> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Aile Hayatı > Sizden Gelenler( Aile Hayatı ) > Hayatın yorumu
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hayatın yorumu  (Okunma Sayısı 532 defa)
06 Ağustos 2010, 14:26:58
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 06 Ağustos 2010, 14:26:58 »



Hayatın Yorumu



Öncelikle aile ortamımızı "cennetten bir köşe" yapmamız lâzım; ailede sevgi, bilgi ve ilgi dengesi kurulmalı Çocuğumuza, çocuklarımıza sabırla eğilmeliyiz Her şeyi ile hem anne olarak, hem de baba olarak birlikte ilgilenmeliyiz

Menfaat üzerine dönen siyaset git gide canavarlaşmış, insan yüreği ile vicdanını öğütür hale gelmiş!

Çıkar ilişkileri dostluk-komşuluk ilişkilerini kemiriyor

Halktan kopuk medya, sosyal hayatı çürütüyor

Sözde sanatçılar arasındaki reklam-menfaat eksenli "ikili ilişki"ler, sonuçta İlâhî aşka dönüşmüş eski temiz aşkları bile kirletecek derecede kirletiyor

Bilim üretmesi gereken üniversiteler kavga ve ideoloji üretiyor: Geriye kalan çocuklarının mezuniyet törenine gelen şehit analarının bile üniversiteye adım atması, başlarını açma şartına endekslenip, inançlarla birlikte duygular de incitiliyor…

Üniversite sınavlarında yine başörtüsüne ilişkin dramatik görüntüler yürekleri kanatıyor…

Öte yandan aşırı heyecanlı, aşırı kitapsız, aşırı bilgisiz, aşırı kavgacı, aşırı taklitçi ve aşırı "askerci" toplumsal yapımızla her türlü kışkırtmaya açık haldeyiz

Hepsi bu kadarla kalsa yine iyi: Para yegâne değer hâline geldi

Ticarette amaç değişti (ticaret spekülasyon amaçlı hâle geldi)

Hayat menfaat eksenli

Yalan, talan, kavga, riya, gösteriş, sevgisizlik ve uzlaşmazlık üstüne sahte bir dünya kurduk

Sahte: Çünkü geleneksel dünyamızla uzaktan yakından bir ilgisi yok

Ama işte, bu "bizim dünyamız!"

Dünün penceresinden bakarsanız bu dünyanın aslında "bizim" olmaması gerektiğini, ancak bugünün hayat penceresinden bakarsanız, maalesef, "bizim" olduğunu görürsünüz

Artık ister gülün, ister ağlayın; ama çocuklarımız için kurduğumuz dünya bu!

Çocuklarımız bu dünyada doğuyor, büyüyor, okuyor, mesleğe giriyor ve "yalan dünya"mızın bir parçası olmak için hayata atılıyor


Kötü örnek çok

Kötü örnek o kadar bol ki, anne babanın daha dikkatli, daha duyarlı, daha eğitimli olması ve işi çok sıkı tutması gerekiyor

Devreye ilk anne girecek, çünkü çocuk ilk defa onu görmekte, onu sevmektedir Annenin yanı sıra baba ve diğer aile bireyleri görevler üstlenecekler

Çocuğun ilk örnekleri olan anne ve baba bilgisiz iseler, çocukla her yaş seviyesine uygun iletişim kurmada yetersiz kalacaklardır

Bilgili, kültürlü ancak duyarsız iseler, zaten çocuğa ulaşamayacaklardır Çünkü çocuğa ulaşmanın en iyi yolu duygu zenginliğinden geçer

Duygu zenginliği insana bilinçli olarak çocuklaşmayı kazandırır Çocuklaşmak ise çocuğa ulaşmayı getirir

Bu duyguların bütünleşmesi, yüreklerinin ritminin yakalanması olayıdır Oysa ailelerin, özellikle de anne babaların çocuklaşmaya vakitleri yok

Çünkü toplumda neredeyse tek değer hükmü olarak algılanmaya başlanan paranın ve paraya ulaşmanın kestirme yolu olarak gözüken siyasetin dışındaki konularla kimse çok fazla ilgilenmiyor Diğer zamanları ise televizyon tüketiyor


En baba baba televizyon

Baba televizyon şaşkını, anne temizlik hastası!

Bu durumda çocuk kendi yalnızlığı içinde çaresiz

Kimden destek alacak da sorunların üstesinden gelecek?

Okuldan mı?

İdeolojik, kalıpsal yapılanma eğitimin canına okumuşken, okul, ihtiyacı olanı nasıl versin çocuğa?

Eğitim sisteminde ebedî emel yok, hedef yok, amaç yok; tek kutsal kavram laiklik

O da tarifsiz, hedefsiz, amaçsız; üstelik kırk yamalı Hem de kavgacı ve çatışma eksenli

Bunu aşmaya çalışan Milli Eğitim Bakanı ise dört koldan saldırıya maruz kalıyor…

Suçlular güçlü, mazlumlar suskun!

Kısacası önüne konanlar, çocuğun, hayatın labirentlerinde yol bulmasına yetmiyor

Kimsenin elinde sihirli formüller de yok


Dünyamız ailemizdir

Öncelikle aile ortamımızı "cennetten bir köşe" yapmamız lâzım; ailede sevgi, bilgi ve ilgi dengesi kurulmalı

Aile içi şiddeti tümüyle yok etmeliyiz

Çocuğumuza, çocuklarımıza sabırla eğilmeliyiz Her şeyi ile hem anne olarak, hem de baba olarak birlikte ilgilenmeliyiz

Ama ilgimizi de bilimsel ve duygusal bir dengede tutmalıyız

Ne aşırı yoğun ilgi, ne de aşırı ilgisizlik; her şey kararında olmalı

Özetin en önemli vurgusu şu: Her şeyden önce, anne ve baba birbirlerini gerçekten sevmeli, gerçekten dinlemeli ve birlikte çocuklarına zaman ayırmalılar

Aile boyutlu öyle durumlarla karşılaşıyorum ki, içimden hâlimize ağlamak geliyor Keşke hâlimize ağlama durumuna gelmeden, kendi iç dünyamıza yönelebilsek Keşke eşimize, çocuklarımıza biraz daha dikkatle, biraz daha ciddi boyutta eğilebilsek

Çoğumuz çocuklarımıza uzağız Onlarla dostluk ve arkadaşlık kurmayı başaramıyoruz Hatta, biz babalar, çocuklarımızla doğrudan doğruya konuşmak yerine anneleri vasıtasıyla konuşmayı tercih ediyoruz

Baba olarak büyüğüz ya! Maşallah hepimiz birer dâhiyiz Dünya omuzlarımızda dönüyor sanki İşimiz de çok Hem gündelik nafakamızı kazanıyoruz, hem de Türkiye'yi, Amerika'yı, bazen de elimiz değmişken dünyayı kurtarıyoruz! Ama çocuklarımız kayboluyor!

Çocuklarımızla sık sık konuşabilsek, zaman zaman gezmelere gidebilsek, hayatı paylaşabilsek, birlikte oynayabilsek Sokak aralarında yanan "Nemrut ateşleri"ne dikkatlerini çekebilsek Kitaplaşabilsek önlerinde, kitaplıklaşabilsek


Sevmek zamanı

"Kitaplaşma" benzetmesi Amerika'nın eski başkanlarından Abraham Lincoln'a ait Diyor ki: "Okuduğum en güzel kitap annemdir"

Ama anne-babalar okunacak hale gelmezlerse ya da kendilerini kendi içlerine kapatırlar da çocuklarının okumasına izin vermezlerse (onlarla konuşmazlarsa, gezmezlerse, oynamazlarsa) çocuklar anne babayı nasıl okuyacak?

Anne babayı, baba anneyi okuyabiliyor mu sanki? Theodere Hesburgh, "Bir babanın çocuklarına yapabileceği en büyük yardım, annelerini sevmektir" demekte haklı; ancak bu ülke annelerin dövüldüğü bir ülke hâlâ!

Sağlıklı aile, sevgi merkezli ailedir Ancak sevgi merkezli ailelerde ruhen ve bedenen sağlıklı çocuklar yetişir Eşler arasında doğru-düzgün iletişim yoksa, çocuklara ulaşmanın imkânı kalır mı?

Aile idare etmek çok ciddi iş O kadar ki, meşhur Fransız düşünür Montaigne, aileyi devlete benzetiyor Diyor ki: "Bir aile ile bir devleti yönetmek arasında büyük bir fark yoktur"

Yani koskoca Montaigne, çoğumuzun küçümsediği aile reisliğini devlet reisliği kadar önemsiyor

Oysa bu bize yetmiyor Biz her gün Türkiye'yi, Amerika'yı, hatta dünyayı kurtarıyoruz!

Sadece çocuklarımızı kurtaramıyoruz!

Ne büyük çelişki bu!

Ve ne büyük acı!


 Yavuz Bahadıroğlu

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hayatın yorumu
« Posted on: 27 Nisan 2024, 08:41:33 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hayatın yorumu rüya tabiri,Hayatın yorumu mekke canlı, Hayatın yorumu kabe canlı yayın, Hayatın yorumu Üç boyutlu kuran oku Hayatın yorumu kuran ı kerim, Hayatın yorumu peygamber kıssaları,Hayatın yorumu ilitam ders soruları, Hayatın yorumu önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes