๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler( Güncel Meseleler ) => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 20 Haziran 2009, 01:08:53



Konu Başlığı: Nefes aldığın sürece haydi okumaya!
Gönderen: Zehibe üzerinde 20 Haziran 2009, 01:08:53
(http://www.yeniasya.de/gencyaklasim/images/resimler/2009/200901-09.jpg)
Yormamalıydık yüreğimizi. Sormamalı ve sorgulamamalıydık hiçbir şeyi. Bilinenler üç beş cümleden ibaret olunca daha kolay ve keyifliydi hayat. Bizi çağıran, açılmayı, bilinmeyi bekleyen bizden öte bizler üzerinde durmak hezeyanvari bir delilikti.
Çünkü derinlere dalan boğulurdu. Çünkü belki de bizden öte bizler de yoktu, o bile sadece edebiyat cümlesi olarak söylendiğinde daha kolaydı.

Kendini kurtaracak oradan buradan toparlanmış, biraz magazinel, biraz güncel, biraz da dedikodu türünden bilgiler neyimize yetmiyordu ki, hâlâ okumaktan, bilgiden, bilmenin üstünlüğünden dem vuruyorduk. Gerçi onu da sadece üç beş konuşma arasında dile getirmekten öte gittiğimiz söylenemezdi. Zira okumak da diploma almakla eş değer bir anlama gelmekteydi. Hadi diyelim bu çarklardan kurtardık bu okuma denen şeyi, yani onu okullardan, okul kitaplarından, üç beş söylemin dışında hayatımızın bir parçası olarak dünyamıza girdirdik diyelim. O zaman ne olacaktı ki? Altına mı gark olacaktık, bu bize ne kazandıracaktı? Ne kadar gelir getirecekti? Çocuklarımız okuyunca da mutlaka çok para kazanarak büyük adam olacaklar mıydı?

Aman boş ver bütün bunları, zaten okuyanlar ne oluyor? Kimisi deli, kimisi boş gezenin boş kalfası. Kimisi de veli mi? Veli de ne, hani şu bizim mahalledeki deli veli kırk dokuz elli mi? Kardeşim güldürmeyin adamı yaJ Boşverin bunları boş, okumak karın doyurmuyorsa ne işe yarar ki?

İşte manzara-i umumiyemizden bir portre. Bin yıldır rüyalarla yaşadığımızın farkına varmamak için, uykumuzu daha da derin fazlara almak için kaçıyoruz sanki kitaplardan. Kaçıp en kuytu, en tozlu ve gizli yerlere atıp kendimizi, yine kendimizle karşılaşmaktan korkuyoruz. Her şeyi ıskalamak bir yana, bütün varlığımızı rehin veriyoruz bilgiyle dünyaya hükmedenlerin ellerine.

Bilmenin aynı zamanda dünyaya hükmetmek olduğunu göremeyecek, anlayamayacak kadar bilgiden korkan, kitaptan korkan, okumayı bir diplomayla karın tokluğuna indirgeyen bir medeniyet medeniyet olabilir mi? Ya da dünya medeniyeti üzerinde ne kadar söz sahibi olabilir. Dünya ve ahiret hakkını bilmeyen, bin yıldır kendini tekrarlamaktan öte gitmeyen bir medeniyet yağmalanmaz da ne olur?

Dünya üzerinde kurulmuş hangi medeniyete bakarsanız bilginin etrafında yeşerdiklerini görürsünüz. Mısır, İskenderiye Kütüphanesinin etrafında büyümüştür mesela. Yunan medeniyeti Aristo’nun, Eflatun’un, Socrates’in açtığı okulların etrafında şekillenmiştir. Bir İspanya Endülüs Emevi Devleti zamanının en büyük kitaplarını içinde barındıran Kurtuba Kütüphanesi ve okulları sayesinde bu gün hâlâ yaşamaktadır.

Selçuklu dendiğinde aklımıza ilk Nizamiye Medreseleri, kitap ve kütüphaneleri gelir.

Bu gün İslam medeniyeti kendini tekrarlamaktan öteye gidemiyor, coğrafyası hücrelere ayrılıyorsa bu iklimindeki bilgi cevherini yeniden yeşertemediğinden değil de nedendir?

Kitabın olmadığı iklimlerde kin, nefret ve ayrılık tohumları yeşerir. Silahların gölgesinde büyür nesiller. Bildiği ve öğrendiği tek şey savaşmak olur. Okumak da savaşmanın başka bir yönüdür, ama bu savaşın silahları da sonuçları da başkadır. İnsandan ve insanîlikten yoksun, vahşice bir talan haline gelmez o toplumda sosyal yaşam.

Bilgi en büyük güçtür hem dünya, hem ahiret için. Bilmek için de kitaba sığınmak gerek. Kitap ehli olmak gerek. Çiftçi de olsan, çoban da olsan, diplomalı okumuş da olsan dünya tarlasında ne kadar bildiğin ve bildiğinle ne kadar amel ettiğin yeşerip mahsul olacak kalp çıkınında. Kalp sofranın ziyafeti işte bu farkla kendini belli edecek.

İşte bu yüzden, “haydi kızlar okula!” demekle birlikte, “Bütün yurdumun insanı, alacağın nefes ne zaman sona erer bilinmez, ama nefes aldığın sürece haydi okumaya” demek gerek.
Meryem Tortuk



Konu Başlığı: Ynt: Nefes aldığın sürece haydi okumaya!
Gönderen: Sefil üzerinde 17 Nisan 2013, 14:07:54
Esselamu aleykum ;Müthiş bir başlık kitap okumayı çok seven biri olarak bu yazıyı çok beğendim inşaallah bu söylenenler kayda geçirilir ve ümmetimuhammed daha da bilinçli hale getirilir allah razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Nefes aldığın sürece haydi okumaya!
Gönderen: Ruhane üzerinde 13 Şubat 2016, 21:06:10
“Oku! Yaradan Rabbinin adı ile! O, insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle yazmayı öğreten Rabbin en büyük kerem sahibidir.” (Alak,96:1-5)
Okumak ilim öğrenmek,cevremizdekileri okumA teşvik etmek , dua çok insan okuma imkanlarından yararlandık diye alternatifler geliştirmek .. bunların hepsi insanın kendini,yaşadığı toplumu sehiri  ülkeyi derken dünyanın kurtulmasına en güzel sebeptir..


Konu Başlığı: Ynt: Nefes aldığın sürece haydi okumaya!
Gönderen: Rabia 7 üzerinde 13 Şubat 2016, 21:28:59
Ve aleykümselam.
Bizlerde ölene kadar Kur'an okuruz. (AMİN).
Allah c.c razı olsun.


Konu Başlığı: Ynt: Nefes aldığın sürece haydi okumaya!
Gönderen: Ceren üzerinde 13 Şubat 2016, 21:31:41
Aleykumselam.Allahin bizlere sundugu ilmi ve bilmi okuyan ve okumaya devam edip kendini gelistiren kullardan olalim insallah...


Konu Başlığı: Ynt: Nefes aldığın sürece haydi okumaya!
Gönderen: Ruhane üzerinde 14 Nisan 2016, 01:38:01
Aleykum selam.. okumak savaşmanın en güzel yanıdır.. Sonuçlar iş farklıdır, güzeldir,kazanclidir.. Özellikle biz gençlere hitap eden muhteşem bir paylasim. Allah razi olsun


Konu Başlığı: Ynt: Nefes aldığın sürece haydi okumaya!
Gönderen: Sevgi. üzerinde 14 Nisan 2016, 06:11:57
  Aleyna Ve Aleykümüsselăm.Okumak insanın kişisel gelişimini sağlayan önemli etkenlerden biridir. İnsanın düşünce yapısını, hayal dünyasını geliştirir; sözcük dağarcığını arttırır, insana bilgi ve birikim kazandırır. Mevlam ilmimizi artırsın ve hakkıyla öğrenip hayatına nakşedebilen kullarından eylesin bizleri inşaAllah. Amin