๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Son Peygamber => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 17 Aralık 2009, 17:12:35



Konu Başlığı: Sosyo-Ekonomik, Politik ve Stratejik Uzlaşma
Gönderen: Sümeyye üzerinde 17 Aralık 2009, 17:12:35
Sosyo-Ekonomik, Politik ve Stratejik Uzlaşma


Peygamber (s.a.v.) efendimiz, toplumlarım düzene sokmak, ekonomik ve sosyal alanda yardımlaşmalarını temin etmek, aralarındaki siyasi işleri düzenlemek boy ve kabileleri arasında dostluk sağlayıp birbirleriyle uzlaştırmak, iyiliği yerleştirip kö tülüğü uzaklaştırmak, zulmü ortadan kaldırmaya çalışmak, bi reysel ve toplumsal olarak birbirlerine haksızlık etmelerini ön lemeye çalışmak hususunda îslami hükümleri açıklamak üzere müminlere Allah´ın bir emri olarak bir belge hazırladı. Mümin lere ne gelirse, yahudilerle diğerlerine de gelecekti. Onlar da müminlerle aynı haklara sahip olacak ve müminlerin tabi bu lundukları yükümlülüklere tabi olacaklardı. Dinleri huhusun-da zarar görmeyecek inançları nedeniyle tecavüze uğramaya caklardı. Ancak, liderlik, Hz. Peygamber, de bulunacaktı. Bu sebeple bu belge, yahudiler için, peygamber efendimizin kendi lerine vermiş olduğu bir akidname hükmünde olmuştur. Belge de şunlar yazılıydı:

"Bismillahirrahmanirrahim. Bu, peygamber Muhammed (s.a.v.) tarafından, Kureyşli ve Yesripli mümin ve müslüman-larla, onlara bağlanmış ve katılmış olanlar ve onlarla birlikte cihad edenler arasında yazılan bir belgedir. Muhakkak ki on lar, diğer insanlardan ayn bir toplulukturlar.

Kureyş´ten olan muhacirler, kan diyetlerini aralarında -gele neğe göre- ortaklaşa ödeyecekleri gibi, esirlerinin kurtuluş fid yelerini de -müminler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde- ortaklaşa ödeyeceklerdir.

Avfoğulları da öteden beri olduğu gibi, kan diyetlerini -gele neklerine göre- ortaklaşa ödeyeceklerdir. Her grup, esirlerinin kurtuluş fidyelerini, mü´minler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde ödeyeceklerdir.

Said oğulları, öteden beri olduğu gibi, kan diyetlerini gele neklerine göre ortaklaşa ödeyeceklerdir. Her grup, esirlerinin kurtuluş fidyelerini , müminler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde ödeyeceklerdir.

Haris oğulları, öteden beri olduğu gibi, kan diyetlerini gele neklerine göre müştereken ödeyeceklerdir. Her grup, esirleri nin kurtuluş fidyesini, müminler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde ödeyeceklerdir.

Cüşem oğulları, öteden beri olduğu gibi, kan diyetlerini gele neklerine göre müştereken ödeyeceklerdir. Her grup, esirleri nin kurtuluş fidyesini, müminler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde ödeyeceklerdir.

Necaroğulları, öteden beri olduğu gibi, kan diyetlerini gele neklerine göre müştereken ödeyeceklerdir. Her grup, esirleri nin kurtuluş fidyesini, müminler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde ödeyeceklerdir.

Amr bin Avfoğullan, öteden beri olduğu gibi, kan diyetlerini geleneklerine göre müştereken ödeyeceklerdir. Her grup, esirle rinin kurtuluş fidyesini, müminler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde ödeyeceklerdir.

Nebitoğulları, Öteden beri olduğu gibi, kan diyetlerini gele neklerine göre müştereken ödeyeceklerdir. Her grup, esirleri nin kurtuluş fidyesini, müminler arasında bilinen meşru ve adil esaslar çerçevesinde Ödeyeceklerdir.

Müminler borçlu ve çoluk çocuğu kalabalık olduğu için sıkın tı çekmekte olanları kendi hallerine bırakmayarak kurtuluş fidyelerini veya kan diyetlerini, aralarında bilinen meşru esas lar çerçevesinde Ödeyeceklerdir.

Hiçbir mümin diğer bir müminin mevlası (azatlısı veya yar dımcısı) ile aleyhte bir anlaşma yapmayacaktır.

Takvalı müminler; içlerinden azgınlık ec|en, zulüm veya haksızlık yapmak isteyen veya günah işleyen veya düşmanlık eden ya da müminler arasında karışıklık çıkaran kimseye karşı cephe alacaklar ve o, onlardan birinin evladı da olsa, hepsinin elleri onun aleyhine kalkacaktır.

Hiçbir mümin, bir kafir için bir mümini öldürmeyecek ve mümine karşı kafire yardım da etmeyecektir. Allah´ın ahdi ve teminatı (müminlerin hepsi için) birdir. Onların en aşağı du-rumdakilerini dahi kapsamına alır. Müminler, diğer insanlar dan ayrı olarak birbirlerinin dostudurlar.

Yahudilerden bize tabi olanlar, asla zulme maruz kalmaksı zın ve aleyhlerinde bir yardımlaşma olmaksızın bizden iyilik ve yardım göreceklerdir.

Müminlerin barışı birdir. Hiçbir mümin, Allah yolundaki bir savaşta müminlerden ayrı olarak barış yapmayacaktır. Ancak, aralarında eşitlik ve adalet çerçevesinde hep birlikte barış ya pacaklardır. Bizimle birlikte gazaya katılan gaziler, kendi ara larında birbirleriyle nöbetleşeceklerdir.

Müminler, birbirlerinin Allah yolunda dökülen kanlarının öcünü alacaklardır.

Takvalı müminler, en güzel ve en doğru yol üzerindedirler. Hiç bir müşrik, bir Kureyşlinin malını, canını korumayacak. Bu yolda bir mümine de engel olmayacaktır.

Bir kimsenin bir mümini sebepsiz yere öldürdüğü kesin de lillerle tespit edilirse katile kısas uygulanacaktır. Ölenin velisi buna rıza göstermeyecek olursa bütün mü´minler ona karşı kı yam edip karşı duracaklardır. Bundan başka bir yol tutmaları helal olmaz.

Bu sahifedekileri kabul ve ikrar eden, Allah´a ve ahiret gü nüne inanan bir mü´minin, ortaya kötü bir şey çıkaran kimseye yardım etmesi ve onu barındırması helal değildir. Böylesine yardım eden ve onu barındıran kimsenin üzerine, kıyamet gü nünde Allah´ın gazap ve laneti olsun. Onun ne tevbesi, ne de kurtuluş fidyesi kabul olunmayacaktır.

Herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düştüğünüzde o şey, şanı yüce olan Allah´a ve Muhammed (s.a.v.)e havale edilecektir."

Bu maddeler, müminlerle ilgiliydi. Hz. Peygamber, bu mad deler çerçevesinde müminlerle muahede yapmıştı.



Konu Başlığı: Ynt: Sosyo-Ekonomik, Politik ve Stratejik Uzlaşma
Gönderen: Ceren üzerinde 13 Şubat 2021, 01:42:38
Esselamu aleyküm.rabim razı olsun bilgilerden kardeşim...


Konu Başlığı: Ynt: Sosyo-Ekonomik, Politik ve Stratejik Uzlaşma
Gönderen: Mehmed. üzerinde 13 Şubat 2021, 12:42:29
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun