๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler (Tasavvuf) => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 19 Kasım 2010, 19:03:45



Konu Başlığı: En hayırlı azık takvâ
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 19 Kasım 2010, 19:03:45
En Hayırlı Azık Takvâ


RUHUMUZA ZARARLI VİRÜS VAR MIDIR?

Kötü ahlakın bir şubesi olarak kabul edilen haset, riya, kibir, ucub ve yeis gibi her türlü fenalık ve çirkin huy, kalbî hayat için çok tehlikelidir ve bunların hepsi insan bünyesinde hastalığa sebep olan virüslere benzer birer virüstür. Virüslerin bir kısmı öldürücü olduğu gibi, manevî hayatı felce uğratan bu kötü hasletlerin bazıları da kalb ve ruhu öldürebilir. Bunların bir kısmı küfre çok yakındır; adeta onunla sınır komşusudur. İnsan onlardan birini işleyince küfrün hududuna kadar yaklaşmış ve onun tesir edici alanına girmiş olur.
Öyle bir noktada bulunan kimseye imana âit bazı güzellikler renksiz ve tatsız gelmeye başlar; küfre ait bazı çirkinlikler ise, -Allah cc korusun- çok cazibedâr görünür. Dahası, bu öldürücü virüsler arasında öyle hayret verici bir haber ağı vardır ki, biri bünyeye girip vücudun mukavemetini kırınca, hemen diğer virüslere sinyal gönderir. Birbiriyle çok irtibatlı ve biri diğeri hesabına işleyen bu virüsler bir kısır döngü teşekkül ettirmek suretiyle içine girdikleri bünyeyi zamanla yer bitirirler. Böylece insan her an mahiyetindeki yücelik ve nezahetten biraz daha uzaklaşıp bütün bütün olumsuzluğa ve bayağılığa açılır; yeryüzüne müsbetin temsilcisi olarak gönderilmiş olmasına rağmen, bir olumsuzluk unsuru haline gelir; Hâbil olabilecekken, hiç farkına varmadan Kâbil oluverir.
Rabbim c.c kalbimizi, ruhumuzu bu kötü hasletlerden, bu ölümcül virüslerden korusun inşaAllah..


En Hayırlı Azık Takvâ




'Takvâ' aynı zamanda mü'minler için en hayırlı bir azıktır.
"...Azık edinin, kuşkusuz, azığın en hayırlısı takvâdır. Ey temiz akıl sahipleri, Benden ittika edin." (2/Bakara, 197)


Kur'an Takvâ Sahiplerini Övmektedir                           



Kur'an birçok âyette 'ittika' sahibi 'müttakîleri' övmekte ve onlara âit güzel özellikleri sıralamaktadır. Kur'an böylece insanları bu sıfatları kazanmaya, gerçek anlamda ittika sahibi olmaya dâvet ediyor (2/Bakara, 177; 21/Enbiyâ, 47-48; 3/Âl-i İmrân, 76, 134; 30/Rûm, 29-30; 9/Tevbe, 7; 11/Hûd, 49, vd.). (Bakınız: Müttakî)
Kur'an, İslâm'ın çeşitli konulardaki hükmünü (ahkâmını) söylüyor ve bütün bunların yerine getirilmesi konusunda Allah'tan ittika edilmesini belirtiyor. Yahut da bu türlü ahkâmın yerine getirilmesi mü'minlere gerçek takvâyı kazandıracaktır. (Ör. 2/Bakara, 187, 179, 222, 283; 65/Talâk, 1-2; 47/Muhammed, 36; 9/Tevbe, 132; 5/Mâide, 4, 35, 100; 8/Enfâl, 1 vd.)
"Allah'tan ittika edin ve aranızdaki anlaşmazlıkları düzeltin; Allah'a ve Rasûlüne itaat edin." (8/Enfâl, 1)


Takvânın Kazandırdıkları



1- Dünyada Kazandırdıkları

Takvâ sahibi olmak dünyada ve âhirette sonsuz faydalar sağlar. Allah takvâ sahibi olanların velîsi (koruyucusu ve dostu) olur (45/Câsiye, 19). Allah'ın dost (velî) olduğu kimselere korku ve hüzün yoktur, dünya ve âhirette onlar için müjdeler vardır (10/Yunus, 93-94).
Allah'tan hakkıyla ittika edenler, iman etmeyen topluluklara verilen ceza ve sıkıntılardan kurtulurlar (27/Neml, 52).
Allah (cc) yolunda sabreden ve ittika edenlere inkârcıların hilesi zarar vermez (3/Âl-i İmrân, 120). Allah (cc) böylelerine meleklerle yardım gönderir (3/Âl-i İmrân, 125).
Eğer insanlar gönderilen peygamberi yalanlamayıp iman etseler ve takâ sahibi olsalar, Allah (cc) onlara her yönden bereket hazinelerini açardı (7/A'râf, 97).
Rabbimiz kendisinden 'ittika' edenlere, hayrı ve şerri birbirinden ayıran bir nûr (bir furkan) verir (8/Enfâl, 29; 57/Hadîd, 28 ).
İslâm'ı doğrulayıp iman eden, sonra da takvâ sahibi olanlara kolay olan şeyler nasip edilir (92/Leyl, 5-7). İttika edenlere Allah (cc) kurtuluş yollarını, hal çarelerini ihsan eder (65/Talâk, 2).
Allah dilerse kendine âit olan yeryüzünün vârisliğini ve sonucun güzelliğini takvâ sahiplerine verir (7/A'râf, 128 ).
Hakkıyla ittika edenler Allah'ın rahmet ve mağfiretini (bağışlamasını) hak ederler (6/En'âm, 155).


Takvânın Aşamaları



Kur'an'da 'takvâ'nın üç aşamada gerçekleştiğini görmekteyiz.

a- İman edip şirkten kurtulmak, böylece ebedî olarak cehenneme gitmekten korunmak (19/Meryem, 97; 48/Fetih, 26; 39/Zümer, 27-28 ) .
b- İslâm'ın emir ve yasaklarını yerine getirerek ibâdet etmek ve böylece kendini azaptan korumaya çalışmaktır.
"Ey iman edenler! Allah'tan ittika edin ve sâdık kimselerle beraber olun." (9/Tevbe, 119)
"Ey iman edenler! Allah'tan ittika edin ve (sizi) O'na (yaklaştıracak) vesile arayın; O'nun yolunda cihad edin, umulur ki kurtuluşa erersiniz." (5/Mâide, 35) (Ayrıca bak. 8/Enfâl, 29; 47/Muhammed, 36; 7/A'râf, 91; 2/Bakara, 21, vd.)

c- Takvânın en üstün mertebesi, Allah'ın emir ve yasaklarını yerine getirdikten sonra, bütün benliği ile Allah'a dönmek ve insanı Allah'tan uzaklaştıracak her şeyden sakınmaktır.
"Ey iman edenler! Allah'tan hakkıyla ittika edin ve ancak müslüman olarak can verin." (3/Âl-i İmrân, 102)
Şüphesiz mü'minler Allah'tan, O'nun istediği gibi, hakkıyla ittika edemezler. Bir başka âyet bu konuda şu kolaylığı getiriyor:
"O halde gücünüzün yettiği kadar Allah'tan ittika edin. Dinleyin ve itaat edin. Kendi nefsinize hayr (ve en büyük fayda) olmak üzere infakta bulunun..." (64/Teğâbün, 16)


Takvânın Önemi



Kur'an, 'takvâ' olayının üzerinde çok sık durmaktadır. Bütün peygamberlerin tebliğlerinin özünde takvâ vardır. Zamanlar ve mekânlar değişse bile 'takvâ' emri veya takvâ şuuru değişmemiştir.
İslâm ümmetinden önce gelip geçen bütün ümmetlere 'takvâ' tavsiye edildiği gibi, Muhammed (s.a.v.) ümmetine de 'takvâ' emredilmektedir. Yine bütün peygamberlerin kendi kavimlerine, -inansınlar inanmasınlar- 'Allah'tan ittika etmeyi tavsiye ettiklerini görüyoruz. 'Takvâ', Allah'a kullukla beraber anıldığı gibi, Allah'a itaat etmekle veya Peygamber'e itaat etmekle de dinlemek ve ona itaat etmektir (29/Ankebût, 16; 26/Şuarâ, 177-178; 3/Âl-i İmrân, 50; 37/Sâffât, 124-126).
Hatta, Allah (cc) son Peygamberine bile 'Allah'tan ittika et' demektedir (33/Ahzâb, 1). Mü'minler de 'Allah'tan ittika etmekten' sorumludurlar. Kur'an, mü'minlere bir şeyi haber verdikten veya bir İlâhî hükmü bildirdikten sonra onlara 'Allah'tan ittika etmeyi' emrediyor. (Ör. 3/Âl-i İmrân, 186; 7/A'râf, 35; 49/Hucurât, 3)
Allah'ın koyduğu ölçüleri (şiarları) yüceltmek işi kalplerin takvâsındandır (22/Hacc, 32). Allah (cc) insanlar arasındaki gerçek takvâ sahiplerini en iyi bilendir (53/Necm, 32)
.
İnsanlara göre farklı üstünlük dereceleri vardır. Kimilerine göre soy, kimilerine göre meslekler, kimilerine göre ülkeler, kimilerine göre giyilen kıyafetler, kimilerine göre derilerin rengi ve benzeri şeyler üstünlük sebebidir. Halbuki İslâm'a göre bütün bunlar üstünlük nedeni olamaz.
Kur'an en takvâlı olmaya 'etka' demektedir. O'nun üstünlük konusunda getirdiği ölçü şöyledir:
"Ey insanlar! Gerçekten, Biz sizi bir erkek ve dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler kıldık. Hiç şüphesiz Allah katında sizin en üstün (kerim) olanınız, en takvâlı (etka) olanınızdır. Hiç şüphesiz Allah Alîmdir (bilendir), Habîrdir (haberdar olandır)." (49/Hucurât, 13)
Allah (cc) akıl sahibi olanları kendisinden ittika etmeye dâvet ediyor (2/Bakara, 197; 5/Mâide, 100; 65/Talâk, 10).
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Öyleyse ibâdetin O'na yapılması gerekir ve yalnızca O'ndan ittika edilmelidir (16/Nahl, 52)
.
Allah (cc) kendi Rabliğini, İlâhlığını, rızık verici olduğunu, her şeyden haberdar ve her şeyi bildiğini, her şeye şâhit ve gözetleyici olduğunu, hesabı çabuk gören ve cezasının şiddetli olduğunu, bu nedenle kendisinden ittika edilmesini emrediyor.
'Takvâ' sahibi olmanın gereği şu âyetle çok net bir şekilde ortaya konuluyor:
"Ey insanlar, Rabbinizden ittika edin ki, (o gün hiç) bir baba çocuğu için bir karşılık veremez ve (hiç) bir çocuk da babası için bir şey verici değildir. Şüphesiz Allah'ın vaadi haktır. Artık dünya hayatı sizi aldatmaya sürüklemesin ve aldatıcı(lar) da sizi Allah ile aldatmasın." (31/Lokman, 33)

mevla bizlere haber verdiyi ayetlerine karşılık: semiğna ve esağna: yarabbi işittik ancak asi olduk,diyen kullardan olmaktan muhafaza buyursun..

buna mukabil:semiğna ve edağna,yarabbi işittik ve itaat ettik.diyen takva sahibi kullardan eylesin cümlemizi...