๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler (Peygamber Efendimiz ) => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 21 Ekim 2010, 14:28:38



Konu Başlığı: Yanında olmak isterdim ey Nebi
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 21 Ekim 2010, 14:28:38
Yanında Olmak İsterdim Ey Nebi


Yanında olmak, devrinde yaşamak,
Gül devrinde, yanında olmak isterdim.
Ne çölde bir kum tanesi, ne kabzada gümüş,
Ne devrinde bir taş,
Ne baktığı hâlde seni göremeyen bir baş.
Hayır... Hayır Ya ResûlALLAH,
Ayağında toz değil,
Yanında davanda olmak isterdim.

Miraçtan döndüğünde sana inanan Sıddık.!
Heybetiyle Şehadete gelen, Ömer,
Uhut'ta Hamza olmak isterdim.
Ali olmak isterdim Hicret'te.
Ölümü göze alıp yerine uzanan
Göz yaşlarını sildiğin Fâtıma,
Açlıktan taş bağladığında vücuduna,
Sana sofra açan kardeş olmak isterdim.
Seni seviyorum dediğin,Muaz olmak isterdim.

'Sana inanıyor seni seviyoruz,
ALLAH'ın izniyle emret bize,
Emret'te bizler, denizlere yürüyelim.'
Diyen, Saad b. Muaz olmak isterdim.
Seni gören bir kul değil,
Yüreğinde coşkusuyla imanın,
Davanda ben de varım diyen,
Akabe'ye ilk gelen Ashab olmak isterdim.
Hayır... Hayır, toz değil Ey Nebi
Taif'te bir dev olmak isterdim.

Değmesin diye sana taşlar.
Dağlar devrilmeyi beklediğinde
'Affeyle ALLAH'ım' diyen duanı duymak isterdim.
Hoş görebilmeyi,Tebessümü senden öğrenmeyi,
Mescitte seni özlemeyi,

'Anam-Babam Sana Feda olsun'
Vazgeçeriz senin için her şeyden
Diyenler gibi, huzurunda öğrenci olmayı,
Dinlemeyi, eğitmeyi, öğretebilmeyi,
Öğretmeliği senden öğrenmek isterdim.

Hamd olsun, çağların ve zamanın sahibine
Yine; Uhut'ta, Hendek'te, yine Bedirlerdeyiz.
Evlerimize girdi Müşrikler;
Kara kutulardan vuruyor sinsice
Muhammed'ül-Emin diyorlardı,
Müşrikler de biliyorlardı, görmüşlerdi seni.
Gururları, şirk girdabına düşürmüştü bir kere
Tutamadılar ellerinden, ey sevgili.

Seni bilmek değil sadece, yolunda yürüyen olmak isterdim.
Güllere dokunan değil sadece, kokusuyla yanmak isterdim.
Yine aynı gurura yenik düşüyor nefisler
Güllerin dikenlerine bakıyor,
Hayatın hep dikenlerine takılıyoruz.
Putlarımız öylesine çoğaldı ki şimdi
Çağdaşlık gururuyla yaşıyoruz sanki cehalet devri.

Hırs- Öfke- Nefret ve Zulüm
Bir mirasyedi gibi tüketti insanlığı ve dünyayı.
Hep söylemlerde insan hakları, hoşgörü ve anlayış
Çözemedi çağdaşlık, hiçbir problemi sensiz.
Güldeki koku, Lütuf, Rahmet,Rahman ve Rahim ne demek
İman ne demek.

İnsanlık; Erdemi, Sevgiyi, Sevginin Kaynağını arıyor.
Fikirler arayış içinde, akıllar şaşkın.
Ey alemlere rahmet gelen sevgili,
Sana muhtaç insanlık.
Ruhlarımız seni arıyor, özlerken seni derinden.
Nefislerimiz girdaba döndü, ateşler çekiyor.
Dağlar utanıyor yaptıklarımızdan
Devriliverecek üzerlerimize.

Ya ResûlALLAH...
Taif'teki duanı bir daha, bir daha söyle
Hürmetine yağsın, hidayet nurları gönüllerimize
Öğrenecek bir gün, öğrenmeye muhtaç cihan.
Erdemine muhtaç Ey Nebî...

Biliriz ırmağa katılmadan deryaya ulaşılmaz.
Düşmeden enâniyete, 'damlayım ben de' diye,
Vadilerde kuruyan dereler gibi değil,
Sevgi ırmağına katılıp, deryaya erişmek.
Görünen her karanlığa, seninle ışık olmak isterdim.


Şimdi Akabelere hazır gençlerimiz var
Değil artık öyle. Gel Ey Nebi demek nafile
Yöneldik hakkın yoluna, yolundur hedefimiz.
Kayboluruz sensizlikte
Nazar eyle, Nur ol gönüllerimize
Bir haber gönder nesebin seyyidlerle,
Akabelerde buluşmak isteriz.

Ey Alemlere Rahmet olan Sevgili
Al yine ellerimizi ellerine,
Bedir'de eylediğin duayı, bir de bizim için söyle...
Seni model olmayı, sünnetine sarılmayı, imanı yaşamayı
ALLAH'a kul olmayı...

Ya Rab nasib eyle, secdelerde gör bizi, gençlerimizle
Ashab olamayız, zaman geri dönmez ki,
Misafiriz burada, rüyalarda görüşmek,
Asıl vatan ora, orada buluşmak
Ölüm dedikleri, dosta kavuşmak
Korkmadan severek ölebilmek derim.

Buyurmuşsun,
'Yıllar sonra beni görmediği halde
Beni çok seven gençler olacak,
Onları görmeyi ne çok isterdim.'
Keşkeşan'da bir yıldız da ben
O gençlerden biri de ben olmak isterdim.


Alıntı...