> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Suat Yıldırım Meali > 40 – Mü'min Suresi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: 40 – Mü'min Suresi  (Okunma Sayısı 1155 defa)
28 Şubat 2011, 12:18:10
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 28 Şubat 2011, 12:18:10 »




    40 – MÜ’MİN SÛRESİ


Mekke döneminin sonlarında inmiş olup 85 âyettir. Sûrenin meşhur olan iki adı vardır. el-Mü’min isminin sebebi, 28. âyette geçen mümin zattır. Gâfir ismi ise sûrenin üçüncü âyetinde yer alan ilahî sıfattan gelmektedir. Havâmim diye çoğul şekli yapılan 40-46. sûrelerin (7 Hâmim’ler) hepsine birden Havamîm ismi verilmektedir.

Bu sûre önce Allah’ın bazı vasıflarını, kâfirlerin O’nun yolundan saptıklarını, daha önce bazı sapkınların cezaya uğratıldıklarını, Hz. Mûsâ (a.s.)’ın tebliği, ona olan imanını uzun süre gizlemiş olan üst düzey devlet yetkilisi müminin gerçeği ortaya koyup tebliğ ve irşadda bulunması, Allah’ın kudret ve hikmetini gösteren bazı kevnî âyetlerden sonra, hakkı yalan sayanların fecî âkıbetlerini bildirerek sona erer.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1-2 – Hâ, Mîm. Bu kitabın vahyolunup bölüm bölüm indirilmesi,

azîz ve alîm (üstün kudret sahibi, her şeyi en mükemmel tarzda bilen) Allah tarafındandır.

Hâ, Mim, İbn Abbas (r.a)’dan nakledildiğine göre Allah Teâlanın ism-i âzamıdır.

3 – O, aynı zamanda günahları bağışlar, tövbeleri kabul buyurur, ama cezalandırması da çetin olup, lütuf ve ihsanı pek geniştir.

Ondan başka tanrı yoktur.

Dönüş yalnız O’na olacaktır. [15,49-50; 14,34; 13,41]

4 – Allah’ın âyetleri konusunda kâfirlerden başkası tartışma çıkarmaz.

Fakat onların kazanç sağlayarak şehir şehir dolaşmaları seni aldatmasın!

Şunu iyi bilmelidir ki; kâfirlerin girişmek istedikleri kısır tartışmanın ötesinde, Kur’ân’ın hakikatlerini açıklamak, müşkillerini gidermek, mütaşabihlerini aydınlatmak, inkârcıların onun aleyhindeki itirazlarını cevaplandırmak, mümine yakışır tarzda mücadele etmek, taatlerin başında gelir.

5 – Kendilerinden önce Nûh halkı, onlardan sonra gelen daha birtakım gruplar da dini yalan saydılar.

Her toplum tartaklamak için, resullerine karşı harekete geçtiler ve hakkı yıkmak için birtakım batıl şeyleri ileri sürdüler, ama Ben de onları kıskıvrak yakalayıverdim.

İşte düşünün: Benim cezalandırmam nasılmış, bir görün! [3,196-197; 31,24]

6 – İnkârcıların cehennemlik olduklarına dair hüküm böylece kesinleşti.

7 – Arşı taşıyan, bir de onun çevresinde bulunan melekler devamlı olarak Rab’lerini zikir ve O’na hamd ederler.

O’na gerçekten iman ederler ve müminler için şöyle mağfiret diler ve dua ederler:

“Ey Ulu Rabbimiz, senin rahmetin ve ilmin her şeyi kuşatmıştır!

O halde tövbe edenleri ve Senin yoluna tâbi olanları, affet

ve onları cehennem azabından koru!” [69,17]

Hamele-i Arş dört olup, 69,17 âyeti gereği, kıyamet günü sekize çıkarılacaklardır. Arşı yüklenmeleri; onların koruma ve organizasyon ile görevli olduklarını, mecazî olarak bildirmeden ibarettir. Yahut arş sahibi olan Allah’a yakınlıklarına da îma olabilir.

8 – “Ey bizim ulu Rabbimiz! Sen, onları ve onlarla birlikte

babalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi kimseleri

kendilerine vâd ettiğin Adn cennetlerine yerleştir.

Muhakkak ki Sen azîz ve hakîmsin (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibisin). [52,21]

9 – Hem onları kötülüklerden, günahlardan koru!

Sen kimi dünyada kötülüklerden korursan, muhakkak ki ona (ukbada) merhamet edersin.”

İşte asıl kurtuluş ve büyük mutluluk da budur.

Seyyiat üç anlama gelebilir ki burada üçü de kasdolunmuştur: 1. Yanlış inanç, kötü ahlâk ve kötü işler, 2. Dalâlet ve kötü işlerin vebali. 3. Dünyada, berzahta ve kıyamet günündeki âfetler ve eziyetler.

10 – Kâfirlere şöyle nida edilir: “Allah’ın size gazabı, sizin kendinize olan buğzunuzdan daha şiddetlidir.

Zira siz imana dâvet edildiğinizde red ve inkâr ederdiniz.”

11 – Onlar ise: “Ya Rabbenâ!” derler, “Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin.

İşte günahlarımızı itiraf ettik.

Şimdi, telafi etme için buradan çıkmaya bir yol yok mudur?” [32,12; 35,37; 23,107-108]

Bu âyet ile 2,28’den çıkan duruma göre insan dört safhadan geçer: 1. Ölü (yani yokluk) hali. 2. Hayata mazhar olup dünyaya gelmesi. 3. Ölüm 4. Ölümden sonra diriliş. Kâfirler ilk üç safhayı mecburen kabul ederken, Peygambere inanmadıklarından sadece son safhayı inkâr ediyorlardı.

12 – Onlara şöyle cevap verilir:

“Bu hale düşmenizin sebebi şudur ki: Allah’ın birliğine inanmaya çağırıldığınızda reddederdiniz, ama O’nun eşinden, ortağından bahsedildiğinde inanırdınız.

Artık şimdi hakkınızdaki karar o çok ulu ve yüce Allah’a aittir.” [6,27-28]

13 – Size kudret ve hikmetine dair delillerini gösteren,

gökten size rızık indiren O’dur.

Fakat ancak gönülden Allah’a dönen kimse düşünüp ibret alır.

14 – O halde kâfirler hoşlanmasalar da siz, ibadeti gönülden ve yalnız Allah’a yaparak O’na dua edin.

15 – O, dereceleri yükselten, arş sahibi olan Allah, o büyük buluşma gününün dehşetini haber vermek için,

kullarından dilediğine emrini tebliğ için rûhu indirir. [70,3-4; 16,2; 26,192-194]

Rûh kavramı ile: vahiy ve nübüvvet kasdedilmiştir.

16 – O büyük buluşma günü, bütün insanların mezarlarından kalkıp meydana çıkarıldıkları bir gündür.

Öyle ki onların işlerinden ve hallerinden bir tek şey bile Allah’a saklı kalamaz.

Allah onlara şöyle hitab eder: “Bugün mülk ve hâkimiyet kimin?

Mutlak galip, tek hâkim olan Allah’ın!”

17 – Bugün her kişi, ne işlemişse onun karşılığını alır,

bugün kimseye haksızlık edilmez.

Muhakkak ki Allah hesapları pek çabuk görür. [31,28; 54,50]

18 – Onları, yaklaşan müthiş güne karşı uyar!

Yürekler ağıza gelir, yutkunur da yutkunurlar.

O zalim kâfirlerin ne dostları, ne de sözüne itibar edilir şefaatçileri olabilir. [53,57-58; 54,1; 21,1; 16,1; 67,27; 78,38]

19 – O, gözlerin hain bakışını ve kalplerin sakladığı bütün şeyleri dahi bilir.

20 – Allah hakkı ve adaleti gerçekleştirir.

Müşriklerin yalvardıkları putlar ise hiçbir şeyi yerine getiremezler.

Çünkü Allah her şeyi hakkıyla işitir ve görür. [53,31]

21 – Hiç dünyada dolaşıp da kendilerinden önce gelip geçenlerin âkıbetlerinin nasıl olduğunu görmüyorlar mı?

Onlar gerek kuvvet, gerekse dünyada bıraktıkları eserler yönünden kendilerinden daha güçlü idiler.

Öyle iken Allah onları günahları sebebiyle yakalayıp cezalandırdı

ve Allah’a karşı kendilerini koruyan da çıkmadı. [46,26; 30,9]

22 – Böyle oldu... Zira peygamberleri kendilerine açık açık delillerle geldikleri halde bunlar onları red ve inkâr ettiler.

Allah da onları yakalayıp cezalandırdı. Çünkü O pek kuvvetlidir, cezası da çetindir.

Beyyinat (açık deliller) şu üç anlama gelebilir: 1. Allah tarafından gönderilen Peygamberler. 2. Peygamberlerin getirdikleri mesaj. 3. Dünya hayatı hakkında vaz edilen kurallar.

Bu kurallar, dürüstlüğü öğreten ve hep dürüst yaşayan bir insanın, yalancı ve menfaatçi olmadığının açık bir delilidir.


23-24 – Gerçekten Biz Mûsa’yı âyetlerimiz, mûcizelerimiz ve apaçık bir yetki ile Firavun’a, Hâman’a ve Kârun’a gönderdik de onlar:

“Bu yalancı bir sihirbazdır” dediler. [51,52-53]

25 – Mûsa onlara Bizim tarafımızdan gerçeği getirince,

“Onun yanında bulunan müminlerin oğullarını öldürün, kızlarını ise hayatta bırakın” dediler.

Fakat kâfirlerin hile ve tuzakları boşa çıkar. [14,6; 2,49]

Hz. Mûsâ’nın doğumundan önce de Firavun böyle bir uygulama yaptırmış, bilahere bu uygulamaya son vermişti.

Fakat Hz. Mûsâ peygamber olarak gönderilince, öncekinin yerine geçen yeni Firavun da aynı endişelerden hareketle, tekrar erkek çocukları öldürtmeye başladı.

26 – Firavun: “Bırakın beni, şu Mûsâ’yı öldüreyim. O da varsın Rabbine yalvarsın, bakalım O kendisini kurtaracak mı? Zira bu gidişle onun, sizin dininizi değiştireceğinden veya ülkede anarşi çıkaracağından endişe ediyorum.” dedi.

Burada dinden maksat: Mısır toplumunun tuttuğu yol ve medeniyettir. Firavun aslında kendi saltanatının yıkılacağından korktuğu halde, birçok politikacı gibi, güya halkı düşündüğü için, onlar namına Mûsâ’yı yok etmeye giriştiğini ileri sürüyordu.

27 – Mûsâ da şöyle dedi: “Ben, âhirete, hesap gününe inanmayan her kibirli ve zorbadan benim ve sizin Rabbiniz olan Allah’a sığınırım.”

28-29 – Firavun hanedanından olup o zamana kadar iman...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: 40 – Mü'min Suresi
« Posted on: 29 Mart 2024, 00:44:58 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: 40 – Mü'min Suresi rüya tabiri,40 – Mü'min Suresi mekke canlı, 40 – Mü'min Suresi kabe canlı yayın, 40 – Mü'min Suresi Üç boyutlu kuran oku 40 – Mü'min Suresi kuran ı kerim, 40 – Mü'min Suresi peygamber kıssaları,40 – Mü'min Suresi ilitam ders soruları, 40 – Mü'min Suresiönlisans arapça,
Logged
30 Haziran 2018, 02:25:49
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 30 Haziran 2018, 02:25:49 »

Esselamu aleykum. RABBİM bizleri ona inanan  iman eden ve yol gösterici olarak gönderdiği kitaba kur ana iman esen ve onun isginda yasayayip cehennem azabindan kurtulan kullardan eylesin inşallah. ..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

30 Haziran 2018, 15:39:06
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 30 Haziran 2018, 15:39:06 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri iman yolundan hak yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

01 Temmuz 2018, 00:45:39
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #3 : 01 Temmuz 2018, 00:45:39 »

Aleyküm selam Allah ın ayetlerini çokça oluyup anlamaya çalışalım
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes