> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Hazreti Muhammed a.s.v > Son Peygamber > Reci Seriyyesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Reci Seriyyesi  (Okunma Sayısı 1737 defa)
18 Aralık 2009, 22:55:09
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 18 Aralık 2009, 22:55:09 »



Reci Seriyyesi


Reci, Usfan mevki´inde bir yer olup Mekke-i Mükerreme´ye sekiz millik bir uzaklıkta bulunuyordu. Ibn Kesir, Vakidi´ye uyarak, buna "Reci Gazvesi" adını vermişse de, biz bu isme muvafakat etmiyoruz. Çünkü bu olay, Kureyşlilerin teşvikiyle bazı müşriklerin hıyanet ve hilesi sonucu meydana gelmişti.

Kureyşliler, tam anlamıyla alamadıkları intikamlarına kavuşa bilmek için bazı müşrikleri, mü´minlere karşı kışkırtmışlardı. Henüz öldüremedikleri bazı yiğit müslümanları yeniden müş riklerle savaşa sokmak için bu gibi tertiplere girmişlerdi.

Rivayetçilerin nakline göre, Reci kıssası, hıyanet kıssası-dır. Çünkü bu olayla müşriklerin kışkırtması neticesinde müslü-manlara karşı hile ve hıyanet yapılmıştır. Uhud gazasından sonra Adal ve Kare kabilelerinden iki heyet Resulullah (sav)´in yanına geldiler. Bunlar, Hevn bin Huzeyme bin Müdrike aşiretinden iki boy idiler. Dediler ki: "Ey Allah´ın Resulü! İçi mizde müslümanlar vardır. Ashabından bir grubu bizimle bir likte gönder ki, bize Kur´an´ı okutsunlar, dinimizi öğretsinler, Islami hükümleri anlatsınlar." Bunun üzerine Resulullah (sav) onlara bu amaçla ashabından bir grubu gönderdi. İbn İshak´m anlattığına göre, giden sahabiler altı kişiden oluşuyordu. Bu-hari ise bunların on kişi olduğunu söyler. İbn İshak´ın rivaye tine göre Resulullah (sav), bu iman ve davet heyetinin başına Mersed bin Ebi Mersed el- Ganevi´yi lider tayin etti. Mer-sed, şehitlerin efendisi Abdulmuttalib oğlu ilanıza ile kardeş olmuştu. Resulullah´ın, Muhacirlerle Ensarı birbirine kardeş yaptığı zaman, Ha niza ile Mersed de birbirleriyle kardeş ol muşlardı. Buhari´nin bir rivayetine göre Hz. Peygamber, bu iman ve davet heyetinin başına Asım bin Sabit bin Eflah´ı li der tayin etmiştir. Haber ve hadis rivayetçileri, Buhari´nin bu rivayetinin esas alırlar. Vakıdi de bu rivayeti desteklemekte dir.

Bu hidayet ve davet heyeti Medine-i Münevvere´yi terkede-rek Adal ve Kare taraflarına yöneldiler. Maksatları savaş de ğildi. Gitmekte oldukları kavmin kendilerine hile ve hıyanet, yalan ve desise ile komplo kurduklarından haberleri yoktu. Çünkü Arapların eşrafı arasında, o güne kadar böyle bir oyuna rastlanmamıştı.

Usfan ile Mekke-i Mükerreme arasındaki Reci denen yere, yani Huzeylilere ait suyun yanma geldiklerinde komplo ile kar şılaştılar, İslama davet eden bu hidayet grubu, eli kılıçlı bazı kimselerin saldırısına uğradılar. Bunları hile ve desise ile ele geçirmek istiyorlardı. Sahabilere hitaben dediler ki: "Vallahi biz sizi öldürmek istemiyoruz! Sadece Mekkelilere teslim edip onlardan birtakım şeyler elde etmek istiyoruz." Belki de bu söz leri doğruydu. Ama bu, Kureyşlerin elde etmiş oldukları yalan cı zaferin hile ve desiselerinden biriydi. Kureyşlilerin oyununa gelmiş olan akılsızlar, sahabilere: "Size, sizi öldürmeyeceğimize dair teminat veriyoruz" demişlerdi. Bu söz karşısında sahabiler kılıçlarını bıraktılar. Halbuki daha önce kılıçlarına sarılarak vuruşmaya niyetlenmişler, teslim olarak ölmek istememişlerdi. Müşriklerin bu yalancı teminatları karşısında sahabiler gru bunda bulunan Asım bin Sabit ile Mersed bin Mersed ve Halid bin Bükeyr: "Biz müşriklerin sözlerini ve anlaşmaları nı kabul edemeyizl " demişlerdi. Böyle demekte de haklıydılar. Çünkü önce hile ve hıyanete başlayanlar, onlardı. Verdikleri söz doğru bile olsa, kendilerine gerçekten dokunmayacak da ol salar, sonuçta yine de onları birtakım çıkarlar elde etmek uğru na Mekkeliler´e teslim edeceklerdi. Mekkeliler´in ise, onları öl-dürürek eziyete uğratacaklarında şüphe yoktu. İşte bu sebeple yukarıda isimlerini saydığımız üç sahabi, bunlarla vuruşup şe­hitlik mertebesine yükseldiler. Teslim olarak öldürülmektense, mücahitçe öldürülmeyi tercih etmişlerdi. Davet heyetindeki di ğer mü´min kardeşleri ise sonu şehitlikle noktalanacak olan bu bahadırca davranış içine girmeyi uygun görmemişler, müşrik lerin teminatına aldanarak teslim olmuşlardı. Ibn İshak´ın anlattığına göre, teslim olan üç kişi şunlardır: Zeyd bin Desi-ne, Hubeyb bin Adi ve Abdullah bin Tarık.

Şimdi de, savaş meydanlarında Kureyşliler´e ağır darbeler indiren ve Uhud gazasında Kureyşli bir kadının iki oğlundan birini öldürmüş olan Asını bin Sabit´e müşriklerin neler yap tıklarını gözden geçirelim. Öldürülen adamın annesi: "Eğer Asım´ı ele geçirirsem, andolsun ki, onun kafatasıyla şarap içe ceğim" diye yemin etmişti. Asım bin Sabit öldürülünce, bu ka dın onun başını istemişti. Fakat Cenab-ı Allah onun cesedini ve başını kötülüklere karşı korumuş, cesedinin etrafına bekçi ola rak arıları göndermişti.

Şimdi de müşriklerin verdikleri teminata inanan ve Cenab-ı Allah´ın: "(Müşrikler) sizin hakkınızda, ne and, ne de andlaşma gözetmezler" (Tevbe.8) mealindeki uyarısını hatır-lamayan saha bilere dönelim. Müşrikler bunları esir aldılar ve satmak üzere Mekke´ye götürdüler. Mekke yakınındaki Zaran mevkiinde bu üç esirden Abdullah bin Tarık, elini bağından kutanp kılıcını aldı. Müşrikler kendisinden korktukları için eman dilediler ve kılıcına maruz kalmamak için bir süre ondan uzaklaştılar. Fa kat daha sonra onu, taş yağmuruna tutarak öldürdüler. Ama o, teslim olmadan ölmüştü. Her ne kadar verdikleri teminata gü-venmişse de, yine boyun eğmeyip kurtulmuş ve şehitlik merte besine, ulaşmıştı. Müşrikler, esir sahabilerden Hubeyb bin Adi ile Zeyd bin Desine´yi Kureyşliler´e satmışlardı. Hu-beyb´i Haris bin Ammar bin Nevfel´in oğulları satın almıştı. Çünkü Hubeyb, onların babaları Haris´i Bedir gazasında öl dürmüştü. Bir süre onu yanlarında esir tuttular, büyük haka retler ve eziyetler yaptılar. Ama o, imanından dolayı müsterihti ve tahammül gösteriyordu. Onu ne kadar ezseler, ne kadar horlasalar da, yine dayanıyordu. Çünkü mü´min nefsi asla al-çalmaz. Hubeyb, Allah Teala´nın mü´min kimsenin gadre ve hıyanete uğraması ve gördüğü eziyetlere sabretmesi durumun da, tıpkı savaş meydanlarındaki mücahitler mertebesine ulaş­tıracağını biliyordu. Müşrikler onu asmak için meydana getir diler. O, iki rekat namaz kılmak için izin istedi. Sonra sevinç içinde cellatlara yönelerek şöyle dedi: "Allah´a andolsun ki, Ölüm korkusundan dolayı namazı uzattığımı sanmasay diniz, daha çok namaz kılacaktım." Hz. Peygamber onun asılacağı zaman kıldığı namazdan haberdar olmuş ve bunu güzel karşı lamıştı, işte bundan dolayı, asılacak kimselerin, asılmadan ön ce iki rek´at namaz kılmaları sünnet haline gelmişti. Namaz kıldıktan sonra onu sehpanın yanına getirdiler. Bağladıkları zaman şunları söylemişti: "Allah´ım! Biz senin Resulünün risa-letini tebliğ ettik. Sen de onu, bize yapılanlardan haberdar et Allah´ım! Sen bunların kökünü kazıyarak helak et. Ve hiç biri ni hayatta bırakmal"

Hubeyb, Allah´ın rızası uğrunda kahramanca şehit oldu. Kardeşleri Asım ve beraberindeki mücahitler de kılıçlarını bı rakmadan cihad meydanında şehit düşmüşlerdi. Hubeyb, ası lırken sabır ve metanet içinde şunları söylemişti: uVallahi ben müslüman olarak öldükten sonra, nasıl ölürsem öleyim, gam yemem. Bunların hepsi Allah yolundadır. O dilerse, ayrılıp da ğılan vücudumun parçalarını yine mübarek kılar ve feyze ka vuşturur."

Zeyd bin Desine de Hubeyb´le aynı gün asılmıştı. Zeyd de sabırlı, rahat ve halinden memnun olup iman ferahlığı içindey di. Şirkin lideri Ebu Süfyan bin Harb, Zeyd´e asılacağı sıra da şöyle demişti:"Allah aşkına söyle ey Zeyd! Şu anda senin yerinde Muhammed ´in olmasını, onun boynunu vurmamızı istemez miydin? Sen de kendi ailende çoluk çocuğun arasında rahatça otururdun?" Ebu Süfyan´ın bu sözleri üzerine Zeyd şu anlamlı cevabı vermişti: "Allah´a andolsun ki, Hz. Mu-hammed´in şu anda benim yerimde olmasını kesinlikle iste mezdim. Ailemin yanında, çoluk çocuğum arasında rahatça oturabilmek için, değil öldürülmesini, vücuduna diken batıp eziyet görmesini bile istememi" Zeyd´in bu sözleri karşısında şirkin ve tağutun Önderi Ebu Süfyan şöyle demişti: "İnsanlar arasında, Muhammed´in ashabının, Muhammed´i sevdiği kadar, kimsenin kimseyi sevdiğini gö´rmedimV Bundan sonra o sabırlı sahabi şehit edilmişti.

Reci gazası üç şeye işaret etmektedir:

1- Kureyşliler en alçakça planlara başvurarak müslümanla-ra karşı hile, hıyanet ve desiseler düzenlemişlerdir.

2- Kureyşliler Bedir´de yedikleri darbenin intikamını tam olarak alamamış ve kalplerindeki intikam ateşini söndüreme-mişlerdi. Uhud gazasında da, arzu etmedikleri halde savaşı bı rakmak zorunda kalmışlardı. Çünkü içlerindeki intikam ateşi ni söndürmek amacıyla Uhud savaşında vuruşmaya devam et selerdi, daha fazla darbe yiyeceklerini anlamışlardı.

3- Kureyşliler´in, Hz. Muhammed´in hezimete uğradığı yo lundaki yalan propagandaları etkisini göstermiş, bazı Araplar Kureyş hesabına çalışmaya ve Kureyşliler´i memnun etmeye çalışmışlardı. Bedir ile Uhud savaşları arasında yapılan propa-ganlar bu dereceye ulaşmamıştı. Ancak mü´minlerin yenilgiye uğradıkları konusundaki yalan haberin yayılmasından sonra, Uhud´u izleyen günlerde bazı Arap kabileleri Kureyşliler hesa bına çalışmaya başlamışlardı.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Reci Seriyyesi
« Posted on: 26 Nisan 2024, 11:53:05 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Reci Seriyyesi rüya tabiri,Reci Seriyyesi mekke canlı, Reci Seriyyesi kabe canlı yayın, Reci Seriyyesi Üç boyutlu kuran oku Reci Seriyyesi kuran ı kerim, Reci Seriyyesi peygamber kıssaları,Reci Seriyyesi ilitam ders soruları, Reci Seriyyesiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes