> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Peygamberimiz (S.A.V) > Sizden Gelenler (Peygamber Efendimiz ) > İki güzel düğün
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İki güzel düğün  (Okunma Sayısı 551 defa)
09 Kasım 2010, 17:26:40
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 09 Kasım 2010, 17:26:40 »



İki Güzel Düğün


Eşi, Peygamber Efendimiz'in sevgili kızı Rukayye radıyallahü anha'nın vefatı, kocası Hazreti Osman'ı çok üzdü...ağlıyor, sık sık hanımının kabrine gidiyor ve uzun zaman kabrin başında kalıyordu. Osman bin Affan radıyallahü anh'ın bu ağır üzüntüsü bütün dostları gibi Hazreti Ömer radıyallahü anh'ı da üzüyordu...bu sebeple bu üstün kıymetteki arkadaşının evine gitti:

-Ya Osman! Kabul edersenImage sana Ömer'in kızı Hafsa'yı nikâhlayabilirim.

Hazreti Osman, bir baba olarak Hazreti Ömer'in kendisi için gösterdiği takdire şayan bu fedakârlığa memnun oldu ve şükranlarını dile getirdi:

-Teşekkür ederim. Ancak bana lütfen biraz düşünebileceğim vakit ver.

......

Bu konuşmalarının üzerinden bir-iki gün geçtikten sonra iki güzel arkadaş, yolda rastlaştılar. Hazreti Osman, Hazreti Ömer'in merakını bildiği için selâmdan sonra mevzuu açtı:

-Beni düşündüğün için; böyle büyük bir fedakârlıkta bulunduğun için tekrar şükranlarımı arz ediyorum...ancak lütfen bağışlayınız. Bir zaman daha evlenme fikrinde değilim.

Hazreti Ömer, tabii ki bir şey demedi...ama kalbine hüzün çiselerinin düşmesine mani olamadı.

......

Şimdi dul olan Hazreti Ömer'in kızı Hafsa radıyallahü anha, Efendimize nebilik vazifesi gönderilmeden beş yıl önce dünyaya gelmişti.

...kocası Huneys bin Huzafe radıyallahü anh ile birlikte Medine'ye hicret etmişti. Hazreti Huneys, Bedr Cenginde aldığı ağır bir yara sebebi ile bilahare Medine'de vefat etti. O'nun vefatı Hafsa'yı genç yaşta yalnız bıraktı.

Bu hal, her babayı düşündüreceği gibi, Ömer bin Hattab'ı da kızına bir şey farkettirmese de düşündürüyordu...bu yüzden, dul kızını, dul ve hâlâ eşini kaybetmenin acıları ile sarsılan Osman bin Affan'a teklif etmişti.

...ama cevap malûm.

Bunun üzerine Hazreti Ömer, aynı teklifi müslümanların gözbebeği Ebu Bekr radıyallahü anh'a yaptı. Şüphesiz ki koca mümin'in yavrularından yana kalbi dağlıydı...cahiliyet zamanında küçücük kızını kendi elleri ile diri diri nasıl toprağa gömdüğünü hatırlayalım. Nerede o islam öncesi katı ve sert tavır; nerede bugün ciğerparesinin dul kalmasını bile kendine dert edinen pamuk gibi yumuşak kalb? Sanki Hafsa'nın şahsında toprağa gömdüğü kızının da gönlünü alıyordu.

Zaten gayet az konuşan Hazreti Ebubekr, sevgili arkadaşının bu teklifine karşı birşey söylemedi.

Hazreti Osman, hiç olmazsa, olumsuz da olsa bir cevap vermişti; Ebubekr'in Ömer'i bundan bile mahrum etmesi, iki kelime ile bir cevap bile vermemesi Hazreti Ömer radıyallahü anh'ı haylice üzdü. O muhteşem insanın narin kalbi örselenmişti.

Bir gün dayanamayıp derdini dertliler sığınağı O yüce Resule açtı:

-Hafsa'yı zevce olarak almaları için önce Osman'a sonra Ebubekr'e söyledim. İkisi de kabul etmedi. Halbuki Osman, şu ân dul..

Sevgili Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem, bu seçilmişlerin seçkini can dostu ferahlandırdılar:

-Ya Ömer! Üzülme. Hak teâlâ, kızını Osman'dan hayırlı bir kimseye nasib etti ve Osman'a da kızından hayırlı bir hanım müyesser eyledi.

Hazreti Ömer'in kalbinde bir ânda huzur papatyaları açtı.

......

Bir gün Allah'ın Resulü, Hazreti Osman'ı yanlarına davet ettiler ve sordular:

-Seni çok kederli görüyorum. Niçin?

-Ya Resulallah ben, hem hanımımı kaybettim; hem de Peygambere damat olma nimetini..

Efendimiz, Hazreti Osman'ı da sevindirdiler.

-Ya Osman! Kardeşim Cebrail, yüce Allah'ın emrini getirdi ki, bu emr-i ilahide diğer kızım Ümmü Gülsüm'ü de Rukayye'nin mehri ile sana nikâhlamam buyuruluyor.

...tarifsiz sevinçler, Hazreti Osman'ın oldu. Bir kere daha Resulullah'a damat olma şanına kavuşuyordu. Böyle bir saadet yeryüzünde sadece O'na nasip oluyordu; evet sadece O'na. Yani Osman-ı Zinnureyn oldu; iki nura kavuşan. Peygamberimiz, Ümmü Gülsümle Osman bin Affan'ın nikâhlarını Hicri takvimle üçüncü yıl Rebiül evvel ayında yaptı...düğünse Cümadelahire ayında oldu.

......

Sevgili Peygamberimiz Şaban ayında da Hafsa'yı Ömer bin Hattab'dan istediler...böylece mahzun Hafsa radıyallahü anha'yı Peygambere hanımlık; müminlere annelik tahtına çıkardılar.

Peygamberimiz'in, Hafsa validemize verdiği mehir, dörtyüz dirhem...farklı sebeplerle gönlü kırık iki yüksek dosttan biri damatlık, diğeri de Efendimize kayınpederlik şerefine kavuşuyordu. Hafsa hazretleri ise herkesten üstün bir yere...her şey ne kadar muntazam ne kadar yerli yerince. Ne gönül kırıklıkları kaldı, ne bir şey.

......

Aradan bir zaman geçtikten sonra, bir gün yeri ve vesilesi gelince Hazreti Ömer, Hazreti Ebubekr'e sormadan edemedi:

-Ya kardeşim Ebubekr! Hafsa'yı sana teklif ettiğimde niçin hiç bir cevap vermedin?

Hazreti Ebubekr aziz dostunun yüzüne sevgi dolu gülücüklerle baktı:

-Çünkü O'nu Resulullah'ın isteyeceğini biliyordum.

Hazreti Ömer, heyecanına mani olamadı:

-E, peki bana niçin bu müjdeyi vermemiştin?

Üstün insan, bir umman kadar sâkindi:

-O'na ait bir sırrı nasıl açıklayabilirdim ki?

-Ya Osman! Kabul edersenImage sana Ömer'in kızı Hafsa'yı nikâhlayabilirim.

Hazreti Osman, bir baba olarak Hazreti Ömer'in kendisi için gösterdiği takdire şayan bu fedakârlığa memnun oldu ve şükranlarını dile getirdi:

-Teşekkür ederim. Ancak bana lütfen biraz düşünebileceğim vakit ver.

......

Bu konuşmalarının üzerinden bir-iki gün geçtikten sonra iki güzel arkadaş, yolda rastlaştılar. Hazreti Osman, Hazreti Ömer'in merakını bildiği için selâmdan sonra mevzuu açtı:

-Beni düşündüğün için; böyle büyük bir fedakârlıkta bulunduğun için tekrar şükranlarımı arz ediyorum...ancak lütfen bağışlayınız. Bir zaman daha evlenme fikrinde değilim.

Hazreti Ömer, tabii ki bir şey demedi...ama kalbine hüzün çiselerinin düşmesine mani olamadı.

......

Şimdi dul olan Hazreti Ömer'in kızı Hafsa radıyallahü anha, Efendimize nebilik vazifesi gönderilmeden beş yıl önce dünyaya gelmişti.

...kocası Huneys bin Huzafe radıyallahü anh ile birlikte Medine'ye hicret etmişti. Hazreti Huneys, Bedr Cenginde aldığı ağır bir yara sebebi ile bilahare Medine'de vefat etti. O'nun vefatı Hafsa'yı genç yaşta yalnız bıraktı.

Bu hal, her babayı düşündüreceği gibi, Ömer bin Hattab'ı da kızına bir şey farkettirmese de düşündürüyordu...bu yüzden, dul kızını, dul ve hâlâ eşini kaybetmenin acıları ile sarsılan Osman bin Affan'a teklif etmişti.

...ama cevap malûm.

Bunun üzerine Hazreti Ömer, aynı teklifi müslümanların gözbebeği Ebu Bekr radıyallahü anh'a yaptı. Şüphesiz ki koca mümin'in yavrularından yana kalbi dağlıydı...cahiliyet zamanında küçücük kızını kendi elleri ile diri diri nasıl toprağa gömdüğünü hatırlayalım. Nerede o islam öncesi katı ve sert tavır; nerede bugün ciğerparesinin dul kalmasını bile kendine dert edinen pamuk gibi yumuşak kalb? Sanki Hafsa'nın şahsında toprağa gömdüğü kızının da gönlünü alıyordu.

Zaten gayet az konuşan Hazreti Ebubekr, sevgili arkadaşının bu teklifine karşı birşey söylemedi.

Hazreti Osman, hiç olmazsa, olumsuz da olsa bir cevap vermişti; Ebubekr'in Ömer'i bundan bile mahrum etmesi, iki kelime ile bir cevap bile vermemesi Hazreti Ömer radıyallahü anh'ı haylice üzdü. O muhteşem insanın narin kalbi örselenmişti.

Bir gün dayanamayıp derdini dertliler sığınağı O yüce Resule açtı:

-Hafsa'yı zevce olarak almaları için önce Osman'a sonra Ebubekr'e söyledim. İkisi de kabul etmedi. Halbuki Osman, şu ân dul..

Sevgili Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem, bu seçilmişlerin seçkini can dostu ferahlandırdılar:

-Ya Ömer! Üzülme. Hak teâlâ, kızını Osman'dan hayırlı bir kimseye nasib etti ve Osman'a da kızından hayırlı bir hanım müyesser eyledi.

Hazreti Ömer'in kalbinde bir ânda huzur papatyaları açtı.

......

Bir gün Allah'ın Resulü, Hazreti Osman'ı yanlarına davet ettiler ve sordular:

-Seni çok kederli görüyorum. Niçin?

-Ya Resulallah ben, hem hanımımı kaybettim; hem de Peygambere damat olma nimetini..

Efendimiz, Hazreti Osman'ı da sevindirdiler.

-Ya Osman! Kardeşim Cebrail, yüce Allah'ın emrini getirdi ki, bu emr-i ilahide diğer kızım Ümmü Gülsüm'ü de Rukayye'nin mehri ile sana nikâhlamam buyuruluyor.

...tarifsiz sevinçler, Hazreti Osman'ın oldu. Bir kere daha Resulullah'a damat olma şanına kavuşuyordu. Böyle bir saadet yeryüzünde sadece O'na nasip oluyordu; evet sadece O'na. Yani Osman-ı Zinnureyn oldu; iki nura kavuşan. Peygamberimiz, Ümmü Gülsümle Osman bin Affan'ın nikâhlarını Hicri takvimle üçüncü yıl Rebiül evvel ayında yaptı...düğünse Cümadelahire ayında oldu.

......

Sevgili Peygamberimiz Şaban ayında da Hafsa'yı Ömer bin Hattab'dan istediler...böylece mahzun Hafsa radıyallahü anha'yı Peygambere hanımlık; müminlere annelik tahtına çıkardılar.

Peygamberimiz'in, Hafsa validemize verdiği mehir, dörtyüz dirhem...farklı sebeplerle gönlü kırık iki yüksek dosttan biri damatlık, diğeri de Efendimize kayınpederlik şerefine kavuşuyordu. Hafsa hazretleri ise herkesten üstün bir yere...her şey ne kadar muntazam ne kadar yerli yerince. Ne gönül kırıklıkları kaldı, ne bir şey.

......

Aradan bir zaman geçtikten sonra, bir gün yeri ve vesilesi gelince Hazreti Ömer, Hazreti Ebubekr'e sormadan edemedi:

-Ya kardeşim Ebubekr! Hafsa'yı sana teklif ettiğimde niçin hiç bir cevap vermedin?

Hazreti Ebubekr aziz dostunun yüzüne sevgi dolu gülü...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İki güzel düğün
« Posted on: 25 Nisan 2024, 18:51:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İki güzel düğün rüya tabiri,İki güzel düğün mekke canlı, İki güzel düğün kabe canlı yayın, İki güzel düğün Üç boyutlu kuran oku İki güzel düğün kuran ı kerim, İki güzel düğün peygamber kıssaları,İki güzel düğün ilitam ders soruları, İki güzel düğün önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes