๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler (Tasavvuf) => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 28 Haziran 2010, 17:49:19



Konu Başlığı: Ebedi Yolculukta en güzel azık
Gönderen: Sümeyye üzerinde 28 Haziran 2010, 17:49:19
 Ebedi Yolculukta en güzel azık
 Tabiin`den Abdurrahman b. Şümase anlatıyor;

"Ashaptan Amr bin As ölüm döşeğinde idi. Kendisini ziyarete gittik. Bir ara yüzünü duvara döndü ve uzun uzun ağladı. Oglu Abdullah da orada idi. Babasına,

"Babacığım, Resulullah sana şu şu müjdeleri vermedi mi?" diye hakkında söylenen güzel haberleri ve övgüleri hatırlattı. O zaman Amr bin As bize dönerek şunları söyledi.

"Ahiret için hazırladığımız en değerli azık `La ilahe illallah Muhammedü'r- Resulullah" şehadetidir. Ben hayatımda üç devir geçirdim.

Birinci devirde müslüman değildim. O zamanda Resulullah'a en fazla kin besleyen bendim. Öyle ki, tek arzu ettiğim şey bir fırsatını bulup onu öldürmekti. EĞer o halde iken ölseydim, mutlaka cehenneme girerdim. Yüce ALLAH (C.C.) gönlüme Islam sevgisini koyunca, Hz. Resulullah'a geldim. Kendisine,

"Elini uzat sana beyat edip İslama gireceğim" dedim. O bana elini uzatınca, ben elimi geri çektim. Resulullah,

"Ey Amr, ne oldu?" diye sordu. Ben,

"Müslüman olacağım fakat bir şartım var" dedim. Resulullah,

"Ne şart koşacaksın?" buyurdu. Ben,

"Geçmişimin bağışlanmasını" dedim. Resulullah,
"Şunu bil ki, müslüman olman, daha önce yaptığın bütün günahları temizler. ALLAH (C.C.) için yapılan hicretle hac da insanın geçmiş bütün günahlarını temizler" buyurdu. Ben bunları duyunca gönül hoşluğu ile müslüman oldum.

Müslüman olduktan sonra, benim icin Hz. Resulullah'tan daha sevimli kimse yoktu. O gözümde ve gönlümde öyle büyüdü ki, ona duyduğum saygıdan dolayı kendisine doya doya bakamazdım. Biri bana onun mübarek yüz hatlarını anlatmamı istese, kendisine dikkatlice ve doya doya bakamadığım için bunu yapamam. Eger, Hz. Resulullah'ın hayat-ı saadetlerinde bu hal içinde ölecek olsaydım, cennetlik olmayı umabilirdim.

Biz Hz. Resulullah'tan sonraya kaldık. Bir takım karışık işlere girdik, çok fitneler gördük. Bu halde halimin nasıl olacağını bilemiyorum.

Ben öldüğüm zaman, kimse arkamdan ağıt yakmasın, eski adetlerinde oldugu gibi ateş de yakmasın. Beni mezara koyduğunuz zaman, toprağımı yavaş yavaş atın. Acele etmeyin. Sonra hemen kabrimi terk edip gitmeyin. Bir müddet kabrimin etrafında oturun. Oturun ki sizden kuvet alayım, bana şenlik olun, yeni yerime alışayım ve Rabbimin sual meleklerine nasıl cevap vereceğimi düşüneyim."

KISSADAN DERSLER
İslam geçmişi temizler. Kafir iman edince, inkar ve şirk dahil geçmiş bütün kusurları affedilir. Samimi bir tövbe de müminin geçmiş günahlarını temizler; öyle ki kalbinden duyduğu pişmanlıkla ibadete yönelmesi sebebiyle tövbe ettiği günahların yerine sevap yazılır.

Kabir başında okunan Kur`an ve yapılan dua mümin olan ölüye fayda verir. Ölü, kabir başında olanı tanır, sesini işitir, onunla huzur bulur.

Herkesin sonu önemlidir. Şu anda hak dine düşman olan bir kimse, yarın tövbe edip din için canını verecek hale gelebilir. ALLAH (C.C.) korusun aksi de olabilir.

Rasulullah buyuruyor ki:

"İnsanlar değişik sınıflarda yaratılmıştır:

Bazısı mümin olarak doğar, mümin olarak yaşar ve mümin olarak ölür.

Bazısı, kafir (bir anne babadan) doğar, kafir olarak yaşar ve kafir olarak ölür."


Ateşin Yakmadığı Aşık, Dilaver Selvi



Konu Başlığı: Ynt: Ebedi Yolculukta en güzel azık
Gönderen: Ceren üzerinde 19 Haziran 2017, 21:52:57
Esselamu aleykum. Rabbim bizleri peygamber efendimizin adini ana kelimei tevhidi zikir eden ve onun sefaatine kavusup ahiretde yuzu agiran kullardan olalim insallah...