๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler( Güncel Meseleler ) => Konuyu başlatan: Sefil üzerinde 18 Temmuz 2011, 15:43:04



Konu Başlığı: Suçıktı'da şairler buluşması
Gönderen: Sefil üzerinde 18 Temmuz 2011, 15:43:04
Suçıktı'da şairler buluşması
(http://medya.zaman.com.tr/2011/07/18/sair.jpg)
 Balıkesir'in Dursunbey ilçesinde gerçekleşen Suçıktı Şiir Akşamları, 18. kez şairleri bir araya getirdi. 1980 ve 1990 kuşağı şairleri ile genç şairler iki gün boyunca şiir aldılar, şiir sattılar. Etkinlikte ilk kez tanışanlar da vardı, uzun zamandır görüşemeyip hasret gideren dostlar da.
Balıkesir'in Dursunbey ilçesi 18'inci kez şair buluşmasına ev sahipliği yaptı. Suçıktı'da iki gün boyunca şiir konuşuldu; şairler dostluklarını, arkadaşlıklarını tazeledi.

Suçıktı Şiir Akşamları, Hazar Şiir Akşamları ile birlikte bu tür etkinliklerin öncülerinden. 1994 yılında ilki gerçekleştirilen etkinlik, üç dönemdir belediye başkanlığı yapan Mehmet Nuri Yılmaz'ın gayreti ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "mütevazı" desteği ile bugüne kadar ulaştı. Son üç yılda ise şair atölyeleri ve panellerle daha da zenginleşti. Hep aynı isimler yerine daha geniş bir yelpazeden şairler davet edildi. Bu renkliliğin ve zenginliğin oluşmasında şairler Hüseyin Akın, Nurettin Durman ve Ahmet Veske'nin büyük payı var.

Başkan M. Nuri Yılmaz edebiyat öğretmenliği yapmış bir isim. Suçıktı'nın nasıl başladığını anlatırken "İlk etkinliklerin organizyonunda yer aldım. 1999'da belediye başkanı olunca da devam ettirdik. Söz üstatları güzel ilçemizde bir araya gelsin istedik." diyor. Dursunbey şiire, sanatçıya uzak bir ilçe değil. Mehmet Ocaktan, Ali Sali, Üzeyir Sali gibi isimleri Ramazan Dikmen gibi bir öykücü bu topraklarda doğup büyümüş.

Sevgi de kazandı şiir de...

Suçıktı'nın en güzel taraflarından biri de şairleri buluşturmasıydı. 1980 kuşağı diye anılan şairler, 1990 kuşağı şairleri ve genç şairler aynı masa etrafındaydı. İlk kez yüz yüze gelip tanışan şairler de vardı, uzun zamandır görüşemeyip hasret gideren dostlar da. Osman Konuk ve Hüseyin Atlansoy dostluğun, arkadaşlığın şiirden önce geldiğini anlatırken genç şairler Furkan Çalışkan ve Ahmet Edip Başaran şiirimizin bu iki ustasını dikkatle dinliyorlardı. H. İbrahim Polat yanında getirdiği kitapları şair ağabeylerine imzalayıp hediye ederken Suçıktı'ya ilk kez katılan Gonca Özmen'le hekim şairimiz Alper Gencer koyu bir sohbete tutuşuyordu. Etkinliğin en yorgunu ise şairlerin İstanbul'dan gelmesini organize eden ve programı sunan Ahmet Veske'ydi.

Sıkı şairler sahne aldı!

Suçıktı Şiir Akşamları'nın ilk günü "Şiirin medyası var mı?" konulu panelle başladı. Hüseyin Akın'ın yönettiği oturumda Ali Ural, Celal Fedai, Gonca Özmen ve Mustafa Muharrem konuşmacıydı. Konuşmalarda gazetelerin şiire duyarsızlığından söz edildi. Celal Fedai "Hakikatı kavramaya yönelmiş bir şiirin medyaya ihtiyacı yoktur" derken Ali Ural'ın şu cümlesi konuşmaların özeti gibiydi: "Çanakta balın olsun arı Bağdat'tan gelir." İlk günün akşamında da şairler Suçıktı mesire alanında şiirlerini okudu. Osman Konuk, Hüseyin Atlansoy, Mustafa Muharrem, Hüseyin Akın, Ali Ural, Gonca Özmen, Celal Fedai, Hayriye Ünal, Ayşe Sevim, F. Şengil Süzer, Bülent Parlak, Alper Gencer, H. İbrahim Polat, Furkan Çalışkan, Nurettin Durman, Adem Turan, Ali Sali, A. Edip Başaran, Ahmet Veske, H. Selami Binay geceye katılan şairlerdi. Gecede gençlerin katıldığı şiir yazma yarışmasında dereceye giren üç kişiye ödülleri verildi. Tuğba Baş yarışmanın birincisi oldu.

İkinci gün bir şiir atölyesi çalışması vardı. Furkan Çalışkan'ın yönettiği atölyede Hayriye Ünal ve Adem Turan, "Şairin hayatı şiire dahil mi?" sorusu etrafında konuştu. Hayriye Ünal şiirdeki benle şairin beninin farklı olduğunu savundu. Adem Turan ise "Şairin hayatı şiire dahildir. Şairler şiir etle tırnak gibidir. Benimle Beşiktaş gibidir..." ifadesini kullandı.