> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Nedir ?  > Sizden Gelenler (Tasavvuf)  > Nefis tam olarak nedir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Nefis tam olarak nedir  (Okunma Sayısı 1979 defa)
30 Ağustos 2010, 21:16:28
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 30 Ağustos 2010, 21:16:28 »



Nefis tam olarak nedir, niçin verilmiştir?


Nefs; içimizdeki bütün kötü isteklerdir, süflî arzulara duyulan meyildir. İnsanı Allah’tan uzaklaştıran bütün şeytânî hisler, nefsten ibârettir. Meselâ, iki parmağımızı iki gözümüzün üzerine koyalım, hiçbir şey görebilir miyiz? İşte nefis, bu şekilde kalbi yüce hakîkatlere âmâ eden süflî arzular engelidir.
Nefs olmasaydı insan rütbesinde değil, melek olurduk. Oysa kâmil bir insanın rütbe ve değeri, meleklerden üstündür. Öyle ki, Allah, insanı yarattığında bütün melekleri toplamış ve insana secde etmelerini emretmiştir. Kıskançlık ve kibir göstererek bu emri yerine getirmeyen şeytanı da huzurundan kovmuştur. Böyle yüce bir makâmın, yani insanlık şerefinin elbette ki, büyük bir bedeli olmalıdır. Nitekim insanoğlu, işte bu bedeli ödemek ve özündeki bu cevheri parıldatmak için bu dünyaya gönderilmiştir. Tabiî kimi gayret içinde oluyor, kimi de olmuyor. İşte bunun en güzel şekilde tespiti için Cenâb-ı Hak bu dünyayı bir imtihan âlemi yapmıştır. Buyurmuştur ki: «O ki, hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır…» (el-Mülk, 2)
Yani dünya, yaratıldığı günden beri kulların kulluk değerinin tespit edildiği bir imtihan dershânesidir. Bu sebeple insanoğlu hem kötülüklerle donatılmıştır, hem de iyiliklerle… Yine bu sebepledir ki, nefsi tezkiye ve kalbi tasfiye, yâni tasavvufî eğitim şarttır.
Zîrâ nasıl ki altınla uğraşan erbap kimsenin mahâreti, yığın yığın onca topraktan bir gram altın üretmekte ise, insanın mahâret ve değeri de nefsin çamurlarını takvâ ateşiyle temizleye temizleye gönlü pırıl pırıl hâle getirebilmesindedir. Bir başka ifâdeyle, hiçbir şey yapmadan varlıklar değerli olmaz. Bal yapmasaydı, arılara kim değer verirdi? İnsan da kulluk yolunda binbir imtihandan başarılı bir şekilde geçmeli ve Hakk’a aşk ile ibâdet hâlinde olmalı ki, bir değer ifâde etsin.
Nitekim insana, Cenâb-ı Hak müsbet ve menfî/olumlu ve olumsuz, iyi ve kötü, yaklaştırıcı ve uzaklaştırıcı birçok özellikleri bunun için vermiştir. Ve buyurmuştur ki:
«Nefsini (fücurdan/kötü olan ve Allah’tan uzaklaştıran her şeyden) tezkiye eden/temizleyen mutlaka kurtuluşa erer.»
Nefisler ancak fücûrun zıddı olan takvâ ve ihlâs ile temizlenir. Takvâ, her şeyden önce nefsânî arzuları köreltmektir. Fıtrattaki Allâh’ın vermiş olduğu istîdat ve güzellikleri inkişâf ettirip Allâh’a güzel bir kul olabilmektir. Yâni takvâ, Kur’ân ve sünneti hayatın her safhasına aksettirmek ve böylece Cenâb-ı Hak’la huzur bulabilmektir…
İnsan düşünmeli:
Varlık nedir? Sahibi kimdir? Ben kimim? Bu âlemde vazifem nedir? Niçin hayattayız, ölüm niye var?
Bu gibi esaslı sorulara tatminkâr cevaplar aramak, tabiî bir ihtiyaçtır. İslâm dîni, bu mühim soruların cevabını vermiş; Peygamber Efendimiz’in 23 senelik peygamberlik hayatı bu cevapların net ve muhteşem bir örneği olmuştur.
Peygamber Efendimiz, her meçhûlü aydınlatan ilâhî bir nur ve sonsuz saâdete nâil eyleyen bir hidâyet rehberi olmuştur.
Kur’ân, birtakım yasaklar bildirir. Bu yasaklara aldırmayanlar cennete giremezler. Çünkü günah kirleriyle perişan olmuşlardır. Dolayısıyla ölmeden evvel temizlenmek îcâb eder. Diğer taraftan her günah, rûha saçılan bir zehir gibidir. Ancak güzel ameller, cehennemden kurtulmaya vesîledir.
Maddî ve nefsânî nîmetlerin çoğunda hayvanlarla müşterekliğimiz vardır; yemek, içmek ve korunma ihtiyacımız gibi… Bu hususta onlardan farkımız pek azdır. Bizi hayvanlardan ayıran, bizi insanlığımız ve vicdânımızla baş başa bırakan asıl nîmetler, rûhânî nîmetlerdir. Bize bu rûhânî nîmetleri idrâk ettirecek olan da, ancak dînin sesidir.
İnsan, bu dünyaya geldiğinde âdeta boş bir kaset gibidir. Üzerine ne doldurursa ona göre bir hayat sürer. Kıyâmet günü «İkra’ Kitâbeke: Kitâbını oku!..» emriyle o kaset önüne açılacak ve insana hayat senaryosu seyrettirilecek!.. Bu itibarla dünya ve âhiret saâdetini kazanma gayreti içinde olan her insan, gönlünü Kur’ân’ın feyz ve rûhâniyeti ile doldurmaya mecburdur. Çünkü gönül, Kur’ân ile yoğrulduğu nisbette «ahsen-i takvîm»e, yani en güzel yaratılış sırrına nâil olur. Kur’ân’ın sonsuz hikmetlerinden, ancak canlı bir Kur’ân olarak yaşarsa nasip almaya başlar. İnsan, bu sâyede fıtratındaki menfîlikleri köreltir. Rabbinin lutfettiği meziyetleri inkişâf ettirerek fazîletler ve güzellikler menbaı hâline gelir.
Ancak unutmamalı ki, insan kelimesi, ünsiyet ve nisyan kelimeleriyle alâkalıdır. Bir kalp, hayır veya şer, ne ile ünsiyet ederse, onun istikâmetine girer. Bunun için, ömrümüz boyunca kalbimizi bilhassa nisyandan, yani Allâh’ı ve kendimizi unutmaktan korumamız zarûrîdir. Zîra nisyan; nefse mağlûbiyettir, kulun kulluğunu unutmasıdır.
Cenâb-ı Hak buyurur:
«(Rasûlüm!) Nefsânî arzularını kendisine ilâh edinen kimseyi gördün mü? Ona Sen mi vekil olacaksın?» (el-Furkan, 43)
Kalpteki menfî hasletler, insanın Kur’ân ile doğru buluşmasına mânî olur. Hattâ Kur’ân’ın rahmeti, şifâsı ve hidâyeti ile buluşamayanlar tam aksine murdarlığa dûçâr olurlar.
İnsanın bu menfî hâle düşmesine sebep, ten esareti altında yaşamasıdır. Çünkü insan, bedeni itibâriyle türâbîdir, yani topraktan gelmiştir ve toprak terkibinden çıkanlarla gıdalanır. Böyle olunca gaflete dûçâr oldukça nefsâniyete temâyül eder. Nihayet rûhun bedeni terk etmesiyle de toprağa döner.
Ancak insan, rûhu itibariyle de Allâh’a mensuptur. Dolayısıyla kulluğunu unutan, yani nisyana düşen her kalbin tedâvîsi, rûhun mensûb olduğu Rabbini çokça zikretmektir. Cenâb-ı Hak âyet-i kerîmede şöyle îkaz buyurur:
«Allâh’ı unutan ve bu yüzden Allâh’ın da onlara kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. Onlar yoldan çıkan kimselerdir.» (el-Haşr, 19)
Bu ilâhî îkazın ehemmiyetini çok iyi idrak etmemiz lâzımdır. Çünkü bir insanda nefsânî arzular gâlip gelince, kul Allah’tan uzaklaşmakta, rûhânî duygular gâlip gelince de Allâh’a yaklaşmaktadır. Bu itibarla Cenâb-ı Hakk’ın bütün nîmetleri, iki ağızlı bir bıçak gibidir. Allâh’ı unutup da ilâhî ikramları nefsinde zehre dönüştürenleri perîşan eder. Ancak Cenâb-ı Hakk’ı dâimâ şükürle yâd edip de ilâhî lutufları gönlünde şifa ve berekete dönüştürenleri iki cihan saâdetine nâil eder. Dolayısıyla bu âlemde bize emanet ne varsa hiçbirini nefsimize mâl etmemeli ve hepsini sadece birer vasıta ve imtihan olarak görmeliyiz.
Âyet-i kerîmede buyrulur:
«Nihayet o gün (dünyada yararlandığınız) nîmetlerden elbette ve elbette hesaba çekileceksiniz.» (et-Tekâsür, )
Şu bir gerçektir ki, bu fânî dünya, ebedî âleme giden yolda sadece bir istasyondur. İstasyonda uyumak da perişanlık ve pişmanlıktır.
Er ya da geç, ama birgün mutlaka ölüm kapısından geçerek ebediyet yolcusu olacağımız için, mezar ötesi âleme dâir hazırlıkta bulunmak, her akıl, iz’an ve vicdan sahibi için mecbûrî bir ihtiyaçtır.
Cihan, Allâh’a kulluk için yaratılmış, ince hakikatler ve lezzetlerle doldurulmuş bir ibâdethâne; bir vicdan ve irfan mektebidir.
Balıklar deniz vasatında hayat bulur. Karadakiler de atmosfer vasatında yaşar. İnsan rûhu ise, Kur’ân vasatında saâdete kavuşur. Bunun için lâzım olan en mühim malzeme de muhabbettir. Hakîkî muhabbetin kaynağı, Allah Teâlâ ve Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’dir. Bu kaynağa kavuşabilmek, katlanılan güçlükler, gösterilen samîmî gayretler ve yapılan fedâkârlıklar nisbetindedir.
Allah’tan geldik, O’na döndürüleceğiz. Asıl felâket, dünyada O’ndan uzak kalmaktır. Çünkü bu uzaklık, insanı ebedî mahrûmiyete dûçâr eder. Asıl saâdet de dünyada iken O’na yakınlıktır. Çünkü bu yakınlık, ebedî yakınlığa mazhar eder.”

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Nefis tam olarak nedir
« Posted on: 28 Mart 2024, 12:23:52 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Nefis tam olarak nedir rüya tabiri,Nefis tam olarak nedir mekke canlı, Nefis tam olarak nedir kabe canlı yayın, Nefis tam olarak nedir Üç boyutlu kuran oku Nefis tam olarak nedir kuran ı kerim, Nefis tam olarak nedir peygamber kıssaları,Nefis tam olarak nedir ilitam ders soruları, Nefis tam olarak nedirönlisans arapça,
Logged
17 Mayıs 2018, 17:27:13
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 17 Mayıs 2018, 17:27:13 »

Esselamu aleyküm.Nefsini islam yolunda,iman hakikatleri ile terbiye eden ve günahdan haramdan uzak allah yolunda bir yaşam yaşayan kullardan olalım  inşallah.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

17 Mayıs 2018, 17:41:13
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 17 Mayıs 2018, 17:41:13 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri nefsine uymayanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

18 Mayıs 2018, 00:35:35
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.947


« Yanıtla #3 : 18 Mayıs 2018, 00:35:35 »

Aleyküm Selâm. Nefs içimizdeki tüm kötü isteklerdir. Rabbim bizleri tüm kötü olan isteklerden uzak eylesin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

18 Mayıs 2018, 09:19:47
sedanurr

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 534



« Yanıtla #4 : 18 Mayıs 2018, 09:19:47 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri nefsini terbiye edenlerden eylesin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes