> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Tıbb-ı Nebevi > Sizden Gelenler ( Tıbb-ı Nebevi ) > Tıbbı Nebevî de meyve
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Tıbbı Nebevî de meyve  (Okunma Sayısı 560 defa)
13 Ekim 2010, 16:48:24
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 13 Ekim 2010, 16:48:24 »



Tıbb-ı Nebevî'de Meyve


Efendimiz’in bizzat tıpla ve bilhassa “koruyucu hekimlik” denen hijyenle alâkalı olarak söylediği bir hayli söz vardır. Zaten tıbbın büyük bir bölümünü de bu koruyucu hekimlik işgal eder ve etmelidir de. Çünkü esas olan, kişiyi hasta olmaktan korumaktır ve bu, oldukça da kolaydır. Hasta olduktan sonra tedavi ise gayet zor, müşkil ve pahalıdır.



İslâm âlimleri, tıbb-ı nebevî’yi, “Hastaların tedavisi hakkındaki Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) hadislerinden bahseden ilimdir.” şeklinde tanımlamışlardır.1 Tıbb-ı nebevi ile ilgili eserlerde hastaların tedavisi hakkındaki hadisler yanında şifalı bitkiler, sebzeler ve meyvelerle ilgili hadisler de yer almaktadır. Resûl-i Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz, karışık ilaçlarla (el-edviyetü’l-mürekkebe/akrabazin) tedavi edilmesi gereken ya da cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyulan hastaları tedavi usullerini ve uygulamalarını bilen, alanında uzman hekimlere göndermiştir. Peygamber Efendimiz, sebzelerin, şifalı otların ve meyvelerin besleyiciliklerinin yanında şifa vesilesi olduklarını belirterek, Cenab-ı Hakk’ın gıdalarda yarattığı şifa kaynağına dikkatlerimizi çekmiştir. İsrafa kaçılmadığı ve doğru beslenildiği takdirde besin olarak yaratılan her bitki aynı zamanda bir şifa vesilesidir. Gıdaların özellikle de meyvelerin hem beslenmede hem de sağlıklı bir hayat sürdürmede önemli yeri vardır.

Dünya nimetlerinin en güzellerinden birisi meyvelerdir. Nitekim geleneksel tıpta meyveye bakmanın insana mutluluk verdiği belirtilmiştir. 2 Meyveler, dünya nimetlerinden olduğu kadar aynı zamanda Cennet nimetlerindendir. Kur’ân-ı Kerim’de “Size orada (Cennet'te), istediğiniz şekilde yiyeceğiniz her türlü meyve vardır.” (Zuhruf Sûresi, 43/73) buyrularak, cennette de inananlara çeşit çeşit meyveler ikram edileceği haber verilmiştir. Bir başka âyette ise cennet nimetleri, “Orada meyve çeşitleri, salkımlarla dolu hurma ağaçları, saplı ve yapraklı hububat ve hoş kokulu bitkiler vardır.” (Rahman Sûresi, 55/11) şeklinde tasvir edilmiştir. 3


1. Peygamberimiz’in Hayatında Meyve



Bilindiği kadarıyla Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) döneminde Mekke şehrinde meyve yetişmezdi. 4 Mekkeliler, Medine ve Taif gibi çevre kentlerden gelen meyveleri bilirlerdi. Medine’de hurma, Taif’te ise üzüm yetiştirilmekteydi. Ayrıca Mekke’ye Yemen ve Suriye gibi bölgelerden meyveler gelmekteydi. Peygamber Efendimiz, Medine’ye hicret edince bütün geçimleri hurma ürününe bağlı Medinelileri hurma yetiştirmeye teşvik etmiş; meyve ağaçlarından kuşlar bile yese ağacı diken kişinin sadaka sevabı kazanacağını haber vermiş; 5 meyveli ağaçların kesilmesini yasaklamış; 6 bir işte kullanılmak üzere meyveli bir dal getirilince üzerinden meyvelerinin alınmasını emrederek, 7 meyveli dalların koparılmaması gerektiğine işaret etmiştir.

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) meyve yetiştirilmesine değer vermiş; bazı meyve türlerini överek onların dikilmesini özellikle teşvik etmiştir. Nitekim bir hadis-i şeriflerinde “Zeytin mübarek bir ağaçtır.” buyurarak, zeytin ağacı dikilmesini teşvik etmiştir. 8

a. Dil ve Edebiyatta Meyve

Meyvelere verdiği önem Resûl-i Zişan Efendimiz’in üslubuna da yansımış, hoşlandığı güzel şeyleri meyvelere benzeterek anlatmıştır. Mesela mü’minin bereketini hurma ağacının bereketine benzetmiştir. Mü’mini her zaman yeşil kalan, meyvesi, yaprağı ve dalı, hâsılı her şeyinden yararlanılan hurma ağacına benzeterek, mü’minin başına gelen her hâlin onun hayrına olacağını meyveyi örnek vererek anlatmıştır. 9 Keza Kur’ân okuyan mü’mini, tadı güzel, kokusu hoş ağaç kavununa (utrunç) Kur’ân okumayan mü’mini de tatlı fakat kokusuz kuru hurmaya benzeterek, mü’minleri Kur’ân okumaya teşvik etmiştir. 10

b. Hediyeleşmede Meyve

Peygamber Efendimiz’in meyveyi sevdiğini bilen sahabe-i kiram hazretleri O’na sevdiği meyveleri hediye etmek için adeta yarışırlardı. Mesela Resûl-i Ekrem Efendimiz’in “barnî” türü hurmayı sevdiğini bilen Hz. Bilal (r.a.), O’na hediye olarak barnî hurması takdim etmiştir. 11 Ashab-ı kiram, ilk olgunlaşan turfanda meyveyi de Allah Resûlü’ne hediye ederlerdi. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), kendisine ikram edilen turfanda meyveyi alır; “Allahım! Meyvelerimizi ve şehrimizi bereketlendir, ölçü ve tartımıza bereket üstüne bereket ver.” diye dua eder ve huzurunda bulunan en küçük çocuğa meyveyi ikram ederdi. 12

Allah Resûlü, kendisine hediye edilen meyveleri bazen huzurunda bulunan sahabîlere ikram eder, bazen de hanım sahabîlere hediye olarak gönderirdi. Bir keresinde Taif’ten gönderilen üzümlerden bir salkımını genç sahabilerden Numan b. Beşîr’e (r.a.) vererek annesine götürmesini söylemişti. Numan, dayanamayıp salkımdaki üzümleri eve varıncaya kadar tek tek yolda yiyip bitirmişti. Birkaç gün sonra Allah Resûlü, Numan’ı gördüğünde, ‘Üzüm salkımını annene götürdün mü?’ diye sormuş; Hz. Numan, ‘Onu ben yedim.’ deyince, ‘Seni vefasız, seni!’ diyerek onunla şakalaşmıştır. 13

c. Meyveleri Islah

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), bir işin iyi ve güzel yapılmasını ister; işini iyi yapanları överdi. Faydalı ve kaliteli meyveler hakkındaki övgüleri sahabîleri meyveleri ıslah etmeye teşvik etmiştir. Resûl-i Ekrem Efendimiz, Medine’ye kendisini dinlemeye gelen heyetlere, bölgelerinde yetişen meyveler hakkında bilgi verirdi. Hicri 8. yılda kendisini ziyarete gelen Abdulkays heyetine beldelerinde yetişen hurma çeşitlerini anlatmış ve, “Sizin hurmalarınızın en iyisi ve en faydalısı barnîdir.” buyurmuştur. Heyette bulunanlar memleketlerine döndükten sonra barnî türü hurma dikmeye önem vermişler ve bir müddet sonra bütün hurma ağaçları barnî türü olmuştur. 14

Peygamber Efendimiz, istikbalde olacakları anlattığı bir hadislerinde kıyametten önceki dönemi tasvir ederken, yeryüzü bereketlenir; narlar o kadar büyük olur ki, bir tane narın gölgesinde bir grup insan gölgelenir ve onlar bir tek narı yiyip bitiremezler, şeklinde bir haber vermiştir. 15 Bu hadis-i şerifte meyvelerin genetik yapılarındaki değişiklik ve ıslah neticesinde meyvelerin ne kadar büyüyebileceği vurgulanarak bir yönüyle inanan insanların bu tür çalışmalarda öncü ve rehber olmaları teşvik edilmiştir.

Allah Resûlü’nün (sallallahu aleyhi ve sellem) meyveler hakkındaki övgüleri insanları faydalı ve şifalı meyveleri yetiştirmeye teşvik etmiş; yetiştirmesi zor olan bazı kaliteli meyve türlerinin kaybolması bu suretle engellenmiştir. Peygamber Efendimiz, özelikle Medine’de yetişen acve hurmasını çok severdi. “Acve, hurması cennet yemişlerindendir.” (Tirmizî, Tıbb 22; Ahmed b. Hanbel, 5/346) buyurarak, acve hurmasını övmüştür. O’nun övgüsü sebebiyle acve hurması tarih boyunca en çok aranan ve talep edilen hurma olmuştur.

2. Peygamberimiz’in Meyve Sevgisi


Peygamber Efendimiz’in hayatında meyvenin özel bir yeri vardı. O’nun meyve yeme sünnetinde bizim için yalnızca tıbbi açıdan değil, beslenme ve Cenab-ı Hakk’ın nimetlerine hürmet açısından da örneklikler vardır. O’nun kuşkusuz en sevdiği meyve hurmadır.

a. Hurmayı severdi

Resûl-i Ekrem Efendimiz’in hayatında hurmanın ayrı bir yeri vardır. O, orucunu taze hurma ile açardı. Taze hurma bulamadığında kuru hurma ile orucunu açar; hurma bulamazsa su ile iftar ederdi. 16 Peygamberimiz, kendisine dua için getirilen yeni doğmuş bebeklerin ağızlarına yumuşatılmış hurma sürerek, onlara dua etmiştir. 17

Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), hurma mevsiminde kendisine ikram edilen taze hurmaları reddetmezdi. 18 Kuru hurma ise Medineli yoksulların en önemli yiyeceğiydi. Hz. Aişe (r.anha), o günlerde yiyecek başka bir şey bulamadıklarını “Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) vefat ettiğinde şu iki siyaha, kuru hurma ve suya doymuştuk.” (Buhârî, Et’ıme 6; Müslim, Zühd ve’r-Rekâik 30-31) sözüyle ifade etmiştir. Peygamber Efendimiz, akşam yemeği bulamayanlara kuru hurma yemeyi tavsiye eder; “Akşam (üstü) yemeğini terk etmeyin; yiyecek bir şey bulamazsanız hiç olmazsa bir avuç kuru hurma yiyin.” (İbn Mâce, Et’ime, 54) buyurarak, hurmanın beslenmedeki önemini vurgulardı.

Peygamberimiz, hurma bulunmayan evin yiyecek hiç bir şeyi bulunmayan boş bir ev gibi olduğunu belirtmiş; bir başka hadislerinde de “İçinde hurma bulunmayan evdeki insanlar, aç kalmış demektir.” buyurarak, meyve yemenin beslenmedeki yerine ve hurmanın Medinelilerin hayatındaki önemine işaret etmiştir. 19

Meyveleri Cenab-ı Hakk’ın kullarına ikramı olarak gören Allah Resûlü, her türlü meyveye değer verirdi. Resûl-i Ekrem Efendimiz, hurmaların iyisini severdi ancak kuruyup böceklenmiş hurmaları atmaz, içlerinden iyilerini ayırır ve yerdi. 20 O, yere düşmüş meyvelerin çürümeye terk edilmesini de hoş görmez, yerde bir meyve bulunduğunda onu temizleyip yemenin daha uygun olduğunu söylerdi. Bir gün ashabı ile birlikte giderken yolda kuru bir hurma görmüş, “Bunun sadaka hurmalarından olmasından endişe etmeseydim onu alır yerdim.” (Müslim, Zekât, 164) buyurmuşlardır.

b. Meyvelerin olgunlarını severdi

Geleneksel tıpta meyvelerin olgunlaştığında yenilmesi tavsiye edilmiştir. Peygamberimiz zamanında yaşamış ünlü Arap hekimlerinden Hâris b. Kelede, vefat ederken kendisinden tıpla ilgili son tavsiyeleri sorulduğunda, meyvelerin olgunlaşma mevsiminde yenilmesini tavsiye etmiştir. 21 Peygamber Efendimiz, kendi beldesinde yetişen meyveleri, olgunlaşma mevsiminde yemeyi severdi. A...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Tıbbı Nebevî de meyve
« Posted on: 25 Nisan 2024, 07:56:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Tıbbı Nebevî de meyve rüya tabiri,Tıbbı Nebevî de meyve mekke canlı, Tıbbı Nebevî de meyve kabe canlı yayın, Tıbbı Nebevî de meyve Üç boyutlu kuran oku Tıbbı Nebevî de meyve kuran ı kerim, Tıbbı Nebevî de meyve peygamber kıssaları,Tıbbı Nebevî de meyve ilitam ders soruları, Tıbbı Nebevî de meyveönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes