๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Son Peygamber => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 19 Aralık 2009, 20:44:46



Konu Başlığı: Ahde Vefasızlık
Gönderen: Sümeyye üzerinde 19 Aralık 2009, 20:44:46
Ahde Vefasızlık


Peygamber (s.a.v.) efendimiz Hayberlilerle; bütün altınlarım, gümüşlerini, azıklarını, eşyalarını müslümanlara teslim edip orayı terketmeleri, buna karşılık canlarını bağışlamayı kabul ederek anlaşma yaptı. Şayet Hayberlilerin gizledikleri bir mal ortaya çıkarsa, anlaşma bozulacaktı. Yapılan tahkikat netice sinde mal saklamış oldukları ortaya çıkınca, anlaşma bozuldu ve bu sebeplede Ebu Hukayk´m oğullan Öldürüldü. Buna ön ceki sayfalar da da işarette bulunmuştuk. Ancak şimdi bu me seleyi detayıyla anlatmak ve bunun nasıl ortaya çıkarıldığını açıklamak istiyoruz. Şöyle ki:

Beyhaki´nin Abdullah bin Ömer´den rivayet ettiğine göre Hayberliler, içinde Huyey bin Ahtab´a ait mal ve süs eşyaları bulunan bir davar tulumunu sakladılar. Huyey, bu tulumu Nadir oğullarının Medine´den sürgün edildiklerinde beraberin de Hayber´e getirmişti. Peygamber efendimiz: "Nadir oğulları nın sürgünü esnasında Huyey bin Ahtab´ın Medine´den getir miş olduğu davar tulumu nerede?" diye sordu. Onlar da: "O tu lumdaki malları harcayıp savaşa sarfetti. Böylece bir şey kal madı" dediler. Peygamber efendimiz: "Bakınız, anlaşma daha yeni yapıldı. Sizin asıl mallarınız, ortada görünen mallarınız dan daha fazladır."

Bir süre önce Huyey bin Ahtab bir harabenin etrafında do lanıp içeriye girmişti. Müslüman askerler de bir süre sonra ha rabeye gidip etrafını ve içini aradılar; tulumun o harabeye sak lanmış olduğunu gördüler. Böylece anlaşma bozulmuştu. Öyle anlaşılıyorki bu tulumu Ebu Hukayk´m iki oğlu saklamışlardı ki Peygamber efendimiz onların her ikisini de idam ettirdi. An laşmayı Peygamber efendimiz kendiliğinden bozmuş değil, ak sine onların o mal ve süs eşyalarını tulum içinde saklamaları buna yol açmıştı. Menkul mallar sehim itibariyle mücahidler arasında taksim edildi. Allah´a Resulüne ve Allah Resulüne ak rabalığı olan kimselere, yetimlere dilencilere ve yoksullara bir sehim ayrıldı. Resulullah (s.a.v.) akrabalarına düşen sehimi, Haşim oğulları ile Muttalib oğullarına taksim etti. Abdü Şems oğulları ile Nevfel oğullarına taksim etmedi. Abdü Şems oğulla rından Osman bin Affan ile Nevfel oğullarından Cübeyr bin Mutim -ki ikisi de Emevidirler - Peygamber efendimizin yanı na giderek: "Muttalib oğullarına Hayber´in beşte bir payından taksim ettin. Onlarla aynı seviyede bulunduğumuz halde bize bir şey vermedin" dediler. Peygamber efendimiz ise onlara şu cevabı verdi: "Haşim oğullarıyla Muttalip oğulları aynı şeydir. Bunlar ne cahiliyet döneminde, ne de islam döneminde bizleri terketmediler."

Ayrıca Muttalib oğullarından hiç biri Peygamber efendimize karşı düşmanlıkta bulunmamıştı. Peygamber efendimizi besle yip büyüten, Abdülmuttalib olmuştu. Kureyşli müşrikler Ebu Talib mahallesinde Haşim oğullarını ablukaya aldıklarında Muttalib oğuları da bu ablukaya girerek Haşim oğullarına ka tılmışlar ve Haşim oğullarının başlarına gelen sıkıntılara kat lanmaya razı olmuşlardı. Akrabalık hukukunun gereklerini ye rine getirmişlerdi. Buna karşılık Ebu Talib İn kardeşi ve aynı zamanda Haşimilerden olan Ebu Leheb, akrabaları ve kardeş leriyle birlikte bu abluka kapsamına girmeye razı olmamıştı.