Konu Başlığı: Zevi'l-Erham'ın Mirası Gönderen: Hadice üzerinde 13 Haziran 2011, 19:15:38 38. Zevi'l-Erham'ın Mirası 3053. “Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize Hu-meyd, Bekr b. Abdillah el-Muzeni'den (naklen) haber verdi ki,” Bir adam ölmüş ve geriye halasıyla teyzesini bırakmış da, Hz. Ömer, halaya erkek kardeşin payını, teyzeye kız kardeşin payını vermiş.[272] 3054. “Bize Ahmed b. Abdillah haber verip (dedi ki), bize Ebû Şihâb, el-A'meş'ten, (O da) İbrahim'den (naklen) rivayet etti ki,” O şöyle dedi: Kim (ölene) doğum yönünden bir akrabalık vasıtasıyla yaklaşırsa, ona (ölene), kendisi vasıtasıyla yaklaştığı akrabalıktan dolayı (miras payı) verilir![273] 3055. “Bize Ahmed b. Abdillah rivayet edip (dedi ki), bize Ebû Şihâb rivayet edip dedi ki, bana Ebû İshak eş-Şeybâni, eş-Şa'bi'den rivayet etti ki;” O, geriye halasını ve erkek kardeşinin kızını bırakan kimse hakkında şöyle dedi: “Mal, erkek kardeşinin kızınındır.”[274] 3056. “Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Şerîk, Leys'ten, (O) Muhammed İbnu'l-Muntedir'den, (O) Ebû Hüreyre'den, (O da) Hz. Peygamber'den (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (naklen) rivayet etti ki,” O şöyle buyurdu: "Dayı, hiç mirasçısı olmayan kimsenin mirasçısıdır. "[275] 3057. “Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Hasan, Âbide'den, (O da) İbrahim'den (naklen) rivayet etti ki,” Hz. Ömer ve Abdullah, dayıyı mirasçı kılma görüşünü benimsediler.[276] 3058. “Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Hasan, Süleyman b. Ebi İshak'tan, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) rivayet etti ki;” O, hala ve erkek kardeş kızı hakkında şöyle dedi: "Mal, erkek kardeşin kızınındır."[277] 3059. “Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Hasan, Süleyman'dan, (O) bazılarından, (O da) İbrahim'den (naklen) haber verdi ki;” O, "(Hala ile erkek kardeş kızı meselesinde mal) halanındır" dedi.[278] Açıklama Bu haberden, İbrahim en-Nehai'nin "ehlu't-tenzil"den[279] olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü bu konuda diğer topluluk olan "ehl-i karâbet'e göre, ölene yakınlıkları itibariyle dört sınıfa ayrılan zevi'l-erham'ın mirasçılığında önceki sınıftan biri bulunduğunda, sonraki sınıfta bulunan kimse mirastan düşer. Erkek kardeşin kızı üçüncü sınıftan, hala ise dördüncü sınıftandır. Şu halde İbrahim en-Nehai'ye göre, hala ve erkek kardeş kızı, onları ölene bağlayan kimsenin yerine konulurlar. Bu durumda hala baba yerinde olacağından, erkek kardeş yerindeki erkek kardeş kızını, mirastan düşürür. Şureyh'in de "ehlu't-tenzü"den olduğu rivayet edilmektedir. Öyleyse O, halayı amca yerine koymuş olmalıdır. Ehlu't-tenzil içinde halayı bu şekilde farklı kimseler yerine, bu arada dede ve nine yerine koyanlar da vardır.[280] 3060. “Bize Ebû Nuaym haber verip (dedi ki), bize Hasan, Süleyman'dan, (O) Ebû İshak'tan, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) rivayet etti ki;” O, hala ve erkek kardeş kızı hakkında şöyle dedi: "Mal, erkek kardeşin kızınındır."[281] 3061. “Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Süfyân, eş-Şeybani'den, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) rivayat etti ki;” O, erkek kardeş kızı ve hala hakkında şöyle dedi: "Mal, erkek kardeşin kızına verilmiştir."[282] 3062. Bize Ya'lâ rivayet edip (dedi ki), bize Zekeriyya, Âmir'den, (O da) Mesrûk'tan (naklen) rivayet etti ki; O, vefat eden ve erkek kardeşinin kızı ile dayısından başka hiçbir mirasçısı olmayan adam hakkında şöyle dedi: "Dayıya kız kardeşinin payı, erkek kardeşinin kızma da babasının payı vardır!"[283] 3063. “Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Yunus, Âmir'den rivayet etti ki;” O şöyle demiş: Mesrûk halayı, baba olmadığında baba yerine; teyzeyi de ana olmadığında ana yerine kordu.[284] 3064. “Bize Ya'lâ, Muhammed b. İshak'tan, (O) Muhammed b. Habbân'dan, -(İbn İshak, Muhammed’i) dedesine nisbet etmiştir-, (O da) amcası Vâsi1 b. Habbân'dan (naklen) rivayet etti ki;” O şöyle dedi: İbnu'd-Dehdâha ölmüştü. O garibdi, yani soyu hakkında hiçbir şey bilinmeyen biri idi ve Aclanoğulları'nın arasında kalıyordu. Geriye de hiç çocuk bırakmamıştı. O zaman Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), (Aclanoğulları'nın büyüğü olan) Asım b. Adiyy'e; "O'nun aranızda bir nesebini biliyor musunuz?" buyurmuş, O da; "Bunu bilmiyoruz, yâ Rasulullah" demişti. Bunun üzerine (Hz. Peygamber), O'nun kızkardeşinin oğlunu çağırmış ve mirasını ona vermişti.[285] 3065. “Bize Ömer b. Hafs b. Gıyâs rivayet edip (dedi ki), bize babam, el-A'meş'ten, (O) İbrahim'den, (O da) Hz. Ömer'den (naklen) rivayet etti ki;” O, (miras) malını bir dayıya vermişti.[286] 3066. “Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Ebû Hâni’ rivayet edip şöyle dedi:” Amir'e; ölüp de geriye teyze ve halasını bırakan, bunlardan başka ne bir mirasçısı, ne de doğum yönünden (başka) bir akrabası bulunmayan kadın veya erkeğin durumu soruldu da, O şöyle cevap verdi: "Abdullah b. Mes'ûd teyzeyi (ölenin) annesinin yerine kor, halayı da (halanın) erkek kardeşinin yerine kordu."[287] [272] Bkz. 2983. haber. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/239 [273] Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/240 [274] Bkz. 3054., 3060. ve 3061. haberler. Dârekutnî, 4/86. Şahidleri için bkz. 2981. haber ve İbn Ebi Şeybe, 11/264; Sünenu Saîd, 1/72., Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/240 [275] Sünenu Saîd, 1/69., Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/240 [276] Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/241 [277] Sünenu Saîd, 1/70; Musannaf, 10/286. Bkz. 3055. haber. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/241 [278] İbn Ebi Şeybe, 11/278., Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/241 [279] Bkz. 2985. haberin "Açıklama"sı. [280] Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/241-242 [281] Bkz. 3058. haber. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/242 [282] İbn Ebi Şeybe, 11/278. Bkz. 3055. haber. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/242 [283] İbn Ebi Şeybe, 11/264-265. [284] İbn Ebi Şeybe, 11/261; Musannaf, 10/283; Sünenu Saîd, 1/69., Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/243 [285] İbn Ebi Şeybe, 11/265; Sünemi Saîd, 1/70-71; Musannaf, 10/284; Beyhaki, 6/215. Bkz. 2980. haber. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/243-244 [286] Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/244 [287] Bkz. 2985. Haber. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme Ve Şerhi, Madve Yayınları, Madve Ofset, İstanbul, 1996: 6/239-244 |