Ev reisliği asık suratlılık değildir

Kimi zaman ciddiyet ile asık suratlılık karıştırılır. Kimi zaman da kibir ile vakar. Halbuki bunlar yakın olmakla birlikte zıt hasletlerdir, aralarındaki mesafe çok.
   
Bir kişinin makamındaki ciddiyeti vakardır. Aynı ciddiyeti eve taşırsa, o kibir olur.
Asık suratlıyla ne konuşmak, ne de samimiyet kurmak istenir. İnsanlarla arasında aşılmaz bir duvar hızla yükselir. Kendini yapayalnız bulur.
Dikkatlerinizi çekmiş olmalı: Asık suratlılık genetik bir özellik değil, sonradan kazanılan kerih bir huydur. Zira, kendilerini bu duruma bile bile ve isteye isteye sürüklerler. Bunu bir üstünlük ve zafer sebebi zanneder; diğer insanlardan farklı olacağını düşünür.
Evet, bir farklılık var, ama bu, olumlu değil, olumsuz bir farklılıktır! Üstünlük takvada. Takvanın yansıması da asıklılık değil, nuranî bir tebessümdür.
Asık suratlıya kimse yaklaşmak istemez. Hal hatır sorulması bile kerhendir. Sirke satan bir yüz ile bal satan bir yüz arasında çok fark vardır. Ve her şeyde olduğu gibi bunda da güzeli tercih eden bal satana yaklaşacaktır.
Asık suratlılık bir eksiği kapama gayretidir aslında. Ancak sonucu alınmayan bir teşebbüs bu. Yüzdeki yara izini fondötenle kapatmaya benzer. Uygun tedavi ile gerekli ilâç, kökten çözüm üretmek gerekir.
Ayrıca siz eksikliklerinizi, hatalarınızı asık suratınızla örtmeye, kapatmaya çalışırken karşınızdakiler de aynı tutumu size karşı uygular. Meselâ çocuğunuz sorunlarını sizinle paylaşmak yerine başkalarına anlatmayı tercih eder. Kız çocuğunuz sizden göremediği ilgiyi başkalarında aramaya kalkar. Siz sadece kendinizi dış âleme kapattığınızı zannederken, sair âlemlerin kapıları da size kapanır.
Bu tuhaf yüz ifadesinden kurtulmak zor değil. Küçük bir çabayla üstesinden gelebilirsiniz. Ayna karşısında yapacağınız çalışma hareketleri bu yolda küçük ama büyük bir başlangıç olacaktır. Boy aynasında yahut el aynasında tebessüm etme, gülümseme çalışmaları yaparak kendinizi alıştırmalısınız.
Sonra güzel sözler söyleyerek gözlerinize anlamlı bir parıltı ekleme aşaması gelecektir. Beraberinde ayna karşısında yaptığınız alıştırmayı insanlara uygulamaya başlayın. Yakınlarınıza, bilhassa eşinize, müşfik olun, olumlu bakışlar geliştirin. Tebessüm edin. Çocuklarınızın başlarını okşayın. Sonuç sizin ve sevdiklerinizin lehine değişecektir, emin olun.

ALİ FERŞADOĞLU

Rabbim bizleri güzel ahlaklı olanlardan eylesin.Kim olursa olsun , kişi yaşadığı sorunu eve taşımamalı..Ev reisi olmak kolay değil..İnşaAllah herkez üzerine düşen görevi yaparsa, evliliklerde çok sorun olcağına inanmıyorum..

Kişinin yumuşak yüzle,davranışla,güzel sözlerle yapamıyacağı bir şey yoktur.Zaten bir ailenin mutluluğu eşlerinin birbirini anlaması ve idare etmesiyle olur.