๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler (Peygamber Efendimiz ) => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 28 Eylül 2010, 17:57:28



Konu Başlığı: Hz. Muhammed sas. in son Peygamber oluşu 2
Gönderen: Sümeyye üzerinde 28 Eylül 2010, 17:57:28
Hz. Muhammed (sas)'in Son Peygamber Oluşu 2


Ayrıca, Kur�ân�daki �Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik� (Enbiya, 21/107) âyetinin anlamı Hz. Muhammed�in, insanlarla birlikte, âlemdeki bütün yaratıklar için rahmet kaynağı olmasıdır. Bu durum ise ancak onun elçilik ve peygamberliğinin evrensel olduğu ve ondan sonra başka bir peygamber göndermeye gerek duyulmadığı takdirde mümkündür. Hz. Muhammed�in son peygamber olduğunu gösteren diğer bir âyet de şudur: �Hem ALLAH, vaktiyle peygamberlerden �size Kitap ve hikmet vermemden sonra, sizin yanınızda bulunan kitabı tasdik edici bir peygamber geldiğinde, mutlaka ona inanıp yardımcı olacaksınız!� diye söz almıştır. ALLAH: �Bunu kabul ettiniz, bu ağır yükümü sırtınıza aldınız mı? dediğinde onlar: �Kabul ettik� diye kesin söz verince, ALLAH Teala: �Siz de şahit olun, zaten Ben de sizinle beraber şahitlik edeceğim.� buyurdu.�(Âl��i İmran, 3/81). Bu âyetten anlaşıldığına göre: ALLAH bütün ruhları yarattığı zaman onlardan ahit almıştır. Bu ahid içerisinde insanlardan, Hz. Muhammed kendi hayatları zamanında zuhur ederse ona inanmaları ve ona yardım etmeleri konusunda söz aldı.


Hz. Muhammed'in peygamberlerin sonuncusu oluşunun, Kur'ânâ��ı Kerim'in bazı âyetleri ve bazı hadîsler temel alınarak, Müslüman âlimler tarafından naklî ve aklî gerekçelere dayandırılmak suretiyle açıklandığını görmekteyiz.



Fakat ALLAH, Hz. Muhammed�in büyüklüğünü sadece bir şartlı cümleye bağlı kılmamış, rivâyetlerin bildirdiğine göre, değişik zamanlarda bunu değişik şekillerde de göstermiştir. Örneğin Mî'rac gecesinde peygemberleri Beytü�lâ��Makdis (Kudüs)�e topladığında Hz. Muhammed hepsine imam olmuş, namaz kıldırmıştır; ve kıyamet gününde bütün peygamberler onun sancağı (livaâ��i hamd) altında toplanacaklardır.14 Aynı zamanda Hz. Muhammed�in üstünlüğüne ve son peygamber olduğuna delalet eden diğer ayetler de şünlardır: �De ki: Ey insanlar, ben ALLAH�ın size, hepinize gönderdiği peygamberiyim�(A�râf, 7/158), �âlemleri uyarmak üzere kulu Muhammed�e hakkı bâtıldan ayırt eden Kur�ân�ı gönderen ALLAH yücelerin yücesidir� (Furkan, 25/1), �Seni insanlara peygamber gönderdik (Nisa, 4/79), �Ey insanlar! Peygamber Rabbinizden size gerçekle geldi; inanın bu sizin hayrınızadır�(Nisa, 4/170). �Doğru yol apaçık kendisine belli olduktan sonra Peygamberden ayrılıp, inananlardan başkasının yoluna uyan kimseyi, döndüğü yöne döndürür ve onu cehenneme sokarız. Orası ne kötü bir dönüş yeridir.�(Nisa, 4/115) �...dinini bütün dinlerden üstün kılmak üzere, peygamberini doğru yol ve hak dinle gönderen ALLAH�tır.� (Tevbe, 9/13).15

Hz. Muhammedin son peygamber olduğuna doğrudan delâlet eden âyetlerin en meşhuru Ahzap sûresinin 40. âyetidir. Bu âyette Hz. Muhammed �nebilerin hâtemi� olarak zikredilmektedir. Arap dilindeki lügatlara ve tefsir kitaplarına baktığımızda buradaki �hâtem� kelimesinin �sonuncu� mânasında olduğunu görürüz. Buradaki �Hâtem� kelimesi ile Hz. Muhammed�in son peygamber olduğu belirtilmiştir ancak Kadiyânîlik mezhebi ve Behâîlik dini mensûpları, Hâtem kelimesini farklı şekilde yorumlayarak Hz. Muhammed�in son peygamber olmadığı gibi bir iddia ile bir takım hatalı, isabetsiz yorumlar yapmışlardır.16

�Hâtem� sözcüğü, Arapça�de mücevher, üzerine isim kazınmış mühür, yüzük, herşeyin sonu, bir şeyi bitiren ya da kapatan kişi mânâlarına gelmektedir.17 Bu sözcük bir kavimle ya da bir toplulukla birlikte kullanıldığında �sonuncu� anlamına gelir.18 Haliyle Ahzâb sûresindeki âyette geçen �Hâteme�nâ��Nebiyyîn� tabiri Hz. Muhammed�in nebilerin / peygamberlerin sonuncusu olduğunu gösterir. Arapça�da hâtim sözcüğü ismi fâil olup, bitiren, sona erdiren yahut mühürleyen anlamına gelir. Hâtem ise ismi âlettir ve mühür demektir. Mühür ise bir şeyin tevsîk (vesikalandırılması, sağlam bir şekilde belgelendirilmesi) ve tasdîki (doğrulanması, onaylanması) için metnin sonuna basıldığından hem âhir (son), hem de tasdik mânâsını içerir. Bu durumda her iki okunuş da (Hâteme�nâ��Nebiyyîn veya Hâtimi�nâ��Nebiyyîn) Hz. Muhammed�in ayrı iki özelliğini vurgulamış olur. O hem peygamberlerin gelişini sona erdiren �âhir'ulâ��enbiyâ�dır, hem de bütün peygamberleri tasdik eden �hâtemu�nâ��nebiyyîn� ilâhî bir damgadır.19 Hadis literatüründe de �hâtim� kelimesinin �son� anlamında kullanıldığı. Bu kelimenin kullanıldığı bir çok hadîsten sadece ikisini örnek olarak vermemiz yeterli olacaktır: �Şüphesiz benimle benden öneceki peygamberlerin durumu şu temsile benzer. Bir adam bir ev yaptırmış, onu güzel bir şekilde tamamlamış, süslemiştir. Yalnız evin bir küşesinde bir kerpiçlik yer boş kalmıştır. Bu vaziyette insanlar binaya girip gezmeye başlarlar ve o eksik yeri görüp hayret ederek â��Keşke şu tek kerpiç de yerine konsaydı� derler. İşte ben o boş bırakılan yeri dolduran kerpiç gibiyim; ben peygamberlerin sonuncusuyum.�20 İkinci hadis de şudur: �Altı haslet ile diğer peygamberlerden üstün kılındım: Cevâmiu�lâ��kelim (çok mânâ taşıyan sözcükler) bana verildi; (düşmanın yüreğine atılan) korkuyla bana yardım edildi; ganimet malları bana helal kılındı; yeryüzü benim için mescid ve tahûr (temiz) kılındı; yaratılmışların hepsine gönderildim ve peygamberler benimle son buldular (Hatemu�nâ��Nebiyyîn) İlâhi bir damgadır.�21 Hz. Muhammed�in son peygamber oluşuna dair de pek çok hadisi şerif bulunmaktadır. Bu husustaki haberler tevâtüren sâbittir. Tevâtür ise, yalan söylemek üzere birleşmelerini aklın kabul edemeyeceği kadar çok sayıda bir topluluğun, her devir ve her nesilde, arada kesinti olmaksızın, nakledegeldikleri haberdir.22

II. Diğer Deliller

Hz. Muhammed�in son peygamber olduğunu rasyonel bir şekilde açıklamak ve bunu aklî delillerini göstermek her zaman mümkündür. Bu deliller maddeler halinde şöyle sıralanabilir.

1. Hz. Muhammed�in getirmiş olduğu Kur�ân, önceki peygamberlere gelen kutsal kitaplar ve sahifeler gibi tahrif edilmiş değildir. Gerek nüzûlü esnasında yazı ile tespiti ve gerekse daha sonraki nesillere aktarılması sırasında hiçbir değişikliğe uğramadığı, bütün İslam araştırmacıları ve hatta bazı insaflı oryantalistler tarafından bile kabul edilmiştir... Yine Hz. Muhammed vasıtasıyla insanlara iletilen kur�ân�ın, tüm meydan okumalara rağmen23 benzer sağlamlıkta, vecizlikte ve zengin içerikte alternatif veya rakip bir karşı koyuşa muhatap olmaması da Hz. Peygamber'in getirdiğinin eşsizliğine ve bunu getirenin son peygamber olduğuna delildir.

2. Kur�ân ile birlikte Hz. Muhammed�in örnek hayatının da sağlam bir şekilde tespit edilmesi, tahrif edilmemiş olması ve yaygın ve saygın bir şekilde izlenir olması, onun son peygamber olduğunu göstermektedir.

3. Peygamber efendimizin sünnetinin günümüze kadar kesintisiz olarak büyük bir nesil tarafından kavlî ve fiilî planda aktarılmış olması da bir başka delil olarak karşımıza çıkmaktadır.

4. Mücâdele yöntemi, kişiliği, getirmiş olduğu prensiplerin evrenselliği ve uygulanabilirliği açısından da bakıldığında Hz. Muhammed�in son peygamber olduğu gerçeği ni gösteren delillerdendir.

5. Hz. Muhammed�in hem mucizeleri, hem de üstün nitelikleri bakımından diğer peygamberlerde olmayan hususiyetlere sahip olması ve cami şahsiyeti de bir başka delildir.

6. Diğer peygamberlere nazaran da onlara verilmeyen mucizelerin ona verilmesi, miraca yükselmesi, ALLAH�ın kendisini dost (halil) edinmesi, Ümmetini orta ümmet ve en hayırlı ümmet24 kılması, onun hayatı üzerine yemin etmesi, (Hicr, 15/72) davasında ona başarı imkânları açması,(A�lâ, 86/8) melekleri diğer peygamberlere vahiy için gönderdiği halde Hz.Muhammed�e vahyin yanı sıra ona yardım için de göndermesi,(Enfâl, 8/26) nefsini yanlışa düşmekten ve unutmaktan koruması,(A�lâ, 86/6) gibi birtakım özel imkânların fiili olarak Hz. Muhammed�e verilmesi/açılması da onun peygamberlerin en üstünü ve sonuncusu olduğuna delildir.

7. Tarihsel açıdan da Hz. Muhammed�in, diğer peygamberlerle karşılaştırıldığında, son Peygamber olduğunu haklı kılacak gerekçeler vardır. Sözgelimi Hz. Musa�nın şeriatı İsrailoğullarına mahsus kalmıştır. Hz. İsa�nın ki ise hayatta olan çok az kişi tarafından kabul görmüştür.25 Hz. İsa�nın tebliği, o hayatta iken geniş kitlelere ulaşamamış ve davetinin etkisi oldukça sınırlı kalmıştır. Hz. Muhammed�e gelince, onun daveti o daha hayatta iken geniş halk kitlelerine ulaşmış ve çağrısına yüzbinin üstünde kişinin icabet ettiğini görmüştür.

Makaleyi sonlandırırken Hz. Muhammed�in son peygamber olmasının beraberinde sosyal piskoloji açısından bir takım olumlu sonuçlar doğurduğu görülmüştür. Sosyal psikoloji açısından bakıldığında da Hz. Muhammed ile peygamberliğin sona erdiği inancı makul ve olumlu sonuçlar doğurmakta. İnsanlığın tekâmülü, beşer aklının gelişmesi, insan cehdinin artması ve problemlere çözüm üretmesi açısından düşünüldüğünde peygamberliğin son bulduğu fikri akla daha yatkındır. Zira �Artık bundan sonra yeni bir peygamber gelmeyecek� inancı, insanların, peygamber kanalıyla kendilerine verileni ucuzca harcamamaları, onu işleyip geliştirmeleri, o emânetin ışığında her çağda kendi problemlerine çözüm üretmeleri, zihinlerini atâletten korumaları, �Nasıl olsa peygamber gelip düzeltir!� düşüncesiyle fikri, zihni ve ameli rehâvete düşmemeleri açısından önemlidir. Şurasını da unutmamak gerekir ki, peygamberliğin Hz. Muhammed ile son bulması, ilâhî inâyet ve rahmetin kesildiği anlamına gelmemelidir. Aksine yukarıda da belirttiğimiz gibi, peygamberin bıraktığı emanete sarılarak, ortaya koyduğu ölçülere yapışarak çözüm yolları geliştirmek mümkün ve bu uğurda cehd gösterme imkanları daima açıktır.

Hz. Peygamber'in mirası (Kur�ân ve Sünnet), insanlığın asrı saadetten bu yana bütün problemleri çözdüğü gibi bundan sonra kıyamete kadarda ortaya çıkması muhtemel dinî ve dünyevî problemleri çözmeye yeterli olacaktır.



Dipnotlar

1.Heyet, Doğuştan Günümüze Büyük İslâm Tarihi, İstanbul, 1986, C.II, s.34 vd; Üçok, Bahriye, İslâm�dan Dönenler ve Yalancı Peygamberler, s.24, Ankara, 1967. 2. Elâ��Bağdâdî Ebu Mansûr Abdulkaahir, Mezhepler Arasındaki Farklar (elâ��Fark beyne�lâ��Fırak), Çev. Ethem Ruhi Fığlalı, s.175 vd. Ankara, 1991. 3. Bkz. Elâ��Bağdâdî, a.g.e. s. 187192; Gazâli, Ebu Hamid Muhammed, Bâtınîliğin İç Yüzü, Çev. Avni İlhan, s.26, Ankara, 1993; Fığlalı, Kâdıyânilik (Ahmediyye Mezhebi), İzmir, 1986, s.118 vd. 4. elâ��Bağdâdî, Ebû Mansur Abdulkâhir İbn Tâhir, Usûlü�dâ��Din, s.162, Beyrut, 1401/1981. 5. Taftazânî, Sa�duddin Mesud b.Ömer, Kelâm İlmi ve İslâm Akâidi (Şerhu�lâ��Akâid) Çev. Süleyman Uludağ, s.298â��299, İstanbul, 1991. 6. Taftazânî, a.g.e, s. 299â��300 (Mütercim S. Uludağ'ın 4 nolu dipnotu) 7. �Ey Muhammed! İşte sana da buyruğumuzla Cebrâil�i gönderdik; sen Kitap nedir, iman nedir önceleri bilmezdin..�(Şûrâ, 42/52) 8. �Sen daha önce bir kitaptan okumuş ve elinle de onu yazmış değildin. Öyle olsaydı, bâtıl söze uyanlar şüpheye düşerler.�(Ankebût, 29/48) 9. Müslüman bilenlere göre Hz. Muhammed�in müjdelenen son peygamber olduğuna işaret eden pasajlardan bazıları şunlardır: Tekvin, 17/20; Tesniye, 18/17; 32/21; 332; Mazmur, 45, 49; İşaya, 21/69; 42/917; 54; 60/17; 65/16; Daniel, 2/3145; Matta, 3/2; 4/17; 6/10; 10/7; 13/31â��32; 20/116; 21/33â��44; Luka, 9/2; 10/9; Yuhanna, 14/15â��16; 15/26; 16/78, 13â��14. (Aydın, Mehmed, �Beşâirü�Nübüvve�, DİA, C. V, İstanbul, 1992, s.550. Ayrıca bkz. Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur�ân Dili, C. I, s. 500507, 531â��532; II. 1140â��1141; IV, 2298â��2302). İstanbul, 1971. 10. Aydın, �Beşâirü�Nübüvve�, DİA C. V, s.550 11. Rahmetullah edâ��Delhî, İzhâru�lâ��Hakk, çev. Ömer Fehmi Ef., Nüzhet Efendi, s.650, İstanbul, 1972. 12. Bkz. Nahl, 16/36; Kasas, 28/59; Bakara, 2/31, 33, 37, 102, 125â��127, 130â��140, 151, 251; Âli İmrân, 3/33, 45, 52â��59; Nisa, /163; En�âm, 6/42, 535, 85â��86; A�raf, 7/59, 73â��79; Yusuf, 12/109; Meryem, 9/12â��15, 56â��58; Hicr, 15/10; Lokman, 31/13; Nuh, 71/28; Yunus, 10/98; Hûd, 1/71; Sâd, 38/334, 48; Enbiya, 21/47, 51â��73, 76, 83â��88... 13. Âyetin yorumu ile ilgili bilgi için bkz. Sîret Ansiklopedisi, Haz. Afzalur Rahman, C. VI. s. 264â��308, Çev. Kenan Dönmez, İstanbul, 1996. 14. Afzalur Rahman, a.g.e., C. VI. s.313. 15. Bu konu ile ilgili diğer âyetler için bkz. Bakara, 2/91, 97, 101; Âli İmrân, 3/31, 183â��184; Nisa, 4/59â��60, 69, 136, 162, 170, 174â��175; Mâide, 15â��16; En�am, 6/34; A�raf, 7/156â��158; Enfal, 8/24; Yunus, 10/1314; Nûr, 24/51, 54, 56, 62; Ahzâb, 33/7; Sebe�, 34/28, 46; Fâtır, 35/4, 31; Fussilet, 41/43; Şûrâ, 42/3; Muhammed, 47/2; Fetih, 48/17, 28; Kamer, 54/1; Vâkı�a, 56/13â��14; Hadid, 57/28; Saf, 61/9; Cum�a, 62/23; Teğabün, 64/8; Mürselât, 77/16â��17. 16. Bahâiler, burada geçen �hâ te me� sözcüğünün �hâtem� şeklinde fethalı olarak okunması gerektiği, böyle okunursa âyetten Hz. Muhammed�in daha önce gönderilen peygamberleri yüce makamıyla süsleyen bir yüzük, bir kıymetli taş olarak övüldüğünün anlaşılacağını; buna rağmen �hâtim� şeklinde kesreli okunursa �Hâtimü�lâ��Enbiya� tabirinin, resûllerin değil de nebilerin sonuncusu anlamına geldiğini ileri sürmüşlerdir. Kâdiyânilere göre de bu âyetteki �hâtem� sözcüğü �mühür� anlamına gelir ve hayet de Hz. Muhammed�in yetişkin bir oğlunun bulunmadığını ifade eder. Öyleyse onun manevi oğulları bulunmalıdır. Bunlar da onun şeriatını takip eden ve yeni bir şeriat getirmeyen peygamber (nebiler)dir. Yine onlar �hatem� sözcüğünü son değil, en üstün anlamında yorumlarlar. İhsan İlahi Zâhir, İslâm Dünyasında İngiliz Emperyalizmiâ��Kâdiyânilik, s. 264, Çev. Arif Aytekin, İstanbul, 1985. Bu tanışma ile ilgili daha geniş bilgi için bkz. Mehmet İlhan, Hz. Muhammed�in Son Peygamber Oluşuna Dair Kelâmî Deliller, s.57â��62, D.E.Ü Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir, 1998, (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi). 17. Elmalılı, a.g.e, C. VI. s.3906. 18. İbn Manzûr, Lisânu�lâ��Arab, C.XII, s. 163â��164, Beyrut, 1375/1956; Ahderî, Mustafa İbn Şemsüddîn, Ahderî Kebîr, s. 265, İstanbul, 1310. 19 İbn Manzûr, aynı yer. 20. Buharî, Menâkıb 18 (42). 21. Tirmizi, Siyer, 5 (1594). 22. Sîret ansiklopedisi�nde Hz. Muhammed�in son peygamber oluşu ile ilgili hadîsleri ve bunların değerlendirilmesini topluca görebiliriz. (bkz. a.g.e, C. VI. s. 348â��387. 23. Bkz. Bakara, 2/23â��24; İsra, 17/88. 24. Bkz. Âli İmrân, 3/110; Bakara, 2/143, 25. Fahru�dâ��Din erâ��Râzi, İslâm İnancının Ana Konuları (Meâlimi Usûli�ddîn), Çev. Nâdim Macit, Erzurum, 1996, s.100; Taftazâni, a.g.e, s.300.



Prof. Dr.İbrahim Emiroğlu


Konu Başlığı: Ynt: Hz. Muhammed sas. in son Peygamber oluşu 2
Gönderen: Gülbahar Aktay üzerinde 18 Ocak 2015, 14:00:06
Hz Muhammed son peygamberdir. Kuranı bize bildirmiştir. Onun sayesinde müslümanlık gelişmiştir


Konu Başlığı: Ynt: Hz. Muhammed sas. in son Peygamber oluşu 2
Gönderen: Derya 7/B üzerinde 18 Ocak 2015, 17:56:03


Yüce Allah Hz. Adem ile başlayan peygamberler zincirini Hz. Muhammet (s.a.v) ile sona erdirmiştir. Artik başka din, başka peygamber gelmeyecek; kiyamete kadar bütün dünyada Islâmiyet geçerli olacaktir.