๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler(İtiKat) => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 09 Eylül 2012, 15:28:47



Konu Başlığı: Kendini bilen Rabbini bilir
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 09 Eylül 2012, 15:28:47
Kendini bilen, Rabbini bilir

Mahmut Bey: “‘İnsan, Rahman sûretinde yaratılmıştır’ hadisini açıklar mısınız? Rahman sûretinde yaratılmak ne demektir? Rahman ismi rızk mânâsında olduğu için mi bize yakındır? İnsan kendi cemâline bakarak Allah’ı nasıl tanıyabilir?”

Allah’ın ne Zat’ına, ne sıfatlarına, ne isimlerine, ne de Rahman ismine bir “sûret” vermek mümkün değildir. Allah hayalimize giren bütün sûretlerden, şekillerden ve biçimlerden münezzeh ve müstağnidir. 0’nun misli, eşi, dengi ve benzeri yoktur.

Gerek Kur’ân’da, gerekse hadislerde “Allah’ın Zat’ı” bazen “Rahman” ismi ile ifade edilmiştir. Meselâ; “İlâh’ınız bir tek İlâh’tır. O Rahman ve Rahîm’den başka ilah yoktur”1 âyetiyle, “Rahman” ismini Zat-ı İlâhiye tahsis eden Kur’ân, “Rahman Kur’ân’ı öğretti. İnsanı yarattı. Ona konuşmayı öğretti”2 âyetleriyle de Zât’a ait İlâhî fiilleri Rahman ismine izafe etmek sûretiyle, Zat-ı Bârî’yi ve Hâlık-ı Zülcelâl’i Rahman ismi ile zikretmiştir.

Üstad Saîd Nursî Hazretlerinin, “Allah insanı Rahman sûretinde yarattı”3 şeklindeki rivayetini aldığı hadîsin Müslim’de geçen bir diğer şekli şöyledir: “Muhakkak ki Allah, Âdem’i Kendi sûretinde yaratmıştır.”4 Müslim aynı hadîsi bir kez de, Hazret-i Âdem’in (as) yaratılışını konu alan bir hadisin içinde, Cennet Kitabında, Hemmâm bin Münebbih’ten (ra) rivayet etmiştir. O rivayet de şöyledir: “Aziz ve Celil olan Allah, Âdem’i Kendi sûretinde yaratmıştır.”5 Bu son rivayetlerde geçen “Kendi” zamiri ile, ilk rivayette geçen “Rahman” ismi ile “Allah’ın Zat’ı” kast ediliyor.

Bu hadisi Tevhid inancına uygun düşmeyecek biçimde yorumlayan bazı ehl-i aşkın, sekir ve istiğrak halinde insanın mânevî simasına yanlış olarak “Rahman’ın sûreti” nazarıyla baktıklarını beyan eden Bedîüzzaman Hazretleri, aklı başında olanların bu mânâyı kabul etmeyeceğini ifade ediyor.

Bediüzzaman Saîd Nursî Hazretlerine göre bu hadisin çok mânâlarından birisi şudur: İnsan Rahman ismini tamamıyla gösterir bir sûrette yaratılmıştır. Kâinat simasında “bin bir ismin” şuâlarından tezahür eden ‘’Rahman ismi” göründüğü gibi; yeryüzünün simasında Allah’ın mutlak Rububiyetinin hadsiz cilvelerini gösteren Rahman ismi gösterildiği gibi; insanın bir bütün olarak maddî-manevî sûretinde de minimum ölçüde yine Rahman isminin tam bir cilvesi görünmektedir. Yani insan Allah’ın bin bir isminin tecellisine mazhardır. Bu hadisiyle Peygamber Efendimiz (asm) mecazi bir ifade tarzı ile, Allah’ın insanı en güzel tarzda, bütün isimlerini gösterir, bildirir, tanır ve tanıttırır biçimde yarattığını beyan etmiştir.

Yeryüzünde bulunan “hayatın” ve “insanın” doğrudan Allah’ın varlığına ve rahmaniyetine işaret ettiği meselesi o kadar açıktır ki... Nasıl ki güneşin timsalini ve aksini tutan parlak bir aynaya, parlaklığına işâreten, mecâzen, “O ayna güneştir!” denilebiliyor ise; “İnsanda Rahman sûreti vardır” denildiğinde de, insanın “Allah’ın Zâtına ve sıfatlarına” çok net ve çok açık bir biçimde delâlet ve işaret ettiği ifade edilmiş olmaktadır.6

Meseleye bir de, Rahman’ın, Rezzak mânâsında7 olduğu noktasından yaklaşacak olursak: İnsanın maddî-manevî bütün sûreti, biçimi ve şekli şiddetle rızka muhtaçtır. Hayatının devam ve bekasını sağlayan her şey insan için rızk demektir ve bunu takdir ve ihsan eden de, Rahman olan Cenâb-ı Hak’tır. “Rahman”, “Rezzak” ve “insan” arasında bu mânâda bir bağ kurmak, elbette mümkündür.

Netice itibariyle, aklı başında olan insan hangi tavrına, hangi sıfatına, hangi duygusuna, hangi duruşuna, hangi huyuna, hangi tabiatına, hangi cemaline, hangi azasına baksa; önce kendi varlığını değil, Allah’ın varlığını, birliğini ve sıfatlarını tanır, bilir, görür, gösterir ve idrak eder. Yani kendini bilen, Rabbini bilir. Yani kendini dikkatle tetkik eden, Rabbini saygı ile idrak eder.


DİPNOTLAR:

1. Bakara Sûresi 2/163.
2. Rahmân Sûresi, 55/1,2 3.
3. Lem’alar, s. 103.
4. Müslim Birr, 115.
5. Müslim, Cennet, 28.
6. Lem’alar, s. 104.
7. İşârâtü’1-İ’câz, s. 21.


Süleyman Kösmene


Konu Başlığı: Ynt: Kendini bilen Rabbini bilir
Gönderen: Ceren üzerinde 19 Kasım 2015, 21:18:10
Esselamu aleyküm.Kendini bilen,karşısındakini bilir.Kendini bilen Allahı bilir,Allahın yarattıklarını bilir.Aklını kullanıp,kendini bilen ve Allahı ve Allahın yarattıklarını bilip,iman eden kullardan olalım inşallah.Rabbbim razı olsun paylaşımdan kardeşim....


Konu Başlığı: Ynt: Kendini bilen Rabbini bilir
Gönderen: Yağmur Gmş üzerinde 20 Kasım 2015, 14:41:49
Bismillah...
Kendi yaptıklarının farkında olan, kendini kontrol edebilen, nerede ve ne zaman nasıl davranacağını bilen kişi Allah`ı da bilir. Bu yüzden insan kendini tanımalıdır.
Allah cc. razı olsun...


Konu Başlığı: Ynt: Kendini bilen Rabbini bilir
Gönderen: Sevgi. üzerinde 20 Kasım 2015, 14:56:47
  Esslâmü Aleyküm. Bu güzel paylaşım için Rabbim Razı olsun kardeşim. İnsan bu dünyaya geliş amacını bilip ona göre davranır ise tüm kainatı Yaratanın da Allah (Celle celaluhu ) nun olduğunun  bilincine varır. Rabbim imanımızı kuvvetli kılsın inşaAllah...


Konu Başlığı: Ynt: Kendini bilen Rabbini bilir
Gönderen: Mustafa/Samed üzerinde 20 Kasım 2015, 15:33:09
Ve Aleykümüsselam. Namazımızı kılarsak Rabbimizi tanırız. Rabbimizle iletişim kurarız. Rabbim paylaşım için razı olsun.


Konu Başlığı: Ynt: Kendini bilen Rabbini bilir
Gönderen: Pelinay üzerinde 20 Kasım 2015, 17:08:00
Ve alwykumusselam ve rahmetullah.bu sozu hic bu kadar derin dusunmemistim.Allah razi olsun.paylasimda cok guzel izah edilmis.


Konu Başlığı: Ynt: Kendini bilen Rabbini bilir
Gönderen: Edanur üzerinde 20 Kasım 2015, 17:51:24
Aleykümüsselam.
Kişi kendini bilmeli.Kendini yaratanı ona özelliklerini vereni ona görünüşünü bilenı kısacası geldiği yeri ve yaratanı bilmeli..böylelikle Allah ı da anar ve bilirler.. Allah c.c razı olsun