|
Konu Başlığı: Takva toplumu Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 19 Kasım 2010, 18:56:05 Takva toplumu şeriat nedir diye sorulduğunda." HEMEN İLMİ EDEPTİR BİL ŞERİAT" der ismet garibullah hazretleri. yani şeriat +takva +edeptir. en büyük edep kalbi muhafaza etmektir,ondan sonrada gözü kulağı eli ayağı velhasıl bütün azaları muhafaza etmektir.aslıda ne kadar kolaydır,mesela elbiseyi veya çorabı sağdan giymenin sünnet olduğunu bilmek ilim,sağdan giymek edep,ve her ikiside şeriattır.suyu üç yudumda besmeleyle oturarak ve kıbleye dönerek içmenin sünnet olduğunu bilmek ilim onu uygulamak edep her ikiside şeriattır.bilse ve yapmazsan şeriat olmaz şeytanda biliyordu ancak bilmek ona fayda vermedi. mevla bir hadisi kudsisinde şöyle buyuruyor "BEN NE YERLERE NE GÖKLERE SIĞARIM.BEN ANCAK MÜ'MİN KULUMUN KALBİNE SIĞARIM." diyor.mevla sevdiği kulu ile arasından peçeyi kaldırıyor,ALLAH ile aramızdan perdeyi kaldırabilmemiz içinde şeriatı,hakikatı,ve marifeti yapmamız gerekiyorki ALLAH ile olan mahremliğimiz kalksın.bunun içinde gerekli olan hz mevlananın dediği gibi illa edep illa edep +takva. zaten günümüz müslümanlarının eksikliği bu deyilmi,şeriatı hakkıyla yaşayamamak ve takvayı terk.. insan ruh ve bedenle birleşmeden önce tarakki edemezdi.kendine mahsus makamda,derecede bağlı ve mahbus idi. ruh ve beden her bakımdan birbirinin zıddı ve aksi olduğundan bunların birarada kalabilmesi için allahteala ruhu nefse aşık etti.bu sevgi bunların birarada kalmasına sebeb oldu.allahteala bunu tin suresinde şöyle bildirir.(ELBETTE BİZ İNSANI EN GÜZEL SURETTE YARATTIK SONRA ONU AŞAĞILARIN AŞAĞISINA REDDETTİK.) ruhun bu dereceye düşürülmesi ve bu aşka tutulması kötülemeye benzeyen bir medihtir.ruh kendinden geçti ve nefsi emmare halini aldı. ruh herşeyden latif olduğundan,madde olmadığından her ne ile birleşirse onun rengini ve şeklini alır.işte bu yüzden cahil ve gafil oldu.ancak ALLAH teala peygamberler göndererek onların vasıtasıyla ruhu kendine çağırdı ve sevdiği nefse uymamasını emretti.ruh bu emre uyarsa kurtuluk.ancak karşı gelirse ozaman zalimlerden olur.burda ruha allaha itaat ve emre uymak düşer.tabiki sadece emre uymakla iş bitmiyor.çünkü cennet okadar ucuz değil.ruhun mutmain olması vuslatla başlar.vuslat derdi allaha kavuşma aşkı ve isteğidirki bu ne güzel hastalıktır.bu hastalığı tedavi eden doktor ne güzel doktordur.zira o ALLAHın sevgilisi bu vuslat derdinin doktorudur.peygamberimizin ali ashabı kendilerine uyulan güneşlerdir.güneş maddi olan dünya yollarını aydınlatıyor,ve insanlar yollarda yürüyerek istedikleri yerlere gidiyorlar.rasulullah ve ashabıda manevi yol olan şeriat yollarını parlatıyor. bizler ancak bu yolla maksudumuza ulaşırız.onlarki birer takva örnekleri bizlere.ilmel yakin,aynel yakin ve hakkal yakin ancak takvayla olur.onlar en küçük bir mekruhtan dahi kaçınır.dikkat edin küçük bir günah demiyorum mekruh diyorum.şüpheli olan hiçbirşeye el uzatmaz,bir sünneti terk demek onlar için yanmak demek.edep yada hayasızlıkmı asla.içinde sadece ALLAH yazan bir kağıdı dahi abdestsiz tutmaya haya edenler onlar.ve tabiki zikir,kalp kapısını anahtarı zikirdir.eğer siz kapınızı açmazsanız suç kimdedir.kalp kapısı ancak ALLAHı zikirle açılır ve ozamanda ALLAHın nuru o kalbe dolar.buna işaret olarak mevla ayeti kerimesinde( ONLAR OTURURKEN KALKARKEN YANLARI ÜZERİ YATARKEN ALLAHI ZİKREDERLER) diye buyurmamıştır.işte budur takva.allaha yakın olmak,onu görüyormuş gibi ibadet etmek.bir merkep bile günde beşbinkere ALLAHı zikrediyorsa bizlere ne oluyorki kendimizi onu zikretmakten alıkoyuyoruz.bu dünya rahatlık yeri deyil ,müslümana burda sıkıntı ahirette ferahlık vardır. şeriat incedir ancak nefisde zalimdir.( BU CANDAN GEÇİP HAKKA GİDELİM CEMALİ KEMALİNİ SEYR EDELİM,) rabbim bizleri takva ehli olanlardan eylesin ve cennette bizleri buluşturup cemalini seyretmeyi nasip etsin.amiiin risalei kudsiyye |