Sayfayı Yazdır - Allah için sevmek

Allah’a iman eden onun bütün kullarını sever. Çünkü onları farklı ırk, renk ve iklimde yaratan Allah’tır. Yerini, ırkını ve rengini kimse kendisi seçmemiştir. O rengin ve yerin fırçasını ve boyasını Allah yaratmıştır. Bu sebeple kim olursa olsun mü’min ve Müslüman herkesi sevmek Allah’ın sanatını sevmektir.

Yakınlarımızdan olanlara gelince bu konuda ölçümüz dini yaşantı olmalıdır. Dinini yaşayan bir yabancıyı, dinini yaşamayan bir akrabamıza hatta neseben kardeşimize ve çocuğumuza tercih etmeliyiz ve daha üstün tutmalıyız.

Hadis-i şerif bize şöyle bir ikazda bulunuyor: insan genellikle yakınını daha çok sever ve onları diğerlerinden üstün tutar. Hak hukuk ve davranışlarda esas olan ise dini yaşayıştır işte hadis bize bu durumu hatırlatmış oluyor.

İbadetlerini yapmayan çocuğumuza buguz edebilir miyiz konusuna gelince, bir Müslüman diğer bir müslümana buğuz edemez. Çünkü onu imanından dolayı sevmek zorundadır. Allah mü’minleri kardeş yapmıştır. Kardeş ise kardeşini sever ve sevmelidir.

Ancak yaptığı kötülükleri sevmek ve onları görmezden gelmek doğru değildir. Demek ki kötülüğü yapan çocuğumuzda olsa onun o kötülüğünü sevmeyeceğiz ve iyilikle düzelmesine çalışacağız. Yoksa beddua etmek lanet okumak doğru değildir. Onda bulunan güzellikleri seveceğiz, kötülüklerini ise sevmeyeceğiz.

Namazını kılmayan kim olursa olsun bu özelliğini sevemeyiz. Ancak bu insan kirlenmiş bir elmas gibidir. Elmas kirlenmekle elmaslığını ve değerini kaybetmez. Elması severiz ama kirini sevmeyiz ve sevemeyiz. Allah’a inanan birisi de böyledir. Günah işlemekle imanını kaybetmez. Fakat günah onu kirletir. Onun imanını ve güzelliklerini severiz ama günah ve hatalarını sevmeyiz sevemeyiz. Biz onun iyiliği ve kirlerden kurtulması için iyilikle muamele ederek onu temizlemeye çalışacağız.

๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler (Tasavvuf) => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 12 Haziran 2009, 20:22:47