๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler (Tasavvuf) => Konuyu başlatan: zehraveyn üzerinde 27 Kasım 2009, 15:08:45



Konu Başlığı: Zahir İLe Batın Çatışır mı?
Gönderen: zehraveyn üzerinde 27 Kasım 2009, 15:08:45
İslâm tarihinin belli dönemlerinde, İslâm’ın zahirî hükümlerini öğreten medrese ile, batınî edebini öğreten tasavvuf ehli arasında tartışmalar yaşanmış, bazen de haksız yere birbirlerini incitmişlerdir. Günümüzde de benzer tartışmalara rastlamak mümkündür. Her ki grup da haklı olduklarını ve bunu din adına yaptıklarını söylüyorlar. Eğer her iki grup da haklı ise bu çekişmenin sebebi ne olabilir?

Bugüne değin Ehl-i Sünnet çizgiden kopmamış zahir ehli ile batın ehli arasında olagelen çekişmeler iyi incelenirse görülecektir ki, birbirine zıt olan ve çekişen dinin zahir ile batın ilmi değil, bu ilimlere sahip olduklarını söyleyen bazı kimselerin ıslah olmamış nefisleridir.

Bazıları zahir ilmi ile batın ilmini ayrı düşünür, ikisini birbirine zıt
görür, bunun için batın ilminin reddedilmesi gerektiğini söyler. Bazıları da asıl olanın batın ilmi olduğunu, zahirin şekil, resim ve temsilden ibaret bulunduğunu, zahirdeki ilim ve ibadetlerin ancak avam halkı ilgilendirdiğini, hali ileri ve yüksek olanların bu tür sorumluluklardan kurtulduğunu söyleyerek dinin temelini oluşturan zahiri ilimleri ve amelleri terk eder. Üzülerek belirtelim ki, her iki grup da İslâm aleminde büyük fitne ve yıkıma sebep olmuşlardır.

Birinci grup Kur’an ve Sünnet üzere kurulu tasavvufu inkâra kalkmış, ikinci grup ise tasavvufu kötü emellerine malzeme yapmıştır.

Zahir ve batın ilminin ne olduğunu bilmeyenler, hangi grubu dinlese haklı zanneder, İslâm’ın batınî fıkhını ihya eden gerçek tasavvuf hakkında şüpheye düşer. Bunun için zahir ve batın ilminin iç yüzünü bilmemiz gerekir.



AYNI HAKİKATİN İKİ YÜZÜ



Zahir, bir şeyin dışı, görünen, ortada olan, müşahede edilen, duyu organları ile hissedilen ve bilinen kısmı demektir.

Batın, bir şeyin iç yüzü, görünmeyen yanı, saklı ve sırlı yönü, tefekkür, feraset ve kalp basireti ile bilinen kısmı demektir. Burada konu ettiğimiz zahir ve batın ilmi, dinî hayatımızla ilgili olmazsa olmaz kabilinden iki ilim çeşididir.

Dolayısıyla zahirî ilim dendiğinde, zahirde bedenle yapılan iş ve ibadetlerin hükümlerini öğreten ilim anlaşılır.

Batınî ilim ise iç alemimizin ilmidir. Kalple ilgili amellerin ve ibadetlerin hakikatini öğretir. İnsanın kalbini, ruhunu ve nefsini tanıtır, onların terbiye yolunu gösterir.

Varlıkların iç yüzünü, kainatın inceliklerini, gayb alemini, melekût aleminin sırlarını, ahiret hallerini konu edinen ilme de batınî ilim denir.

Dinimiz, her iki ilimden de gerektiği kadarını bize öğretmiştir. Bu iki ilmin bir kısmı herkese farzdır. Bir kısmı ise fazilettir. Dinimizin öğrettiği ve herkesten istediği zahir ve batın ilmi, bütünüyle Kur’an ve Sünnet ilminden ibarettir. Bu iki ilim beden ile ruh gibidir. İkisi birbirini tamamlar, biri olmadan diğeri vazife göremez, fayda vermez.

Zahir ilmine şeriat ilmi, batın ilmine hakikat ilmi denmesi, sadece alanlarını belirtmek içindir. Yoksa birisi diğerinden daha az lazımdır manasında değildir. Her ikisi de dinimizin öğrettiği ilimlerdir; ilahî hükümleri bildirir, Allah’ın muradını öğretir, kulun Rabbine karşı koruyacağı hukuk ve edebini gösterir. Büyük veli İmam Kuşeyrî K.S. şu mühim tespiti yapar:

“İyi bil ki, Allah’ın emri ile vacip olması bakımından, şeriatın öğrettiği her ilim aynı zamanda hakikat ilmidir. Aynı şekilde, hakikat ilmi de Allah’ın emri ile vacip olması ve arife Yüce Allah hakkında ilim ve edep öğretmesi sebebiyle bir şeriat ilmidir.”

Allame Arusî Rh.A. bu söze şu kaydı ekler: “Çünkü her iki ilmi emreden de Yüce Allah’tır. Sonuçta kaynak ve hedef birdir. Birisi insanın zahiri amellerini, diğeri de kalple ilgili edeplerini öğretir.”



Dr. Dilaver SELVİ


Konu Başlığı: Ynt: Zahir İLe Batın Çatışır mı?
Gönderen: Ekvan üzerinde 27 Kasım 2009, 21:35:50
Seyh Mustafa Ismet Garibullah (k.s.) Risal-i Kudsiyyesinde soyle buyurur


Seriat Hablini eline gel al
Tarikat zevkini gonlune gel al
Mearif ilmini ruhunla gel al
Hakikat sirrini sirrinda bul al
Seriat uzere ol Hakka gidelim  
Cemal-i ba kemale seyr idelim

Anlami ise

Seriat ipini (Kuran-i Kerim´i) eline gel al
Tarikat kendine has bir zevki vardir.Tarikatin bir takim dusturlarini ogrenip,onlari erbabindan ogrenmek ile bu zevk bulunur.
Allah´i Bilme ilmini ruhunla gel al
Hakikat sirrini sir laifende bul al
Seriat uzere ol Hakka gidelim
Kemal uzere olan,kemalin ta kendisi olan Mevla´nin Cemalini (kendisini) gormeye seyr edelim.


Konuyu okurken bu ve benzeri beyitler aklima geldi,paylasmak istedim ;)...
Baska aciklamayada gerek yok sanirim...konu gayet net...
Sevgi ve Dua ile...