Fezare Taraflarına Gönderilen Ebu Bekir Seriyyesi
îmam Ahmed bin Hanbel "Müsned"inde, Peygamber efendi mizin Ebu Bekir Sıddık komutasında bir seriyyeyi fezare oğul larına gönderdiğini rivayet etmektedir. Hz. Ebu Bekir savaş adamı değildi. Her ne kadar mücahidlerin ilk safında yer alı-yorduysa da o bir tedbir ve görüş adamıydı. Arapların durumla rını öğrenmek için yola çıkmıştı.
Hz. Ebu Bekir beraberindeki mücahidlerle yola koyuldu. Fe zare oğullarının yakınlarına vardığında bir su başında konak ladı. Vakit gece idi. Onları ansızın bastırmak istiyordu. Mü´minlerle beraber sabah namazını kıldıktan sonra fezare oğullarına baskın yaptı. Su başmdakilerini öldürdüler. Kendile rini çevreleyen dağı aralarına alarak müslümanların oklarına karşı siper etmek istediler. Mücahidler onları kovaladılar. Ni hayet Ebu Bekir´in yanına getirdiler. Getirdikleri kimseler ara sında bir kadın ile kızı da vardı. Ebu Bekir güzel kızı Medine-i Münevvere´ye getirdi. Ve Peygamber efendimizin, elde edilen ganimeti taksim etmesini bekledi. Getirmiş olduğu güzel kızın yüzündeki örtüyü bile açmış değildi. Peygamber efendimize gö*-türüp teslim etti. Peygamber efendimiz ona: "Kadını bana bı rak" dedi. Ebu Bekir de: "Ya Resulullah onu çok beğendim. Üzerindeki örtüsünü dahi açmadım" dedi. Resulullah (s.a.v.) efendimiz sustu ve ertesi güne kadar bir şey yapmadı. Ertesi gün Ebu Bekir geldiğinde yine aynı şeyi ona söyledi. Ebu Bekir de aynı cevabı verdi. Bir kez daha Peygamber efendimiz ona önerisini tekrarladı nihayet Ebu Bekir: "Senin olsun ya Resu lullah" dedi. Halbuki Resulullah o kadını kendi şahsı için değil de Mekke-i Mükerreme´de esaret altında bulunan zayıf müslü-manları kurtarmak için bir fidye olarak Mekkeliler´e vermek istiyordu. Bu sebeple de onu Mekke´deki esir müslümanlara fidye olarak Mekke´ye göndermişti. Böylece o, güçsüz, zayıf ve esir müslümanları kurtarmıştı.
Müslim´in Sahih´inde ve Beyhaki´de Delailün Nübüvve adlı bölümde buna benzer bir olay rivayet edilir.[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın