Konu Başlığı: 6.Remiz Gönderen: Esila üzerinde 05 Şubat 2011, 01:06:48 ALTINCI REMİZ Madem Hazret-i İmam-ı Ali (r.a.), üstad-ı kudsîsinden aldığı derse binaen, Kur’ân’a taallûk eden gelecek hâdisattan haber veriyor. Ve “Benden sorunuz” diye müteaddit ve doğru haberleri verip bir şah-ı velâyet olduğunu öyle kerametlerle ispat etmiş. Ve madem bu asırda Avrupa dinsizleri ve ehl-i dalâlet münâfıkları, dehşetli bir surette Kur’ân’a hücumu hengâmında Risale-i Nur o seyl-i dalâlete karşı mukavemet edip, Kur’ân’ın tılsımlarını keşfederek hakikatini muhafaza ediyor. Ve madem اَقِدْ كَوْكَبِى بِاْلاِسْمِ نُورًا وَبَهْجَةً مَدَى الدَّهرِْ وَاْلاَيَّامِ يَانُورُ جَلْجَلَتْ 2 fıkrasıyla, Yirmi Sekizinci Lem’ada ispat edildiği gibi sarahata yakın bir surette Risale-i Nur’a işaret etmekle beraber, Sûre-i Nur’daki Âyetü’n-Nur’un Risale-i Nur’a işaretine işaret eder. Ve mademاَقِدْ كَوْكَبِى بِاْلاِسْمِ نُورًا mânâ ve cifirce tam tamına Risale-i Nur’a tevafuk ediyor. Elbette diyebiliriz ki, bu fıkranın akabinde Dipnot-1 “Allah’ın yardımı ve fetih geldiği zaman.” Nasr Sûresi, 110:1. Dipnot-2 Yâ Rab! Nur isminle ve cemâlinle parlat yıldızımı, Günler ve asırlar boyunca Sensin buna kàdir olan ey Nur. Avrupa: (bk. bilgiler) Hazret-i İmam-ı Ali: [bk. bilgiler – Ali (r.a.)] Nasr risalesi: Nasr Sûresinin bazı sırlarının anlatıldığı, Zülfikar Mecmuasında yer alan, Yirmi Dokuzuncu Mektubun Sekizinci Kısmının Beşinci Remzi Sûre-i Nur: Kur’ân-ı Kerimin 24. sûresi olan Nur Sûresi akabinde: devamında asır: yüzyıl beyan: açıklama, izah cifir: harflere verilen sayı kıymetiyle ibarelerden geçmişe veya geleceğe ait işâretler çıkarmak, tarih düşürmek ehl-i dalâlet: doğru ve hak yoldan sapanlar, inançsız kimseler esrar: sırlar, gizli hakikatler fütuhat-ı İslâmiye: İslâmî fetihler, zaferler hengâm: ân, zaman hâdisat: hâdiseler, olaylar itikad: inanç iştirak: katılma i’câz: mu’cizelik özelliği kahraman-ı İslâm: İslâm kahramanı keramet: Allah’ın bir ikramı olarak, Onun sevgili kullarında görünen olağanüstü hâl ve fiiller lem’a: parıltı mukavemet: direnç, dayanıklılık münâfık: iki yüzlü, inanmadığı halde inanmış görünen kimse müteaddit: bir çok, çeşitli namında: adında nazar-ı dikkati celb eden: insanların dikkatlerini üzerine çeken remiz: işaret risale: mektup; Risale-i Nur’da yer alan bölümlerden her birisi sarahat: açıklık; bir ifadenin taşıdığı işaret, remiz, telmih, teşbih, îma gibi mânâ tabakalarından en açık olanı seyl-i dalâlet: gürültü ve şiddetle akan inançsızlık, sapkınlık seli suret: şekil, biçim sûre-i Feth: Kur’ân-ı Kerimin 48. sûresi olan Fetih Sûresi taallûk eden: ilgilendiren, ait olan tevafuk etmek: denk gelmek, uygun düşmek tılsım: sır, gizli gerçek vecih: şekil, tarz Âyetü’n-Nur: Nur Sûresinin 35. âyeti âhir: son âyet-i Feth risalesi: Fetih Sûresinin bazı âyetlerinin açıklandığı Yedinci Lem’a üstad-ı kudsî: kutsal üstad, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (a.s.m.) şah-ı velâyet: veliliğin şahı, başı Konu Başlığı: Ynt: 6.Remiz Gönderen: Kaan Han üzerinde 21 Nisan 2015, 18:38:56 Madem Hazret-i İmam-ı Ali (r.a.), üstad-ı kudsîsinden aldığı derse binaen, Kur’ân’a taallûk eden gelecek hâdisattan haber veriyor. Ve “Benden sorunuz” diye müteaddit ve doğru haberleri verip bir şah-ı velâyet olduğunu öyle kerametlerle ispat etmiş. Ve madem bu asırda Avrupa dinsizleri ve ehl-i dalâlet münâfıkları, dehşetli bir surette Kur’ân’a hücumu hengâmında Risale-i Nur o seyl-i dalâlete karşı mukavemet edip, Kur’ân’ın tılsımlarını keşfederek hakikatini muhafaza ediyor. Ve madem
|