> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Hazreti Muhammed a.s.v > Son Peygamber > Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma  (Okunma Sayısı 2163 defa)
16 Aralık 2009, 23:03:24
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 16 Aralık 2009, 23:03:24 »



Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma


Bu, İbn Hişam´in "Siret´inden aldığımız bir başlıktır. Bu ko nuda îbn îshak´ın rivayetine dayanarak, bu biat ve Medineli kabilelerle yapılan görüşmenin Isra ve Miraç hadisesinden son ra meydana geldiğini söyleyebiliriz. Miraç´ta beş vakit namaz farz kılınmıştı. Cuma namazı, öğle namazının yerine geçiyordu ki, o da beş vakit namazdan biriydi. İslamiyet´in yayılmasından ve genişleme yoluna girmesinden sonra, Medine´de Cuma na mazının kılınması gerekiyordu. Çünkü artık orası İslami bir şe hir olmuştu ve müslümanlar orada cam ve inanç bakımından enmiyette bulunuyordu. Peygamber efendimizin îslami biçimde aradığı güven ve istikrarın bulunduğu yerde Cuma namazı kılı nır.

Mus´ab bin Umeyr´i evinde ağırlayan Esad bin Zürare, Mus´ab´ı da yanına alarak Medine´nin Baki mmtıkasındaki Be ni Beyaze oğullarının yaşadıkları Harre´deki Cebel-i Hezm en-Nebit´e gittiler. Gittikleri yere Bakiül-Hadmat deniyordu. Orada cuma namazı için toplananların sayısı kırkı bulmuştu.

îbn îshak´ın Ebu Ümme´den ve onun Abdurrahman bin Ka´b bin Malik´ten rivayet ettiğine göre, Abdurrahman bin Ka´b bin Malik, babası Malik´in gözü. kör olduğu zaman şöyle demiştir:

"Malik´i cuma namazına götürdüğümde o, ezan sesini du yunca, Ebu Umame (Esad bin Zürare)´ye dua edip istiğfarda bulundu. Bir süre böylece bekledim. Her cuma ezanını duyduk ça mutlaka ona dua edip. istiğfarda bulunurdu. Kendi kendime dedim ki: Vallahi bu iş beni rahatsız etti. Cuma ezanını her duydukça Ebu Umame (Esad bin Zürare)ye niçin dua edip is tiğfarda bulunduğunu mutlaka kendisine sormalıyım. Her za manki gibi, yine bir cuma günü, elinden tutup onu namaza gö türdüm. Cuma ezanını duyunca, yine Ebu Ümame´ye dua edip, onun için istiğfarda bulundu. Dedim ki: "Babacığım neyin var? Her cuma ezanını duydukça Ebu Ümame´ye neden dua ediyor­sun?" Bana cevaben dedi ki: "Ey oğlum Medine´de Bakiül Had-mat denen yerde bize ilk Cuma namazını ö kıldırdı." O zaman kaç kişiydiniz? diye sorunca, kırk kişi olduklarını söyledi."[2]

Neccar oğullarından Esad bin Zürare ile Mus´ab bin Umeyr namaz kıldırmakla yetinmediler, îslamı Medine içinde yayma ya da başladılar.

îbn îshak´ın "Siref´inde ve îbn Kesir´in "el-Bidaye ve´n-Niha-ye"sinde anlatıldığına göre, Esad ile Mus´ab, ensar arasında an lı şanlı kabileler olan Eşharoğullarıyla zafer oğullarını İslam´a davet etmeye başladılar. "el-Bidaye ve´n-Nihaye" adlı eserde de­niliyor ki: "Günlerden bir gün Esad bin Zürare, teyzesi oğlu Sa´d bin Muaz´la birlikte zafer oğullarına ait bir bostana girdi ler. Müslümanlığı kabul etmiş kimseler de orada toplandılar. O zaman Sa´d bin Muaz ile Üseyd bin Hudayr, Abdüleşhel oğullan kabilesinden olup her ikisi de kavimlerinin eski dini üzerinde ısrar e.den müşrik kimselerdi. Sa´d, Üseyd´e dedi ki: aNe duruyorsun be adam! mahallemize gelip beyinsizlerimizi ve zayıf akıllılarımızı yoldan çıkaracak ola. t şu adamları kov. Bir daha buralara gelmesinler diye onları tehdit et!" Üseyd bin Hu dayr mızrağını alıp Es´ad ile Mus´ab´m yanına gitti. Es´ad bin Zürare, Üseyd´in gelmekte olduğunu görünce, Mus´ab´a: "Bu, kavminin efendisi dedi. Üseyd de sövüp sayarak geldi. Tepelerine dikildi ve şöyle dedi: "Buraya niçin geldiniz? Zayıf akıllıları mızı yoldan çıkarmak için mi? Eğer canınıza ihtiyacınız varsa hemen benden uzaklasın?"

Orada bulunan bir köle şöyle dedi: "Gariplere özgü bir kor kaklıkla, batıl şeyler ileri sürülerek zayıf akıllılarımızı yoldan çıkarmak ve onları batıla davet etmek için mi buraya geldin?"

Mus´ab, Üseyd´e dedi ki: "Oturup söylediklerimi dinlesen ol maz mı? Eğer hoşuna giden bir şey olursa kabul ersin. Hoşuna gitmezse, uzak durursun." Üseyd, "Peki, seni dinliyorum" dedi. Sonra da mızrağını yere saplayıp oturdu. Mus´ab ona İslam´ı anlattı ve Kur´an-ı Kerim okudu. Mus´ab ile Esad derler ki: "Konuşmaya başlamadan önce yüzünde iman aydınlığı ve be lirtileri parlamaya başladı. Onun yüzünde İslam´ın emareleri ni gördük."

Üseyd: "Bu, ne kadar güzel, ne kadar iyi bir söz! Siz bu dine girmek istediğiniz zaman ne yapmıştınız?" dedi. Onlar da: "Yı kanıp temizlen. Elbiselerini temizle. Sonra hak şehadette bulu nup namaz kıl" dediler. Dediklerini yaptı. Sonra onlara şöyle dedi: "Arkamda bir adam bıraktım. Eğer o size tabi olursa, kavminden hiç kimse bu davetinizden geri kalmaz, hepsi koşup davetinize icabet ederler. Sizleri ona göndereceğim. O, Sa´d bin Muaz´dır."Böyle dedikten sonra mızrağını alıp, kavmiyle birlik te toplantı halinde bulunan Sa´d bin Muaz´ın yanına giti. Sa´d, onun kendilerine doğru gelmekte olduğunu görünce, yanındaki lere: "Allah´a yemin ederim ki Üseyd, yanımızdan ayrılırken ki halinden ayrı, bambaşka bir yüzle dönüyor!" dedi.

Üseyd, meclise gelip durunca Sa´d, ona: "Ne yaptın baka-, hm?" diye sordu. O da şu cevabı verdi: "Her iki adamla da ko nuştum. Vallahi onlardan bir zarar görmedim. Bununla be raber onları menettim. Onlar da, bana"Senin arzu ettiğini ya parız" dediler. Harise oğullarının, Es´ad bin Zürare´yi -halan oğlu olduğunu bildikleri halde- seni küçük düşürmek için ahid-lerini bozarak öldürmeye kalkıştıklarını da haber aldım.

Sa´d bin Muaz, Harise oğullarının adı anılınca, kızgın ve te laşlı bir halde yerinden fırladı. Üseyd´in mızrağını eline aldı. Sonra Üseyd´e: "Vallahi sende beni tatmin edecek bir şey gör medim!" dedi. Es´ad´la Mus´ab´in yanına vardı. Onları telaşsız ve sakin bir halde görünce, Üseyd´in, bunlardan kendisine bir şeyler dinletmek istediğini anladı. Sövüp sayarak önünde duran Es´ad bin Zürare´ye: "Ey Ebu Ümame! Eğer benimle senin aranda bir akrabalık olmasaydı, benden bu iyiliği görmez, bi zim hoşlanmadığımız birşeyi mahallemizde kolay kolay yapma imkanını bulamazdın!" dedi. Es´ad bin Zürare de Mus´ab´a: aEy Mus´ab! Vallahi sana ulu bir zat geldi. Eğer bu sana uyar sa, arkasında bulunan kavminden iki kişi bile kendisine karşı gelmez ve kendisinden ayrılmaz!" dedi. Mus´ab da, Sa´d bin Muaz´a şöyle dedi: "Biraz otursan da söyleyeceklerimi dinlesen olmaz mı? Söylediklerimi beğenirsen kabul edersin. Beğenmez sen, biz de hoşlanmadığın şeyi sana teklif etmekten vazgeçer, yanından ayrılıp gideriz"

Sa´d bin Muaz, "yerinde bir söz söyledin" dedi, sonra mızra ğını yere dikip yanlarnina oturdu. Mus´ab ona İslam´ı anlattı ve Kur´an-ı Kerim okudu. Musa bin Ukbe´nin anlattğına göre, ona Zuhruf suresinin baş tarafını okudu:

"Ha mim. Apaçık kitaba andolsun ki Biz, düşünüp anlama nız için onu arapça bir Kur´an yaptık. O, katımızda bulunan ana kitapta (Levh-i Mahfuzda)dır. Şanı yücedir, hikmetle dolu dur. Siz, haddi aşan bir kavim oldunuz diye, o ihtarı size gön dermekten vaz mı geçelim? Biz önce gelenlere nice peygam-ber(ler) gönderdik." (Zuhruf: 1-6)

Okunan Kur´an´ı dinledikten sonra Sa´d´ın yüzünde îman belirtileri görünmeye başlamıştı. Sonra Mus´ab´la Esad´a: "Siz bu dine girerken neler yapmıştınız?" diye sordu. Onlar da: "Yı kanıp temizlen, elbiselerini temizle, sonra hak şehadetini getir" dediler. Söylenenleri yaptıktan sonra mızrağını alıp kavminin toplandığı yere döndü. Onun kendilerine gelmekte olduğunu gören kavmi, birbirlerine şöyle dediler: "Vallahi Sa´d, bizden ayrılırken ki halinden ayrı, bambaşka bir yüzle geri dönüyor!" Yanlarına gelince dikilip durdu ve onları islam´a davet ederek şöyle dedi:

"Ey Abdül-Eşhel oğulları! Benim, aranızdaki durumumu nasıl bilirsiniz?" Onlar da: "Sen bizim efendimizsin. Görüş ve düşünce bakımından en üstünümüz ve en iyi olanımızsın!" de diler. Bunun üzerine Sa´d bin Muaz: "Siz Allah´a ve Rasulüne iman edinceye kadar, erkek ve kadınlarınızla konuşmak bana haram olsun!" dedi."[3]

Mus´ab, Es´ad bin Zürare ve Sa´d bin Muaz, Es´ad´ın evinde toplandılar ve halkı İslam´a davet etmeye başladılar. Bunun so nucunda İslamiyet Medine´de yayıldı. Erkeği ve kadınıyla Eş-hel oğulları kabilesi, tümüyle İslam´a girdi.

Mus´ab bin Umeyr ile Es´ad bin Zürare´nin îslami propagan dalarından uzun uzadıya bahsetmiş, liderlerle büyükler arasın da geçen karşılıklı konuşmaları nakletmiştik. Büyük adamla rın ağızlarından çıkan kelimeler dinlendiğinde, bu kelimeler onların durum ve şahsiyetlerini tasvir ederler. Onlar, yapılan diyalog sonucunda hakka kulak veriyor ve tereddüt etmeden hakka tabi oluyorlardı. Bu da onların kalplerinin saflığını is patlar. Nefisler, şeref çekişmelerinden ve rekabetlerinden uzak kaldıkları takdirde, selim bir kalb ile hakka yönelirler, hakkın, kalplerine girmesinde aceleci davranırlar. Onlar hakka uyduk ları takdirde kendilerini savaşa sürüklemiş ve gırtlaklarına ka dar içine gömülmüş oldukları tefrikadan kurtulacaklarını his setmişlerdi. Bütün bu anlatılanların üstünde onlara, Muham medi davetin harika haberleri ulaşmıştı. Yahudiler, bu davetin sahibinin, Medinelilere karşı kendilerine destek olacağını ve bu sayede Medinelileri altedeceklerini söyleyerek kendilerini teh dit ediyorlardı.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma
« Posted on: 28 Mart 2024, 14:23:52 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma rüya tabiri,Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma mekke canlı, Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma kabe canlı yayın, Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma Üç boyutlu kuran oku Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma kuran ı kerim, Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma peygamber kıssaları,Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cuma ilitam ders soruları, Medine-i Münevvere´de Kılınan İlk Cumaönlisans arapça,
Logged
04 Nisan 2015, 19:12:05
MELİKE 7D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 333



« Yanıtla #1 : 04 Nisan 2015, 19:12:05 »

Bu, İbn Hişam´in "Siret´inden aldığımız bir başlıktır. Bu ko nuda ibn ishak´ın rivayetine dayanarak, bu biat ve Medineli kabilelerle yapılan görüşmenin Isra ve Miraç hadisesinden sonra meydana geldiğini söyleyebiliriz. Miraç´ta beş vakit namaz farz kılınmıştı. Cuma namazı, öğle namazının yerine geçiyordu ki, o da beş vakit namazdan biriydi. İslamiyet´in yayılmasından ve genişleme yoluna girmesinden sonra, Medine´de Cuma na mazının kılınması gerekiyordu. Çünkü artık orası İslami bir şehir olmuştu ve müslümanlar orada cam ve inanç bakımından enmiyette bulunuyordu. Peygamber efendimizin islami biçimde aradığı güven ve istikrarın bulunduğu yerde Cuma namazı kılınır.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
15 Nisan 2015, 19:49:59
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 15 Nisan 2015, 19:49:59 »

Aleykümselam.Rabbim razı olsun paylaşımdan Sümeyye abla.Rabbim bizlerde o mübarek yerlerde namaz kılmayı nasip eylesin inşallah....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Ocak 2021, 06:30:48
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.947


« Yanıtla #3 : 12 Ocak 2021, 06:30:48 »

Aleyküm Selâm. Rabb'im bizlere o güzel mübarek yerlerde hakkıyla namaz kılabilmeyi nasip etsin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes