๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler (Tasavvuf) => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 28 Mayıs 2011, 14:11:15



Konu Başlığı: Bu Yol
Gönderen: Ekvan üzerinde 28 Mayıs 2011, 14:11:15
                   Bu Yol  

Takvâda imam ve örnek yapılan bir ârifin nezâretinde cemaat halinde İslâm'ı yaşamanın, büyük bir fazileti, hiç bitmeyen bir bereketi vardır.

Bu yol olarak en selâmetlidir

Çünkü yolu bilenle giden kimse menziline hem tez, hem kolay, hem de tehlikelerden emin olarak ulaşır.

Bu yol en canlıdır

Çünkü onun her halinde ilâhî aşk, her işinde Rabbânî heyecan hakimdir. Bunun da zevki zevâl bulmaz, tadan hiç usanmaz, bulan biteceğinden korkmaz. Allah sevgisi kalbe ilaç olur, bedene kuvvet verir, âşıklar yorulmaz, sâdıkların gönlü ihtiyarlamaz.

Bu yol en bereketlidir

Çünkü bu yolda her amel ihlasla yapılır. Bütün amellerin sevâbı kalben ona katılanlara da dağıtılır. Böylece bir amel yapan kimse, onunla birlikte sevgi ve rızâsıyla katıldığı diğer
kardeşlerinin amellerinden de mânen bir hisse alır, kârı binlere katlanır.

Bu yol en tecrübelidir

Çünkü bu yolda bütün ameller, binlerce kâmil insan tarafından yapıla yapıla sahiplerini kemâle erdirmiş, gayretler en güzel meyvelerini vermiş, iyi kötüden, sağlam çürükten seçilmiş, bütün güzel hâl ve ahlâklar silsile halinde sonrakilere intikal etmiştir. Yani yol çok işlek, seyir çok belirgin, kâfile çok kalabalık, kılavuzlar çok uyanık ve mâhirdir.

Bu yol en istikâmetlidir

Çünkü bu yolun imam ve cemaatinin tek derdi ve biricik hedefi, iç ve dışlarıyla, gizli ve açıklarıyla, rûh ve maddeleriyle, zevk ve vecdleriyle, his ve hevesleriyle bütün hallerinde
Kur'an ve Sünnete uyarak ilâhî rızâya ulaşmaktır. Kâmil mürşidler, Rasûlullah (A.S.) Efendimizin normal bir oturuş-kalkış şeklinde bile kendisine uymaya çok ehemmiyet verirler. Sünnetleri farz hassâsiyeti ile yerine getirirler, sadık talebelerinden de bunu isterler.

Bu yol Allah'a en yakındır

Çünkü bu yolda kırık kalble gidilir, her adımında, bütün menzil ve duraklarında Cenâb-ı Hakk zikredilir. Böylece Allah Teâlâ'nın:

“Beni zikredin ki ben de sizi (özel olarak) zikredeyim.” (Bakara/152)

âyetindeki müjdeye ve

“Ben, beni zikredenle beraberim” (Buharî, Müslim) kudsî hadisindeki rahmete erilir.

Bu yolda edeb ve tevâzû hakimdir

Nâfile ibâdetlere ihtimam gösterilir. Hep yakınlık vesilesi olacak şeyler tercih edilir. Özellikle ilâhî huzura girmeye mâni olan kibir ve ucub gibi huylar kalbten defedilir.



DR. DİLAVER SELVİ