๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Sufilerin Hadis Anlayışı => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 15 Ekim 2011, 21:14:34



Konu Başlığı: Necmüddin Kübrâ
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 15 Ekim 2011, 21:14:34
4. Necmüddin Kübrâ


Asıl adı Ebü'l-Cenâb Ahmed b. Ömer olan Necmüddin Kübrâ, tahsil döneminde sahip olduğu parlak zekâ ve üstün kabiliyetinden dolayı akranla­rıyla girdiği münazaralarda fevkalâde bir başarı gösterdiğinden kendisine et-Tâmmetü'I-kübrâ (büyük belâ) denilmiştir. [1119] Daha sonraki yıllarda şeyhi­nin kendisine taktığı Necmüddin lakabı ile zamanla Necmüddin Kübrâ şeklini almıştır.

Zahirî ve bâtını ilimlerde büyük bir meleke ve zevk sahibi olduğu belirtilen Necmüddin Kübrâ, bir çok şeyhten hadis dinlemiş, hadis ve sünnete vâkıf, Allah yolunda kınayanın kınamasından korkmayan bir âlimdi.[1120] Müridleriyle birlikte Moğollar'a karşı çıktığı cihatta seksen küsur yaşlannda şehid düşmüştür. [1121] Tasavvuf mesleği üzerine yazdığı Te'vîlât-ı Necmiyye adlı tefsiri, Bursevî'nin Rûhu'l beyân'ı için başlıca kaynaklardan biri olmuştur. [1122] Bursevî tefsirinde bu eserden nakillerde bulunmuş, ihtilaflı hadislerin rivayetinde Necmüddin Kübrâ'nın bir hadisi eserinde zikretmiş olmasını yeterli bulmuştur. [1123]

Burada hadisle İlgili aynı zamanda işârî bir hadis yorumu örneği olması açısından Bursevî'nin Te'vîlât-ı Necmiyye'den yaptığı bazı iktibasları naklet­mek istiyoruz. Bursevî, Al-i İmrân Sûresİ'nde yer alan; "Sîzi rahimlerde iste­diği gibi şekillendiren O Allah'dır [1124] âyetinin tefsirinde ceninin yaratılma aşamalarını anlatan Sizden biriniz yaratılma safhasında anasının karnında kırk gün bekletilir. Sonra o kadar bîr süre içinde pıhtı olur. Daha sonra et parçası haline gelir. Sonra melek gönderilir ve kendisine ruh üfürülür [1125] hadisini zikrettikten sonra şöyle demiştir:

Allah Teâlâ ana rahmine düşen bir nutfeyi kırkar gün safhaları içinde insan suretinde nasıl şekillendiriyorsa, ricalullahtan birinin velayet sulbünden sadık müridin kalp rahmine düşen bir nutfe de böyledir. Mürid, şeyhin bütün tasarruflarına teslimiyet göstermelidir. Zira şeyh melekü'l-erham, yani rahim­de çocuğa şekil veren melek yerindedir. Şeyh, müridin zahir ve bâtın halleri­ni kontrol eder, nutfenin düşmesi veya sağlığının bozulmasını gerektirecek dengesiz hareketlerin, çirkin kokuları ortaya çıkaracak hastalıkların meydana gelmemesi için gerektiği zaman müridine halveti ve uzleti emreder. Mürid şeyhin emriyle oturur, onun emriyle kalkar. Allah Teâlâ, hakla desteklenmiş şeyhin velayetini şartlarına uygun her kırk günün geçmesiyle mürid üzerinde şekillendirir. Onu bir halden başka bir hale, bir makamdan başka bir makama çevirir, yükseltir ta ki, kuds bahçelerine, üns cennetlerine dönünceye kadar. [1126]

Bursevî, Necmüddin Kübra'nm hadis üzerindeki yorumunu beğenmiş olmalı ki, onun yukarıda geçen sözlerini, Allah, onun marifet ve hakikat ko-valanndaki ilminden üzerimize bol bol akıtsın [1127] diyerek bitirmektedir. Tasavvuf tarihinin en hareketli ve bereketli bir çağında yaşamış olan Necmüddin Kübrâ aynı zamanda Kübrevİyye tarikatının şeyhidir. Sûfıyyenin büyükleri arasında ismi geçen Necmüddin Kübrâ, 618/1221 yılında vefat etmiştir. Bursevî, Necmüddin Kübrâ'nın ef-Usûlü'1-aşere adlı eserini şerhetmiştir. [1128]


[1119] bk. Nâziât (79), 34.

[1120] Dâvûdî, Tabakât, I, 58-61; İbnü'1-Imâd, V, 79-80; Cami, s. 475.

[1121] Dâvûdî, Tabakât, I, 60.

[1122] Bilmen, II, 497. Te'vîlât-ı Necmiyye bazı eserlerde Necmüddin Kübrâ'ya. bazılarında ise öğrencisi Necmüddin Dâye (ö.654/1256)'ye nispet edilmektedir. Zehebî, Tefsir, II, 393; Bilmen, II, 497-498.

[1123]Şerhu Nuhbe, nr. 36 vr. 93b. Bursevî, Necmüddin Kübra'yı Zülcenâheyn ulemâ arasında saymaktadır. Kitabü'n-Netice, I, 280.

[1124]Âl-i İmrân (3), 6.

[1125] Buhârî, bed'ü'1-halk 6, kader 1; Müslim, kader 1,2; İbn Mâce, mukaddime 13; Müsned, IV, 7.

[1126] Rûh, II, 4.

[1127] Rûh, II, 4.

[1128]İbnü'1-lmâd, V, 79-80; Cami, s. 475480; Bilmen, II497498; Kara, Tasavvufi Hayat, s. 11-27.