeye kıyaslamak doğru değildir.

Hanefî ulemâsına göre kocasından boşanıp da çocuğunu kendi himâ­yesi altına alma hakkına sahip olan bir kadın her ne kadar evlenmekle bu hakkını kaybederse de evlendiği kimsenin çocuğun amcası gibi yakınla­rından biri olması halinde yine de bu hakkını kaybetmeden elinde tutar. Bu durumda olup da annesini kaybettiği için anneannesinin himayesine geçen bir çocuğun anne-annesi çocuğun babasının babasıyla evlenirse ço­cuk yine anne-annesinin yanında kalmaya devam eder. Bu hakkın kendisi­ne intikâl ettiği bir teyze, çocuğun amcasıyla evlenecek olsa bu hak kendi­sinden geri alınamaz.

3. Kocasından boşanan bir kadının çocuğunu yanına alması onun le­hine olan bir haktır. Dolayısıyla çocuğun masraflarını karşılamak annesi­ne değil, babasına düşen bir görevdir. Anne arzu ederse bu hakkını çocu­ğun diğer akrabalarına bağışlayabilir. Ancak ulemâ bu mevzuda ihtilâf etmiştir.[489]

 

2277. ...Medîne halkından doğru sözlü bir kimse olan (ve) Selmâ (diye anılan) Ebü Meymûne demiştir ki; Ben Ebu Hureyre ile beraber otururken İranlı bir kadın oğlu ile birlikte (yanımıza) geldi ve (ikisi birden) kadım kocasının boşadığını iddia ettiler. Hemen arkasından, kadın, farsça olarak;

Ey Ebu Hureyre! kocam beni boşadı. Oğlumu da (benden alıp) götürmek istiyor dedi. Ebû Hureyre de;

Onun hakkında kura çekiniz, cevâbını verdi ve ona yine Fars­ça birşeyler söyledi. O anda (kadının) kocası geldi ve;

“Çocuğum hakkında kim bana karşı hak iddâ edebilir? dedi. Ebû Hureyre de;

Allah için ben böyle bir şey söylemiyorum ancak (şunu ifâde etmek istiyorum). Ben Rasûlullah (s.a.)'uı yanında otururken bir kadının Peygamber (s.a.)'e gelip de;

Ey Allah'ın Rasûlü kocam (beni boşadıktan sonra bir de) oğ­lumu (yanımdan alıp) götürmek istiyor. Oysa oğlum bana Ebû Ine-be kuyusundan su (getirip) içirdi. (Oğlum) bana faydalı oldu, dedi. Rasûlullah (s.a.) de (onlara);

"Onun hakkında kur'a çekiniz" buyurdu. Bunun üzerine (ka­dının) kocası;

Çocuk hakkında bana karşı kim hak iddia edebilir? dedi. Pey­gamber (s.a.) de (çocuğa dönerek);

"Şu babandır. Şu da annendir, onlardan istediğinin elini tut" buyurdu. (Çocuk da) annesinin elini tuttu. Bunun üzerine (kadın) çocukla (birlikte oradan uzaklaşıp) gitti dedi.[490]

 

Açıklama
 

Hz. Ebû Hureyre'nin naklettiği olayı yaşayan kadın, "oğlum bana Ebû İriebe kuyusundan su (getirip) içirdi, bana faydalı oldu" sözleriyle, oğlunun en az hayrı serden ayırabilecek rüşd çağına geldiğini ve hizmetinden yararlanılabilecek bir yaşta olduğunu be­lirtmek istemiştir. "Ebû İnebe" kuyusunun Medine'ye üç mil uzaklıkta olduğu söylenir.

Bu hadis-i şerifin zahirinden anlaşıldığına göre bu kadın faydayı zara­rı birbirinden ayırabilecek durumda olan yani temyiz çağında bir çocuğu varken, kocasından ayrılıp da çocuk üzerinde hak İddia ederek mahkeme­ye müracâat edecek olursa, karı-koca arasında kur'a çekilir. Kur'a hangi­sine çıkarsa, çocuk ona verilir, ya da çocuk annesi ile babasından birine gitmekte serbest bırakılır. Çocuk hangisinin yanına giderse onun himaye­sinde kalır. Bu mevzuda mezheb imamlarının görüşleri şöyledir:

İmâm Ahmed'e göre, oğlan veya kız çocuğu aklı başında dengesi ye­rinde olarak yedi yaşına basacak olursa annesi ile babasından birini seç­mekte muhayyer bırakılır. Çocuk bunlardan hangisini seçerse onun olur. Dört halife ile Ebû Hureyre ve Şureyh bu görüştedirler. Delilleri ise, mevzûmuzu teşkil eden hadis-i şerifle Umâretü'I-Cermi'nin şu sözleridir;

"Ali b. Ebî Talib annemle amcamdan birini seçmekte beni muhayyer bıraktı. Ben o zaman sekiz yaşımda idim."[491]

Esasen çocuğa sahib olmak için öncelik hakkının tanınmasında çocu­ğun verileceği kimsede çocuğa karşı bir şefkat hissinin bulunup bulunma­ması önemlidir. Çocuk kendisine karşı daha şefkatli olan kimsenin yanın­da daha mutlu olur. Bu bakımdan çocuk anne yahut babasından hangisini kendisine daha sıcak bulur ve seçerse ona teslim edilir. Sonra diğerini se­çecek olursa bu sefer diğerine teslim edilir. Çocuğun tercih hakkı sınırlan­dırılamaz, istediği zaman anne ve babasından birinin yanına gidebilir. Eğer çocuğun babası yoksa veya babası çocuğu himayesine almaya ehliyetli de­ğilse o zaman amca, gibi asabelerinden biri babasının yerine geçer ve ço­cuk annesiyle babasının yerine geçen asabe arasında tercihte bulunur.

Kız çocuğuna gelince, kız çocuğu yedi yaşına geldiği andan itibaren babasının himayesine verilir. Çünkü bu yaşda kız çocuğu himayeye daha çok muhtaçdır. Bu görevi yerine getirmeye en lâyak olan da babasıdır.[492]

Hanefîlere göre hadâne hakkı daha ziyâde şefkat ve merhame...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir?
« Posted on: 16 Nisan 2024, 07:50:08 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir? rüya tabiri,Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir? mekke canlı, Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir? kabe canlı yayın, Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir? Üç boyutlu kuran oku Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir? kuran ı kerim, Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir? peygamber kıssaları,Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir? ilitam ders soruları, Çocuğu Himayesine Almakta Öncelik Hakkı Kimindir?önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes