๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 06 Ağustos 2012, 14:06:28



Konu Başlığı: Zooloji
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 06 Ağustos 2012, 14:06:28
Zooloji

S. H. Nasr'a göre zooloji ile ilgili eserler Küfe, Basra ve İslâm dünyasının değişik böl­gelerinde 8. ve 9. yüzyıllarda teşekkül etme­ye başladı. İçlerinden en önemlisi Câhız tara­fından yazılan Kitâb el-Hayevân (Hayvanlar Hakkında Kitaptır. 350 değişik hayvanı in­celemiş ve onları dört sınıfa ayırmıştır. Kindî ile Fârâbî zooloji üzerine de eser vermişlerse de, bu ilme en büyük katkı İbni Kuteybe'nin Uyun el-Ahbâr (Kaynağından Bilgiler) ile yapılmıştır. İbni Kuteybe eserinde zoolojiye önemli bir bölüm ayırmıştır. Bir diğer eser Buzurg İbni Şehriyâ Râmhurmuzî'nin Acâib el-Hind'idır (Bkz. F. S. Bodenheimer ve L. Kopf, The Natural History Section frotn a ninth Century 'Book of Useful Knowledge').

Onuncu yüzyıldan itibaren felsefî eserler zo­oloji araştırmalarının başlıca birikimini oluş­turmaya başladı. İhvân-ı Safâ'nın en uzun ri­salelerinden biri hayvanlara ayrılmıştır. Bu önemli risalesinde İhvan, bütün varlık zinciri içinde hayvanları temelli şekilde ele alır ve onları, herbirinin geliştirdiği duyulara, üreme şekillerine ve kendilerine has huylarına göre kriterlere ayırarak sınıflandırır.

İbni Sînâ da asında Önemli bir bölümü hayvan psikoloji ve fizyolojisini incelemeye ayırmıştır. Bu bölüm Hristiyan dünyasında Abbreviatio Avicennae de animalibus (çev. Michael Scot) adıyla müstakil bir eser olarak meşhur olmuştur. İspanya'da İbn Bâcce ve İbni Rüşd de zooloji hakkında kitaplar yaz­mışlardır.

Botanik'te olduğu gibi zoolojide de 13. ve 14. yüzyıldan itibaren ansiklopedik eserlerin içinde bir kısım teşkil etmeye başladı. Kazvînî kozmografisinde hayvanlara ayrı bir bölüm ayırarak burada hayvanlar âlemini, her hayvanı savunma vasıtalarına göre sınıflan­dırdı. Aynı şekilde Dımeşkî, Nuveyrî, Dür-retü el-Gavvâs (Dalgıcın İncisi) adlı eserinde Hamdullah   Mustavfî,  Mesâlik  el-Ebsâr  (Gözlerin Gezinmesi) adlı eserinde Ahmed İbnİ Yahya el-Ömerî, anonim bir eser olan Tuhfet el-Acâib ve Turfat el-Garâib (İlginç Ve Görülmemiş Şeylerden Hediye), Maîâlî el-Budûr (Dolunayın Doğduğu Yerler) adlı kitabında Alâeddîn el-Cuzûlî, Subh el-A'şâ (Alacakaranlık Şafağı) adlı eserinde Kal-kaşandî, hayvanların incelenmesine önemli bölümler tahsis ettiler (Islamic Science, sh. 63).

Daha sonraki bir dönemde (ondördüncü yüz­yıl sonlan), Kemâleddîn ed-Demîrî tarafın­dan yazılmış olan Hayat el-Hayevân el-Kübrâ (Hayvanların Hayatı Hakkında Büyük Kitap) adlı eser kendisinden önceki bütün ki­tapları sistemleştirmiş, Câhız'ınkinden sonra en yaygın müslüman risalesi olmuştur. Farsça ve Türkçe'ye tercüme edilmiştir. Celâleddin es-Suyûtî bu eserin manzum bir özetini hazır­lamış ve bu kitap Latince'ye çevrilip 1663'te kaleme alınmış olan Hierozocion'la. birlikte neşredilmiştir. Hierozocion İncil ve Tevrat'ta zikredilen hayvanları, tıpkı Demiri'nin Kur'ân ve hadiste zikredilenler hakkında yaptığı gibi incelemeye çalışan bir eserdir (Islamic Science, sh. 66).

Hayvanlar âlemine duyulan ilgi yalnızca sa­natta değil, edebiyatta da kendini gösterir.

Diğer taraftan müslümanlar özellikle atlarla da ilgilenen bir ilim dalı geliştirmişler ve bu konuda Esmâî, Abdülmü'min ed-Dimyâtî, Cevâlîkî ve İbni el-Münzir çok sayıda eser vermişlerdir.

Daha önce bahsettiğimiz gibi müslümanlar, insanların faydası için zooloji dahil, tabiat ta­rihinin değişik alanlarını incelemişlerdir. Av­cılıktan tıbba uzanan pek çok pratik sahada hayvanlarla ilgili araştırmalar yapılmış, "ve­terinerlik ve insanın tedavisinde hayvanlar­dan faydalanma" konusuna yoğun dikkat sar-fedilmiştir. Bundan dolayı hayvanlarla ilgili konular eserlerin hem tıp hem de zooloji bö­lümlerinde mevcuttur.