> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Aile Hayatı > Sizden Gelenler( Aile Hayatı ) >  Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏  (Okunma Sayısı 665 defa)
12 Eylül 2010, 16:08:52
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 12 Eylül 2010, 16:08:52 »



  Sevgi Merkezli Eğitime Hazır mıyız?‏

Gönülleri sevgi merkezli eğitime hazırlamanın vaktidir.
Anneler, babalar öğretmenler, kafalarından önce kalplerini açmaya hazır olmalılar. Çünkü yeni nesilleri daha çok insan yapmanın başka yolu ve imkânı kalmamıştır. Sevgi merkezli eğitimin ilkokulu, evdir. Evde başöğretmen, şefkat kahramanı anne, öğretmen de babadır. Ne var ki, babaların annelere gerektiği kadar destek vermediğini çoğu şikâyetlerden anlamaktayız
Birçok baba, hala işin vahametini tam olarak anlamış görünmüyor.
İşte o babalardan biri.

"Keşke Ben de Köpek Olsaydım”


 Okul öncesi yaşındaki bir delikanlı, köpek olmak istiyor. Köpekleri çok seviyor. Hep köpek resmi çiziyor. Köpek taklidi yapıyor. Yemeğini köpekler gibi yemeye çalışıyor. Köpeklerle çok ilgileniyor. Sürekli köpeklerle ilgili sorular soruyor. Adı sorulduğunda kendi adını değil, kendine yakıştırdığı bir köpek adını söylüyor.
Eğitim danışmanı olarak çalıştığım okulda, rehberlik uzmanı, durumu bana da aktardı. Bu ilginç delikanlıyla bir süre ilgilendim. Bu sürenin sonunda, delikanlının köpek olma merakının babasından kaynaklandığını anladık.
Babası, köpek meraklısıydı. Birkaç köpek besliyor ve onlarla çok yakından ve büyük bir sevgiyle ilgileniyordu.
Bu masum delikanlı da, babasının dikkatini ve sevgisini çekmek için köpek olmaya özeniyor, her halini o hayvanlara benzetmeye uğraşıyordu…
Arkadaşlarına, sürekli,“Keşke ben de köpek olsaydım” diyordu…

Kolsuz Baba Resmi


Ana sınıfının sempatik delikanlılarından biriydi… Öğretmenleri, onlara anne ve babalarının resimlerini çizdiriyordu. Bu delikanlının resim kabiliyeti çok iyi idi. Annesini ve babasını oldukça başarılı bir biçimde çiziyordu…
Ancak, yaptığı bütün baba resimleri kolsuzdu... Acaba çocuğun babası gerçekten kolsuz biri miydi? Öğretmeni bu durumun sebebini merak edip, delikanlı ile biraz konuşuyor. Samimi bir görüşmede, bu masum çocuk, babasını niçin kolsuz çizdiğini şöyle açıklıyor:
“Babam, annemi çok dövüyor. Bu yüzden onun kollarını, ellerini sevmiyorum.”
Böylece, baba resminin niçin kolsuz çizildiği anlaşılıyor.


"Babam Toplantı Yapar"


“Daha İlköğretim birinci sınıfta” deyip geçmeyin, onların neler bildiğini, neler düşündüğünü bilmek sizi çok şaşırtacaktır. Onlardan birine soruyorum:
“-Baban ne iş yapıyor?”
“-Babam toplantı yapar…”
Gerçekten de bu sevgili kardeşim, bir üst düzey bürokrattı ve hep toplantıdan toplantıya koşuyordu. Çocuk, “Toplantıya gidiyorum”, “Toplantıdan geliyorum”, “Toplantı yapacağım” laflarını o kadar çok duymuştu ki… Babasının asıl işinin toplantı yapmak olduğunu sanması gayet normal bir sonuçtu.

Acaba, “Babam toplantı yapar!” diyen bu sevimli hanım kızımız, babasının yapmadığı bir şeyi de ifade etmiş olmuyor mu bu ifadesiyle?

Toplantı hep evin dışında ve başkalarıyla yapılan bir eylem… İçinde ev ahalisi yok. Ama çok önemli. Tehir edilemez, gecikilemez, atlatılamaz… Küçük kız, bu toplantılar yüzünden hasret kalır babasına…

Babasıyla arasına giren zararlı ve zalim bir engeldir toplantılar…
Siz o masum yavrunun yerinde olsanız, sever misiniz bu toplantı denen şeyi?
Dolayısıyla, küçük kız, “Babam toplantı yapar!”
derken, aynı zamanda bir özlemini de örtülü biçimde dile getirmiş olmuyor mu?
Babalar, asıl ve en önemli toplantının, aile meclisini kurarak yapılacağını mutlaka anlamak zorundadırlar. Çünkü baba sevgisinden yoksunluk, masum yürekleri derinden yaralar.

Ve bu yürek yaralarının tam tedavisi mümkün değildir…

Anne, sonu gelmeyen toplantıları tenkit eder…
Babayı uyarmak ister. Çünkü çocuklar, babalarını ona sormakta ve durumunu anlamaya çalışmaktadırlar.

Anne der ki:
“Sen geldiğinde çocuklar uyumuş oluyorlar. Sabah giderken de uyanmamış bulunuyorlar. Bu gidişle seni unutacaklar… Daha da kötüsü, bu bitmek bilmeyen toplantıları, onlara tercih ettiğini sanıp, seni yüreklerinden atacaklar… Ne olur, çocuklara da biraz zaman ayır…”

Baba, duygulanır ve söze girmek ister.
Ancak, daha ilk kelimesiyle gülünç olur. Zira, der ki,
“Tamam başkanım, çok haklısınız!”

Baba gövdesiyle evde, anneyledir ama kafasıyla ve gönlüyle hala toplantıdadır.
Hiçbir iş toplantısı, ailede sevgi iletişimini kuracak birliktelikler kadar önemli değildir.
Bu sebeple anne babalar, ama özellikle de babalar, önceliklerini mutlaka çok iyi ayarlamalıdırlar.

Yoğun çalışan bütün babaların bir manevi dikiz aynası olmalıdır. Bu dikiz aynasıyla, arkayı sürekli gözlemelidirler. Arka, evdir, çoluk çocuktur, eştir… Ne kadar hızlı, ne kadar meşgul, ne kadar dolu olursanız olunuz, bir gözünüz, bir kulağınız hep orada olmalıdır. Fakat, gönlünüzün önceliği ev olmalı, oraya ayırdığınız zamanı hiç kimseye vermemelisiniz…

Zira çocuklarınızın, sizin paranızdan çok yüreğinize ihtiyaçları vardır.

Bazı babalar, sevgi ve şefkat meselesini annelere ihale ediyorlar. Anneler tabii ki şefkat kahramanlarıdır…
Ama kesin olarak bilelim ki, hiçbir anne, hiçbir babanın bıraktığı boşluğu dolduramaz. Bu bakımdan babalar da çocuklarına gönüllerini açmalı, kendilerini bir para makinesi durumuna düşürmemelidirler.
Bazı anne babalar da, iyi bir okul seçerek,
eğitim işinden kendilerini kurtardıklarını sanıyorlar.

Onlara da kırk yıllık tecrübemin sonunda şunu söylerim:
“Dünyanın en kaliteli okulu ve en candan öğretmenleri bile, ailenin bıraktığı açığı kapatamaz. Evinden mutlu çıkmayan çocuğu, okul mutlu edemez. Çocuğun okuldaki başarısı da, sevgiye ve şefkate doymuş bir gönülle evinden gelmesine bağlıdır.
Eğitimci anne babaların ikinci adresleri, çocuklarının okulu olmalıdır. Anne babanın içinde aktif olarak bulunmadığı eğitim eksiktir.

Evi biraz okul, okulu da biraz ev yapmalı;
anne babaları biraz eğitimci, öğretmenleri de biraz anne babalaştırmalıyız.
Ancak bu dayanışma ile çocuklarımızı geleceğe hazırlayabiliriz.”




VEHBİ VAKKASOĞLU

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏
« Posted on: 25 Nisan 2024, 15:54:07 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏ rüya tabiri, Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏ mekke canlı, Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏ kabe canlı yayın, Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏ Üç boyutlu kuran oku Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏ kuran ı kerim, Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏ peygamber kıssaları, Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏ ilitam ders soruları, Sevgi merkezli eğitime hazır mıyız?‏önlisans arapça,
Logged
12 Eylül 2010, 17:06:57
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« Yanıtla #1 : 12 Eylül 2010, 17:06:57 »

Yoğun çalışan bütün babaların bir manevi dikiz aynası olmalıdır. Bu dikiz aynasıyla, arkayı sürekli gözlemelidirler. Arka, evdir, çoluk çocuktur, eştir… Ne kadar hızlı, ne kadar meşgul, ne kadar dolu olursanız olunuz, bir gözünüz, bir kulağınız hep orada olmalıdır. Fakat, gönlünüzün önceliği ev olmalı, oraya ayırdığınız zamanı hiç kimseye vermemelisiniz…

Vehbi Vakkasoğlu'nun eğitim ve aile iletişimiyle ilgili kitap ve sohbetlerinden istifade ediyoruz.Allah c.c. razı olsun.Burada da çok güzel bir örnekleme yapmış.Babalar ve anneler bilinçli oldukça toplumda kalkınır inş.Rabbim salih evlatlar yetiştiren ebeveynler nasip eylesin toplumumuza.Çok güzel değerli bir paylaşım olmuş kardeşim Allah c.c. razı olsun.Selam ve dua ile...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Eylül 2010, 17:11:11
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« Yanıtla #2 : 12 Eylül 2010, 17:11:11 »

evet, buldukca elimde olan kitaplarından ve yazılarından yararlandıgım (tavsiye edebilecegim) bir yazardır.
Allah hepimizden razı olsun insaAllah. dua ile.... 

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes