๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler( Aile Hayatı ) => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 09 Ağustos 2010, 17:07:17



Konu Başlığı: Erkekler eşlerinden neler bekliyor
Gönderen: Sümeyye üzerinde 09 Ağustos 2010, 17:07:17
Erkekler Eşlerinden Neler Bekliyor



1- Kendileri ile nikahlanmanız İslami açıdan meşru olan erkeklerle zaruret olmaksızın, meşru olmamanızı ve laubai davranmamanızı istiyor
2- Kendisine karşı giyiminize dikkat ederek, dağınık bir durumda olmamanızı, düzenli ve cazibeli olmanızı istiyor
3- Kendinizin, hayatınızdaki yerinin önemini zaman zaman ifade etmenizi, bunu hareketlerinizle de hissettirmenizi istiyor
4- Onda görmek istediğiniz ve görmek istemediğiniz hasletlerin eksikliğini hissettirerek ve aşağılayarak değil de, saygılı bir şekilde ifade etmenizi istiyor
5- Onu ruhen destekleyerek ve kendisine itimat ettiğinizi, güvendiğinizi hissettirecek tarzda, riyaya kaçmadan takdir edici sözler söylemenizi istiyor
6- Kendilerinin eksik ve hatalı olan yön ve davranışlarını akrabalarınızda dahil olmak üzere başkalarının yarunda dile getirerek küçük düşürücü söz ve tavırlarda (Yanında ve gıyabında da olsa) bulunmamanızı istiyor
7- Yabana erkeklerin güzel hasletlerini eşinizi kıskandıracak şekilde ve onu aşağılayacak şekilde (Yalnızken de olsa) dile getirmemenizi istiyor
8- Eşiniz eve geldiğinde, onu mümkün olduğu kadar kapıda ve güler yüzle, aynı zamanda temiz ve düzenli karşılamanızı, hal ve hatırını sorarak ilgilendiğinizi hissettirmenizi istiyor
9- Arada sırada ufak da olsa hediye alarak gönlünü hoş etmenizi istiyor
10- Kendi ana-baba ve akrabalarınıza göstermesini istediğiniz saygı kadar, onun da ana-baba ve akrabalarına hürmetkar davranmanızı istiyor
11- Ev işleriniz ne kadar yoğun olursa olsun, kendisine zaman ayırmanızı istiyor
12- Zaruret olmadığı hallerde, eşiniz evde ikea onu bırakarak komşuya veya herhangi bir yere gezmeye gitmemenizi istiyor
13- Mühim olmayan kusurlarını görmemezlikten gelerek affetmenizi istiyor
14- Eşinizin hatalarını anarken, kendinizin de kusursuz olmadığını düşünmenizi, objektif olmanızı istiyor
15- Ondan gizli işler yapmamanızı, yaptığınız işlerde ve herhangi bir yere gideceğiniz zaman kendisiyle mutlaka istişare etmenizi istiyor
16- Kendisine asla çirkin, beceriksiz, pısırık ve benzeri hareketlerle birlikte, kendisine onu sevmediğinizi söylememenizi istiyor
17- Başkalarının yanında olduğu gibi çocuklarınızın yanında da kendisini küçük düşürecek şekilde kendisini azarlamamanızı istiyor
18- Onu çevrenize şikayet etmemenizi, aile sırlarınızın mahremiyetini hiçbir şekilde ihlal etmemenizi, kimseye açmamanızı istiyor
19- Şayet arada sırada huysuzluktan olursa, anlayış ve sabır göstererek düzelmesine yardıma olmanızı istiyor
20- Size ve yavrularınıza bir istikbal ve helal yoldan rızık kazanabilmesi için vermiş olduğu uğraşın zorluğunu anlamanızı, bu durumu takdir ve anlayışla karşılamanızı istiyor
21- Yersiz kıskançlıklarla huzurunuzu bozmamanızı istiyor
22- Hayat müşterektir diyerek, akşama kadar çalışmış ve eve yorgun-argın gelmiş olan eşinize evde de (zaruri hallerin dışında) angarya işler (bulaşık, çamaşır, yemek yapmak vb) yapmaya zorlamamanızı istiyor
23- Özel (mahrem) hayatınızdaki taleplerinizde onun ruh halini, yorgunluğunu, rahatsızlığını veya arzulu durumlarını da göz önünde bulundurarak onu günahlardan koruyacak hassasiyeti ve fedakarlığı kendisinden esirgememenizi istiyor
24- Ailenin ve İslam toplumunun temeli olan aile yapısını her türlü fitne unsurlarından, şüphelere ve dedikodulara neden olacak hal ve davranışlardan korumanızı istiyor
25- Aile bahçesinin çiçekleri olan çocukların ruhi ve kültürel alandaki yetişme ve olgunlaşma hususunda üzerine düşen eğitmenlik görevini ciddi ve fedakar bir şekilde yerine getirmenizi istiyor
26- O size, günah olan ve hayatın diğer zorluklarından sizi korumak zorunda olduğunun bilinciyle hareket ederek, sizin de kendisi için bir libas olduğunuzu düşünüp kendisine bu hususlarda yardıma olmanızı istiyor
27- Eşiniz sizinle macera yaşamak veya evcilik oynamak değil, ahirete uzanacak bir hayat için evlenmiştir
28- Eşiniz sizden, onu bu imtihan dünyasında kendinizle dini mücadelesi arasında bir tercih yapmakla karşı karşıya bırakmamanızı istiyor
29- Müslüman fert, aile ve toplumun temel görevlerinden olan İslam'ın anlaşılması, yaşanılması ve topluma hakim kılınması hususundaki görevlerini yerine getirmeye çalışırken, zaman zaman sizi ve evi ihmal etmesi halinde ona anlayış göstermenizi, hatta eğer mümkünse bu çalışmada kendisine bizzat destek olmanızı istiyor
30- Eşiniz, "Eşim bana cariye olmalı ki; ben de ona köle olayım O bana yer olmalı ki; bende ona gök olayım" diyor
31- Eşiniz, "İş stresi gereği eve asık suratla dönmüş olabilirim, ama ben eşimden somurtkan bir çehre istemem" diyor
32- Eşiniz, "Dünyada yaşıyoruz, sosyal hayat çok bozuk, problemler elbette olacaktır, yeterki büyütülmesin" diyor
33- Eşiniz, "Saygı, sevgiyi besler ve genişletir Saygıdan mahrum bir sevginin ölü olduğunun unutulmamasını" istiyor
34- Eşiniz, "Eşimin asla yapmaması gereken şey, benimle sinir harbi başlatıp, galip çıkmaya çalışmasıdır" diyor
35- Eşiniz, "Benim anlattıklarımı dinler gibi görünüp, kafasında kendi söyleyeceği cümleleri kuran bir eş fevkalade sinir bozucudur" diyor
36- Eşiniz, "Az, öz ve yerinde konuşabilen kadın, Allah'ın en büyük nimetlerinden birisidir" diyor
37- Eşiniz, "Bir kocayı en sinirlendiren ve huzursuz eden şey, eşinin avukat gibi dakikalarca kafa şişirmesidir" diyor
38- Kaldı ki; Psikologlar, aile reisinin iş dönüşü tenha ve kimsenin etkilenmiyeceği bir yerde açık alana doğru 3-5 defa bağırmasını, deşarz olup beyin ve ruh dengesini koruması açısından gerekli görüyorlar
39- İnatçılıkta ısrar eden ve bunu alışkanlık haline getiren, dediğinin olmasından başka bütün yollan kapayan bir kadına tahammülüm zordur
40- Kendi durumundan daha iyi olanları sık sık gündeme getirip, içinde bulunduğu nimetlere şükürsüzlük eden kadın, kocasını çileden çıkartandır
41- Şu söz hiç unutulmamalı; "Güzele kırk günde doyulur, güzel huyluya kırk yılda doyulmaz"
"Yüzü güzelden usanılır, huyu güzelden usanılmaz"

İMTİHAN OLARAK FITRATA KONULAN ÜÇ SEVGİ
(lKadın 2 Mal 3 Evlat)
"Her doğan çocuk İslam fıtratı üzerine doğar Sonra anne ile babası:
- Ya Yahudi,
- Ya Hıristiyan,
- Veya Mecusi yapar" (Buharı, Cenaiz, 80-92; Müslim, Kader, 25)
Anne ile babası onu müslüman yapar, dememiştir Niçin? Çünkü o çocuk İslam fıtratı üzerinedir
Çocuk ilk konuşmaya başladığında doğru konuşur Yalan konuşmaz, çünkü yalanı bilmez Ne zaman doğru konuştuğundan dolayı anne ve babasından tokat yerse, yalan konuşmaya ilk adımını atmış olur Peki nasıl olur bu?
Elinde olmayarak herhangi birşeyi kırsa Mesela, bir bardak kırsa, bardağın kırıldığını gören veya duyan anne veya babası asık surat, kaşı çatık, sinir dolu tavır ve yüksek sesle "Bardağı sen mi kırdın?" dediğinde çocuk, o korkunç atmosferde bardağı kendisi kırdığı halde "Ben kırmadım" der Böylece Yahudilikten bir şey öğretilir çocuğa
İşte İslam fıtratı (tabiatı-karekteri-temiz yaratılışı) bu tür pisliklerle kapatılmaya başlanır
Her doğan çocukta göz gibi, el gibi lazım olan korku da yaratılır Bileğin gücü, akıl gücü her insanda ayrı ayrı olduğu gibi, korkuların da oranı insandan insana değişir
Eğer yaratılışımızda korku da verilmemiş olsa idi, yüzmesini bilmezken denize atlar, tren yolunda trene karşı yürür ve akibeti-mizi de göremezdik Korku büyük bir nimettir Ancak her şeyde israf olduğu gibi korkuda da israf vardır
Korku veya sevgi tartıya gelmez ama, konuyu açıklayabilmek için gram tabiriyle anlatmaya çalışalım:
Annesinden yeni doğan çocuğa 100 gram korku verilmiş olduğunu kabul edelim Bu 100 gram korkunun;
* 20 gramı, annesi onu karanlık gecelerde uyutamadığında "Sus öcü geliyor, böcü geliyor" diyerek harcanıyor
* Biraz daha büyüyünce, "Jandarmayı çağırrım, polisi çağırırım, babana söylerim" diyerek harcanıyor
* Biraz daha büyüyünce "Sesini çıkarma diploma alamazsın, iş tutamazsın, kazanamazsın, amir-memur olamazsın" denilerek, böylece 100 gramlık korku bitiyor
Böylece o kişide Allah korkusu kalmıyor Fıtrata konulan ve sadece Rabbimize tahsis edilen korku, sıfırlanınca, o insan artık her türlü olumsuz ve menfi şeyi yapmaya başlıyor Ayetler, hadisler, kıssalar, cezalar, artık o adama tesir etmemeye başlıyor
Günümüzde çocuk yaştan, gençlik döneminin bitimine kadar her cins korku, o insanda korkuyu bitiriyor ve neticesini tahmin etmek de zor olmuyor
Tıpkı sevgi de böyledir Allah merkezli sevgi, müstakılleşince, gönüllerde sevgi n----- da birşey kalmıyor Bu iki nimetin yokluğu, insanın sırat-ı müstakim yolunda yürümesini zorlaştırıyor Korku ve ümit karıadı kopmuş bir kuş gibi yürümede zorlanıyor Beyne'l-Havfü ver reca dengesi ki (korku ve ümit içinde yaşamak) bozulunca, tamiri zor bir olay başta anne ve babalar olmak üzere tüm akl-ı selim sahiplerini tedirgin ediyor
İşte duyarsız, bilinçsiz ve şuursuz anne ve babaların topluma ve insanlığa ödettiği acı fatura, kendi eliyle cehenneme postalamak istediği çocukları oluyor

* NASIL BİR HANIM OLURDUNUZ?
"Eğer siz erkek değil de, kadın olsaydınız, evlendiğiniz beyinize karşı nasıl bir hanımlık yapardınız?"
1- Öncelikle, Peygamber (sav) Efendimiz'in "Kadın beş vakit namazını kılar, Ramazan orucunu tutar, namusunu muhafaza eder ve zekaüru da verirse, kocası da kendisinden razı olduğu halde ölürse dilediği kapıdan Cennef e girsin" (Ahmed, Masned, 1/191) hadisi şerifine mazhar olmaya çalışırdım
2- İlk önce beyimde, Allah'a kul ve Resulüne ümmet (yani Kitaba ve Sünnete) uygun bir hayat tarzına sahip olmasını isterdim
3- Saygı ve sevgi ailenin temel taşı olduğuna göre, her zaman sevgi ve saygılı olmayı isterdim
4- Namaz konusunda çok titiz ve kendi nefsini düşünmeyen bir eş olmasını isterdim
5- Eşimin, kötü alışkanlığı olan arkadaşlardan ve insanlardan, yani bâtıl düşünceli insanlardan uzak olmasını isterdim
6- Eşimin, topluma ve insanlara faydalı olmasını, kendisini Allah yolunda feda edebilecek cesareti göstermesini isterdim
7- Eve geldiğinde selam vererek eve girmesini, eşine ve aile fertlerine gereken önemi vermesini isterdim
8- Ehemmiyet ve önem arzetmeyen konularda ısrara ve kına olmamasını isterdim
9- Ona Öyle bir güven verirdim ki, hiç dönmeyecek olsa bile onu ömür boyu bekleyeceğimi ve ona olan bağlılığımı gösterirdim
10- Çölde kuruyan bir yaprak olsa, gözyaşlanmla onu sulardım Onun bir gül, kendimin ise bir diken olmasını yeğleyip her yönüyle onu beslerdim
11- Ona beni bir an görmediğinde bile, cep telefonu ile de olsa aratacak sevgiyi vermeye çalışırdım
12- Beyim işten gelmeden önce evimin düzen ve intizamını ayarlar, onun karşısına karışık-kuruşuk ve buruşuk değilde, intizamlı ve çekici olarak çıkmayı, çoğu zaman konuşmaktan öte gözünün içine bakarak onu yakmayı düşünürdüm
13- Her konuda bildiğim kadar ona yardıma olur, toplumda küçük düşmesini engeller, çocuklarıma karşı güçlü bir baba simgesini oluşturarak onu desteklerdim
14- Beyimi çok severdim Rabbim sev dediği için, benim ve çocuklarımın nafakasını helalinden kazanmasını, kendimin de sevilmesini ve saygı gösterilmesini isterdim
15- Eşimin kızdığı anda sabrederdim Hatasız kul olmaz hata yaptığımı, yapabileceğimi ve hata yaptığım anda özür dilemeyi ve bağışlamasını isterdim
16- Beyime karşı hanımlıktan önce iyi bir arkadaş, iyi bir dost ve iyi bir can yoldaşı olurdum Kendi istek ve arzularımdan önce onun arzu ve isteklerine riayet ederdim
17- Beyimin iş hayatında daha rahat çalışabilmesi için, bizim nafakamızı kazanırkan sıkıntı ve strese düşmemesi için, çok rızkı değil helal rızkı getirmesini isterdim
18- İşten eve, yuvamıza geldiği zaman tıpkı bir cennet bahçesine, cennet evine girmiş gibi temiz, düzgün bulunan evde onu kapıda karşılar, sevgi ve şefkat, rahmet ve bereket dolu yuvamıza hoş geldin efendim" derdim
19- Beyimin hassasiyetlerini tesbit eder, ona göre onu memnun etmeye gayret gösterirdim
20- Onun hangi konularda zayıf olduğunu öğrenir, o hususta haram işlemeye meyletmesini önlemek için kadınlık sanatımdan her türlü cilveyi yapar, onun dikkatini üzerime çekerdim
21- Onun İslam yolundaki çalışmalarına yardıma olur, bu tür çalışmalarında beraber olup, çalışmak isterdim
22- Şu anda fazla çocuk istemem Çünkü onların sorumluluğu çok büyüktür, onları yetiştirmek hayli güç
23- Beyiyle, eviyle mutlu, çocuklarıyla mutlu, çevresiyle iyi geçinen dinini yaşayan dünya ve ahiretini kazanmaya çalışan bir hanım olmak isterdim
24- Eşimle geçimin ve mutluluğun güzel olması, karşılıklı sevgi ve saygıya dayanır, bunun için de sevgiye çok özen gösterirdim
25- Eşimi sabah işe gönderirken, onu kapıya kadar uğurlar, yiyecek, içecek ve giyeceklerine çok dikkat ederdim
26- Erkekler hangi yaşta olursa olsun fark etmez, aynen yeni gelişmiş bir erkek çocuğuna benzer, sıkıntılı anlarında başını koyacak bir kucak ve saçını okşayacak bir el ister, öyle bir el sahibi olmak isterdim
27- Kadının yükü ağır olduğundan, aynı zamanda değerli bir varlık sayıldığından her zaman ev işlerinde ve çocuk eğitiminde beyimden yardım isterdim
28- Sabahleyin eşimden önce kalkar, onu da kaldırır namazlarımızı beraber kılar, elbiselerini hazırlar, kahvaltısını da hazırlar, kahvaltımızı beraber yapar onu işine uğurlardım
29- Ola ki, onun istemiyerek yaptığı hatalarına karşı müsamahalı ve örnek bir şekilde davranan bir eş olurdum
30- Eşim işten evimize dönmeden evvel, ev ve mutfak işlerini bitirir, temiz elbiselerimi giyer ve eşime çekici gözükmek, onun ilgisini çekmek için makyaj yapar, güzel kokular sürünür, onu kapıda karşılar ve kucaklıyarak içeri alırdım
31- Eşime karşı, ben de çalışmak para kazanmak istiyorum diye, beyimin başının etini yemezdim
32- Eşime karşı, Kur'an ve Sünnet ölçülerine göre hareket etmeye çalışırdım
33- Eşimle cinsi münasebetlerde de Allah'ın koyduğu kuralların dışına çıkmamak şartıyla her istediğini yerine getirmeye çalışırdım
34- Beyime, sadece canının sıkıldığı, üzüntüsü, kederi, elemi anında değil her zaman sevgi, saygı kısacası her şeyimle onu o anki halinden, Allahu Teâlâ'nın ayetlerini okuyarak ahiretin baki, bu dünyanın ise bir imtihan olduğunu hatırlatarak onu o üzüntülü halinden kurtarmak isterdim
35- Onunla ilmi konuşmalar yaparak ufkumuzun gelişmesini ve birlikte ibadet etmenin tadına erişmeyi sağlardım
36- Çocuklarımızı Allah yolunda yetiştirebilmemiz için, beyimle istişare yaparak en iyi bir şekilde yetiştirilmelerini isterdim
37- Özellikle kıyafetlerime çok özen gösterir ve beyimin de bana karşı kıyafetlerine özen göstermesini isterdim
38- Bir kadın olarak çağın teknolojisinden, ilminden vb gibi bilgilerden haberdar olmaya çalışır, araba ve bilgisayar kullanmayı öğrenir, beyimle dünya kamuoyunu birlikte izler ve düşünürdüm
39- Eşimin, anne, baba ve akrabalarını, kendi anne, baba ve akrabalarım gibi düşünür itaatte kusur ermezdim
40- Eşime değer verir, bunu her halimle ve hareketimle gösterirdim Çünkü ben biliyorum ki, aramızdaki mesafeleri kapatmak bizim (kadınların) elimizde, ben hanım olarak ona ne kadar yaklaşırsam, mesafe o kadar kapanır
41- Ben bir ev hanımı rolümü iyi kullanmak için, mutfak konusunda başarılı olmaya, erkeğini dışarıya yönlendirecek ve bağlayacak hiçbir boşluk bırakmamaya çalışırdım
42- Eşime karşı daima dürüst olur ve isteklerini İslam'ın yasaklarına riayet ederek elimden gelen samimiyetle karşılardım İslami olmayan isteklerini ona iyi bir şekilde izah ederek onu o işi yapmaktan vaz geçirirdim


Abdullah BÜYÜK