๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Sizden Gelenler( Aile Hayatı ) => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 21 Ağustos 2010, 13:38:19



Konu Başlığı: Anne baba varken yetim kalmak
Gönderen: Sümeyye üzerinde 21 Ağustos 2010, 13:38:19
Anne Baba Varken Yetim Kalmak

Başını öne eğdi Gözlerinin dolduğunu görmemi istemiyordu

Anne Baba Varken Yetim Kalmak Kısık ve boğuk bir sesle:

Kahvaltımı duvardaki pahalı tablolara bakarak yapmak istemiyorum, dedi
Yanımda bakıcım değil, annem-babam olsun istiyorum

Sustu Zaten çok konuşmazdı
Zekiydi, ama bir o kadar da sessiz ve içine kapanık
Zayıf, ama arkadaşlarının alaylarına sabırla katlanacak kadar olgun
Anne-babası zengindi, daha o uyanmadan işe koşup gece geç vakit eve dönecek kadar çok çalışıyorlardı Onlara sorarsanız, her şey tek çocukları içindi O gözbebekleriydi

Gündüz gözüyle görmedikleri bir gözbebek! Gözbebekleri sık sık ıslanan bir gözbebek!

Veli toplantısı Annesi, yanında oğlunun özel öğretmeniyle birlikte en ön sırada
Çok dikkatli ve ilgili
Dinliyor, not alıyor
Toplantı sonrasında, bir köşede bu ilgili anneyle konuşuyorum
O, zekî bir çocuk, ama yeterince yoğunlaşamıyor, sanırım daha fazla sevgi ve şefkate ihtiyaç duyuyor, diyorum
Ders çalışmaması, sizi yeterince göremeyişinin bir sonucu Kimbilir belki de bir çeşit intikam…

Genç ve bakımlı kadın geriliyor
Gardını alıyor
Kimbilir kaçıncı kez duyduğum sözler çıkıyor ağzından
Biz ne yapıyorsak, çocuğumuz için yapıyoruz Özel okula gönderiyoruz, bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayarı var, interneti var, yurtdışında tatil yapıyor…
Bir de edasının söyledikleri
Kalksın, otursun şükretsin
Hangi çocuk bu kadar nimeti bulabiliyor bu zamanda
Bu bizim hayat tarzımız
Hiç kusura bakmayın, bu hayat tarzından taviz vermeyiz
Ağzından değil, ama halinden çıkıyor bu sözler

Anlıyorum, diyorum, aslında anlamadığımı söyleyemiyorum
Siz en iyisi bir de psikologa rehber arkadaşla görüşün Bakalım o ne diyor

Bir de diyemediklerim var
Oğlunuzun doya doya ağlamaya ihtiyacı var, ama yüzünü sizin sinenize yaslayarak
Onun için ne yaptığınız onu hiç mi hiç ilgilendirmiyor
O onunla birlikte ne yaptığınıza bakıyor Haklı da

Ama, diyemiyorum
Babayı hiç soramıyorum O nerede? Haftada kaç saat geçiriyor oğlu babasıyla? Hayalci bir soru Babasını haftada kaç kez görebiliyor? Siz çok zenginsiniz
Ancak oğlunuz fakirliğin en kötüsünü yaşıyor: Duygusal fakirliği

Seneler sonra, şimdi, söylemem gerektiği halde söyleyemeyeceğim bir şey daha geliyor aklıma: Hanımefendi, siz çocuğunuzu yetim ve öksüz bırakıyorsunuz, farkında değil misiniz?

Yetimin resmini çizebilseydim kalemimden hüzünlü bir çift göz dökülürdü kâğıda
O zenginlik içinde duygusal fakirliği, anne-babası olduğu halde duygusal yetimliği yaşayan o öğrencinin gözleri Ağlayan değil, ağlayamayan gözler
Dolu, ağlamaya hazır, ama ağlayacağı bir sine bulamayan bir çift göz

Baba, sadece ekmek parası için yaratılmış değil O, çocuğuna hem maddeten, hem manen kol-kanat germek için var
Hayat boyu ona yol gösterecek hayat ilkelerini şefkatle öğretmek için var
Aynı odanın içinde soluk alırken bile çocuklarına güç ve dayanak noktası olmak için var

Yetim, şefkatin ve himayenin simgesi babadan mahrum olduğu için yetim
Yetim bu kol-kanattan, bu öğretmenden, bu dayanak noktasından mahrum olduğu için yetim Korunmasız, zayıf ve ezik
Herkesten fazla şefkate ve ilgiye lâyık O yüzden, hem Kur’ân, hem Peygamberimiz (asm) yetimlere şefkatle muamele etmemizi emrediyor

Sizce, o öğrencim de “mânen yetim” sayılmaz mı?
Sizce de, kim bilir kaç çocuk babası hayatta olsa da mânen yetim değil mi?
Kaç çocuk, babası hayatta olsa bile, ondan çok uzaklarda değil mi? “Söylersem, babam sana gösterir” celâllenmesine cesaret edemeyen, baba şefkati ve kuvvetini arkasında hissedemeyen kaç çocuk var?

Mânen yetimlerin sayısı belki de kat kat fazla
Şehirlerde kaç çocuk, kreş ve anaokulu köşelerinde sahte ilgi ve şefkatlerle avutuluyor dersiniz? Sabah o uyanmadan evden kaçan, gece o çoktan uyuduktan sonra eve dönen, işine gösterdiği özen ve ilginin onda birini çocuğuna göstermeyen kaç baba, çocuklarını mânen yetim bıraktığının farkında? Ne dersiniz?



MURAT ÇİFTKAYA