> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Peygamberimiz (S.A.V) > Sizden Gelenler (Peygamber Efendimiz ) > Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi  (Okunma Sayısı 1704 defa)
18 Ekim 2010, 14:38:06
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 18 Ekim 2010, 14:38:06 »




Kültürümüzde Gül Ve Peygamber Sevgisi


Türkler, müslümanlığı kabul ettikten sonra, bu dinin en büyük koruyucusu ve uygulayıcısı olmuşlar, Allah ve peygamber sevgisini, her sevginin önünde tutmuşlardır.
En son ve Hak din olan İslam dininin, peygamberi Hz. Muhammed (a.s) için kültürel ve sosyal hayatımızda tarif edilemeyecek kadar aşırı bir sevgi ve aynı oranda da saygı duymuşlardır.
Bu sevgi ve saygı, çok değişik şekillerle ifade edilmekte, san'atta kültürde edebiyatta, davranışlarımızda, gerçekten inanan insanlar arasında her zaman gündemde bulunmaktadır. Onun adını zikretmek, adı geçince salâvat getirmek, sünnetlerini uygulamak, hadisleri doğrultusunda hareket etmek hep bu sevgi ve saygının, adeta bir emir telâkki edilmesi şeklindedir.
Çocuklara Muhammed adının, doğrudan verilmesi yerine, aynı kökten, hamd yani şükür kökünden gelen Ahmed, Mehmed, Mahmud, Hamid gibi isimlerin ve Mustafa isminin verilmesi, yine bu sevginin sonucu olup, ona duyulan saygının sonucudur. Bilindiği üzere, isimler insanlara isim sahibinin güzel ahlâkını, başarısını örnek alması, onun gibi olması temennisi ile verilir. Atalarımız bu düşünce ile verdikleri isimler içinde peygamber efendimizin Muhammed adını, doğrudan vermeyip, Mehemmed, daha çok da Mehmed olarak vermeyi tercih etmişlerdir. Hatta ilk adı olmasına rağmen, Fatih Sultan Mehmet dahi, bu saygı dolayısıyla Muhammed adını kullanmamıştır.
Milletimiz, asker ocağını peygamber ocağı olarak kabul etmiş, peygamberimizin isimlerinden olan mehmedi sevgi eki olan cik le birleştirerek askerini Mehmetçik adı ile şereflendirmiştir.
Ecdadımız san'atını Allah inancı ile yönlendirmiş ve geliştirmiş bir millet olup bu san'atında, Allahı (c.c), Lâle ile, peygamberimizi (s.a.v) de, Gül ile özdeşleştirilmiş, edebiyat san'at ve kültür alanında verilen eserlerde bu iki çiçek, Allah ve peygamberi simgelemiştir.
Çiçekler içinde güzel kokusu ve renkleriyle her zaman özel bir yeri olan gül, bütün dünya dillerinde isim olarak kullanılmaktadır. Batı dillerinde rose, Arapçada verda, olan gül kelimesinin aslı Farsça olup bizde de aynen kullanılmaktadır. Artık Türkçeleşmiş olan bu kelime ile birleşik, pek çok hanım isimleri yapılmıştır.
Gül, Güler, Gülay, Gülten, Gülşen, Gülfem, Gülhan, Gülbün, Gülcan, Gülnur, Gülriz, Gülçin, Gülbahar, Gülbeden, Gülistan, Gülfiraz, Gülendam, Gülnihal, Gülfidan, Ayşegül, Fatmagül, Nurgül, Goncagül, Aygül, Şengül ve daha pek çok güllü ismi kimi insanımız sıradan bir isimmiş gibi değerlendirirken, bir kısım insanımız da bu isimlerde peygamber sevgisini esas almaktadır.
Yunus Emrenin bir ilâhisinde Sarı çiçeğe “gül sizin neniz olur” diye sorulduğunda, cevap; “Çiçek ey'dür ey derviş, gül Muhammed teridir” olur.
Tasavvufumuzda, gülün henüz açmamış hali olan gonca, insanın Allahla beraber olmasını, (halvet), açmış halde iken de, birliğin çokluk olarak görünmesini, (kesret) temsil eder. Eski edebiyatımızda peygamberimizden bahsedilirken “gül-i gülzar-ı rüsul”, “gül-i gülzar-ı nübüvvet”, “gül-i gülzar-ı risalet” ifadeleri kullanılmıştır.
Yine gülle ilgili olarak Fuzuli su kasidesinde;
“Suya versün bağbân gülzârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek verse min gülzâre su”
derken; bahçıvanın boş yere zahmet çekmemesini, çünkü bin gül bahçesine su verse, onun yüzü gibi bir gül açılamayacağını; on beşinci yüz yıl şairlerinden Necati Bey ise,
“Yılda bir kerre menâr-i sâhdan dîdâr gül,
Gösterir nite ki nûr-i Ahmed-i Muhtâr gül”
mısralarıyla, “gülün, yılda bir defa dalın minaresinden Ahmed-i Muhtarın nuru gibi yüz gösterdiğini” dile getirmektedir.
San'atımızda gül, hemen hemen her alanda kullanılmıştır. Ahşap'ta, taş'da, cam'da, kumaş'da, metal'de, vitray'da, çini'de, ebru'da, tezhip'de, rokoko tezhip'de minyatür'de, kitap ciltlerinde, levhalarda, kalem işi süslemelerde, Edirnekâri'de, yün örgülerde, kanaviçe ve dantel işlerinde , halı ve kilimlerde, iğne oyalarında, çeşitli işlemelerde, çok sık karşımıza çıkan bir süsleme unsuru olmuştur. Yalın halde veya süslemenin tarzına göre de değişik stilize biçimler almıştır.
Gül, Kuran-ı Kerimlerde sahife kenarlarındaki işaretler olarak, Secde gülü, Hamse gülü, Aşere gülü, Cüz gülü ve Hizip gülü adlarıyla belli bölüm ve özellikleri ifade ederken, bir başka yerde gül sesi anlamına gelen ve yüksek sesle okunan katılımlı duaya, gülbank adının verilmesi yine peygamberle bir bağlantı kurulmasının sonucudur.
Peygamberimizi sözlü olarak tasvir eden bir kısım hilye-i şeriflerde ise, Verd-i Muhammedi, Gül-i Muhammedi olarak karşımıza çıkar. Bu tasvirlerde dallı ve yapraklı bir gül üzerinde Muhammed yazısı ve yapraklarda Ali, Hasan, Hüseyin, Fatma ve cennetle müjdelenenlerin (aşere-i mübeşşere) isimleri bulunur. Musikimizde gül yine en önde gelen unsurdur. Özellikle bülbül ve gül ilişkisini güfte edinmiş pek çok eser vardır.
“Senden bilirim yok bana bir fâide ey gül,
Gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül”
ve daha nice besteler kulaklarımızda çınlar durur yıllardır.
Bu yazımızda sizlere kültür ve san'atımızın çeşitli dallarında işlenen gül motiflerinden sadece birkaçından örnek verip resim koyabildik. Atasözlerimiz ve deyimlerimizde gül ile alâkalı, günlük hayatımızda, içinde gül olan yüzlerce konu vardır. Biz , sadece gül ile peygamber sevgisinin bağlantısından bahsetmeye çalıştık. Bu konuda sayılamayacak kadar çok örnek vermek mümkündür. Ancak bu yazımız, bir malûmat yazısı düşüncesi ile kaleme alındığından ve yerimiz bu kadarına müsaade ettiğinden, Yüce yaradana lâyıkıyla kul olabilmek ve gül.



Ahmet YILDIZ
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi
« Posted on: 20 Nisan 2024, 17:47:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi rüya tabiri,Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi mekke canlı, Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi kabe canlı yayın, Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi Üç boyutlu kuran oku Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi kuran ı kerim, Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi peygamber kıssaları,Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisi ilitam ders soruları, Kültürümüzde gül ve Peygamber sevgisiönlisans arapça,
Logged
06 Mart 2014, 22:30:36
✿ Yağmur ✿

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.684


Site
« Yanıtla #1 : 06 Mart 2014, 22:30:36 »

Batı dillerinde rose, Arapçada verda, olan gül kelimesinin aslı Farsça olup bizde de aynen kullanılmaktadır. Artık Türkçeleşmiş olan bu kelime ile birleşik, pek çok hanım isimleri yapılmıştır.
Gül, Güler, Gülay, Gülten, Gülşen, Gülfem, Gülhan, Gülbün, Gülcan, Gülnur, Gülriz, Gülçin, Gülbahar, Gülbeden, Gülistan, Gülfiraz, Gülendam, Gülnihal, Gülfidan, Ayşegül, Fatmagül, Nurgül, Goncagül, Aygül, Şengül ve daha pek çok güllü ismi kimi insanımız sıradan bir isimmiş gibi değerlendirirken, bir kısım insanımız da bu isimlerde peygamber sevgisini esas almaktadır.
Yunus Emrenin bir ilâhisinde Sarı çiçeğe “gül sizin neniz olur” diye sorulduğunda, cevap; “Çiçek ey'dür ey derviş, gül Muhammed teridir” olur.
Allah tenimizi Gül Muhammed yapsın..

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

18 Ocak 2015, 18:18:24
Derya 7/B

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 285


« Yanıtla #2 : 18 Ocak 2015, 18:18:24 »

Bize çok düşkün ve şefkatle dolu olan insanlığın en yüce varlığı Hz. Peygamberimizi, biz de herkesten ve hatta canımızdan çok sevmeliyiz. Allah'ın Resulüne duyulacak sevgi, kemale ermenin bir ölçüsü ve İlâhî Aşk'a da bir eştir
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 18 Ocak 2015, 18:18:42 Gönderen: Derya 7/B »
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes