Konu Başlığı: Abdül Kays Heyeti Gönderen: Sümeyye üzerinde 20 Aralık 2009, 17:11:43 Abdül Kays Heyeti Buhari ve Müslimin sahihlerinde anlatıldığına göre Abdül-kays heyeti, Peygamber (s.a.v.) efendimizin yanına geldi. Pey gamber efemdimiz onları güleryüzle karşıladı. Ve "Bu kavim nereden geliyor?" diye sordu. Onlar da: "Rebiaden geliyor" de diler. Peygamber efendimiz: "Bu heyete merhaba, hoşgeldiniz, pişman olmayacaksınız" dedi. Onlara ikramda bulundu. Çün kü Rebia´lılarla Mudarlılar arasında Rekabet vardı. Bunların gelişi, cahiliyet asabiyetinin, îslamm sesi yanında sönükleştiği-ni, îslamm izzeti altında ezildiğini gösteriyordu. Bunlar İslami-yete girmek arzusuyla gelmişler ve İslamiyeti kabul ederek gö nüllerini tatmin etmişlerdi. Bilmeleri gereken dini hususları peygamber efendimizden öğrenmek istiyorlardı. Sözcüleri şöyle dedi: "Ey Allah´ın Resulü! Bizimle şu Mudar´lı kafir kabile ara sında düşmanlık vardı. Ancak haram ayda sana gelebildik. Uymamız gereken hususları bize öğret ki, biz de gidip kavmimizden artakalan ve buraya gelemeyen kimselere bunları emre delim ve böylece cennete girebilelim." Resulullah (s.a.v) efendimiz dedi ki: "Size dört şeyi emredi yorum ve sizden de dört şeyi menediyorum. Allah imanın ne de mek olduğunu biliyor musunuz? Bu iman, Allah´tan başka ila hın bulunmadığına ve Muhammed´in de Allah´ın elçisi olduğu na şehadet etmek, namaz kılmak, zekatı vermek, Ramazan oru cunu tutmak ve elde ettiğiniz ganimetlerin beşte birini beytül male vermektir. Sizi dört şeyden men ediyorum. Faizden, Haysem, Nakir, Müzemmet (gibi içki çeşitlerin)den menediyorum." Abdülkays heyeti arasında Carud bin Bişr bin Muallâ da vardı. Bu zat hı-rıstiyandı. Peygamber efendimizin yanına geldiğinde onunla konuştu. Peygamber efendimiz onu İslama davet etti. Müslü man olması için teşvikte bulundu. O da şöyle dedi: uEy Mu-hammed, ben kendi dinimdeyim. Senin için dinimi bırakıp Islama gireceğim, ama sen benim dinim için bana bir garanti ve rir misin?" Peygamber efendimiz şöyle cevap verdi: "Sana garanti veri yorum, Allahm seni kendi dininden daha hayırlı bir dine ve dosdoğru yola iletecektir" Resulullah (s.a.v.) efendimizin bu te minatı üzerine Carud bin Bişr ve beraberindeki arkadaşları İs lama girdiler. Carud bundan sonra kendi kavmine döndü, vefat edinceye kadar güzelce bir islami hayat yaşadı. Resulullah (s.a.v.) in Darül bekaya irtihalinden sonra kendi kavminden ir-tidad eden kimseleri görünce kalkıp onlara karşı hak şehadette bulundu; tevbe edip İslama yeniden dönmelerini tavsiye edip şöyle dedi: "Ey İnsanlar Allah´tan başka Tanrı bulunmadığına Muhammed´in de Allah elçisi olduğuna şehadet ederim. Bu şe-hadeti getirmiyen kimseleri müslüman olarak kabul etmem, on ları tanımam!" Bu heyetler Peygamber (s.a.v.) efendimizin yanına geliyor lar, konuşup sohbet ettikten sonra tslâmiyetin aydınlığı kalple rine girerek yanından ayrılıyorlar ve dini öğretmek için kendi kavimlerine dönüyorlardı. Onların bu durumları tıpkı şu ayeti Kerimeye uyuyordu.: "Her topluluktan bir grubun toplanıp dini iyice öğrenmeleri ve kavimleri kendilerine dönüp geldikleri zaman (Allah´ın yasak kıldığı şeylerden) kaçınmaları için onları uyarmaları ge rekmez mİ?" (Tevbe :122) |