> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Siret Ansiklopedisi > Zeyneb Bintü Cahş
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Zeyneb Bintü Cahş  (Okunma Sayısı 510 defa)
25 Haziran 2012, 23:43:43
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 25 Haziran 2012, 23:43:43 »



7- Zeyneb Bintü Cahş

Cahg'ın kızı. Annesi Umeyme, Rasûlullah'in öz halasıydı. Zeyneb'in müslüman olmazdan önceki ismi Berra idi. Hicretten sonra Peygam­ber'in azadlı kölesi ve evlatlığı Zeyd ile ev­lenmişti.

Peygamber, Hatice ile evlendiği zaman, Ha­tice, kölesi Zeyd'i O'na hibe etti. Rasûlullah Zeyd'i azad edip evlatlık edindiğini ilân ederek Araplarda mevcut olan bir geleneği uyguladı. (Kurtubî, c.XIV, sh.ll8).Rasûlullah,azad ettiği kölesi Zeyd'i halası Ümeyme'nin kızı Zeyneb binti Cahş ile evlendirmek istediğinde Zeyneb buna razı olmadı. Ancak aşağıdaki âyet inince evlenmeyi kabul etti:

"Allah ve Rasûlü bir şeye hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadın için o işi kendi istek­lerine göre seçme hakkı yoktu. Her kim Allah ve Rasûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur" (33:36). Ancak bu evlenme istek­siz olduğu için eşler arasında ülfet meydana gel­medi ve bir sene sonra Zeyd, karısını boşamak üzere, Rasûlullah'a baş vurdu. (İbn-i Hacer ve M.Şiblî). Rasûlullah, O'na eşini boşama-masmı tavsiye etti. Ayet-i kerîme bu hususu Şöyle açıklar:

"(Rasûlüm!) Allah'ın nîmet verdiği, senin ve kendisine lütfettiğin kimseye: 'Eşini yanında tut, Allah'tan kork!' diyorsun. Halbuki Allah'ın açığa vuracağı şeyi, insanlardan çekinerek için­de gizliyorsun. Oysa asıl korkulmaya lâyık olan Allah'tır"(33:39).

"Allah'ın açığa vuracağı şeyi gizliyorsun, halk­tan korkuyorsun" cümlesinden maksadın ne ol­duğuna dair farklı rivayetler vardır. Ancak, "Rasûlullah'ın Zeyneb ile evleneceği vahiy yoluyla kendisine bildirilmişti. O, bu durumu bildiği halde halkın dedikodusundan çekinerek Zeyd'e eşini boşamamasmı tavsiye etti." şeklin­deki rivayet, gerçeğe daha uygun görülmekte­dir. Çünkü o günkü geleneğe göre bir kimsenin kendi oğulluğunun boşadığı kadınla evlenmesi caiz değildi.

Rasûlullah'in tavsiyelerine rağmen Zeyd ile Zeyneb geçinemediler. Zeyd'in komutanlık ya­pacak seviyedeki üstün vasıflarına rağmen, azadlı bir köle olması, Kureyş'in ileri gelen aile­lerinden birinin kızı olan Zeyneb'in yanında O'nu küçük düşürüyordu. Dolayısıyla Zeyd, eşini boşamaya kesin karar verdi. Zeyd eşini boşadıktan sonra gelen bir vahiy Rasûlullah'ın Zeyneb ile evlendirildiğini ve Öteden beri devam eden bir câhiliye geleneğinin ortadan kaldırıldığını haber veriyordu:

"...Zeyd, O kadından ilişiğini kesince biz O'nu sana nikahladık ki, evlatlıkları, kadınlarıyla ilişkilerini kestiğinde (o kadınlarla evlenmek isterlerse) mü'minlere bir güçlük olmasın.. Allah'ın emri yerine getirilmiştir".(33:37). İslâm, hukuk dışı bir geleneği ortadan kaldırmak iste­miş ve bu yıpratıcı, hassas meseleyi her hususta insanlar için örnek olan ve olaylar karşısında en çok direnme gücüne sahip bulunan Rasûlullah'ın şahsında uygulamaya koymuştur ki, Ümmeti tarafından rahatlıkla kabul edilsin. Yüce Allah, kendisinin takdir ettiği şeyde Rasûlü için herhangi bir güçlüğün bulunmadığını da vurgulayarak şöyle buyurmuştur:

"Allah'ın kendisine helal kıldığı şeyde Pey-gamber'e herhangi bir vebal yoktur. Önce gelip-geçenler arasında da Allah'ın emri böyle idi. Allah'ın emri mutlaka yerine gelecek,yazılmış bir kaderdir. O peygamberler ki, Allah'ın gönderdiği emirleri duyururlar. Allah'tan kor­karlar ve O'ndan başka kimseden korkmazlar. Hesap görücü olarak Allah (herkese) yeter. Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin ba­bası değildir. Fakat O, Allah'ın Rasûlu ve pey­gamberlerin sonuncusudur. Allah her şeyi hakkıyla biIendir."(33:38-40).

Görüldüğü gibi Rasûlullah'ın Zeyneb ile ev­lenmesi kendi arzusuyla değil, ilâhî vahiyden kaynaklanmakta ve hukuk dışı bir geleneğin or­tadan kaldırılması amacına yönelik bulunmak­tadır. Yerleşmiş bazı yanlışların, toplumların hayatından sökülüp atılması, itiraz edilemez örnekler sayesinde ancak mümkün olabilir. Bu evlilik olayı bunun en açık delilidir.

Ahzab sûresinin zikredilen 37. ayeti, Peygam­ber'e Aişe'nin yanında iken vahyedilmişti. İddeti dolduktan sonra Zeyneb'e Peygamber'ın evlenme teklifi ulaştırıldı. Zeyneb, istiha­re yapmadan cevap veremeyeceğini belirtti. Sonra secdeye kapandı ve bazı rivayetlere göre, iki rekat namaz kılarak şöyle dua etti: "Ey Rab-bim, eğer ben o'na lâyık isem, beni O'nunla ev­lendir." Daha sonra yukarıdaki ayetin gönderil­diği ve Peygamber'in Zeyneb'e Rabbi tarafı­ndan kendisi ile evlendirildiğine dair haber gönderdiği bildirildi. Zeyneb bu haberi duyun­ca, bütün mücevherlerini çıkarıp müjdeyi geti­ren câriye Seleme'ye verdi, secdeye kapandı ve iki ay oruç tutmayı adadı. Peygamber'in Zeyneb'in düğününde, başka hiç bir hanımı için vermemiş olduğu muhteşem bir velime verdiği

söylendi. Bir keçi kesilmişti Bu ziyafete yak­laşık üç yüz kişi katılmıştı. Hicâb ayetleri bu ve­sileyle gönderildi. Bazı kimseler gereksiz yere Peygamber'in evinde geç vakte kadar kaldı­lar. Bu, sadece bir odaları olması sebebiyle Pey­gamber'in ve ehli beytinin büyük rahatsızlık duymasına sebep oldu. Kur'an bunu şu sözlerle zikretmektedir: "Ey iman edenler, (bundan son­ra) Peygamber'in evlerine -yemeğe davet olun­maksızın, vaktine (de) bakmaksızın- girmeyin. Fakat davet olunduğunuz zaman girin. Yemeği yediğiniz zaman dağdın. Söz dinlemek veya sohbet etmek için de (izinsiz) girmeyin. Çünkü bu, Peygamber'e eza vermekte, o (sizden) utan­maktadır. Allah ise hak(kı açıklamak)dan çe­kinmez. Bir de o'nun zevcelerinden lüzumlu bir şey istediğiniz vakit perde ardından isteyin onlardan. Bu, hem sizin kalbleriniz, hem de on­ların kalbleri için daha temizdir..."(33:53).

Zeyneb'in evliliğinin o'nu Peygamber'ın diğer hanımlarından ayıran bazı özel hususiyet­leri vardı. O'nun nikahı Allah tarafından kıyıldı ve bu netice için Peygamber'e vahiy gönde­rildi, diğer hanımlarının nikahı onların vâsileri veya babaları tarafından akd olurdu. O'nun ni­kahı Allah tarafından kıyıldığından, bunun için mehir yoktu. Peygamber namına Zeyneb için Allah kefil oldu. Evlilikleri, Peygamber'in ehli-beytinin mahremiyetlerinin emniyetini te­minat altına alan Kur'an'm bir başka ayeti ile kutlandı: "Ey iman edenler, (bundan sonra) peygamberin evlerine - yemeğe davet olun­maksızın, vaktine (de) bakmaksızın- girme­yin."(33:53). Daha sonra bu büyük hâdise do layısıyla velime verildi. Peygamber'in ha mmlarından hiçbiri böyle bir şerefe nail olma­mıştı: "Zeyneb (r.anha), Peygamber'in diğer hanımlarına karşı bununla övünürdü." (Tirmizi). Zeyneb'in zühd ve takvası, dindarlığı ve kemâlâtı hakkında birçok kayıt vardır. Aişe, "Rasulullah'ın gözünde, şeref ve itibarda be­nimle sadece Zeyneb boy ölçüşmektedir" dedi. (Müslim). Peygamber, ona her zaman mu­habbet ve nezaketle muamele etti. Bu sebeple, Peygamber 'in bir kaç hanımı kendi adlarına vekaleten kızı Fatma'yı Peygamber'e gönderdiklerinde O, verilen görevi başaramadan geri geldi.

O zaman temsilci olarak Zeyneb bintü Cahş'ı gönderdiler. Rivayetin bu noktasında Hz. Aişe diyor ki: "Peygamber hanımları içinde bana ra­kip olabilecek sadece Zeynep'ti. Dini yaşama konusunda Zeynep'ten daha hayırlı bir kadın görmedim. Allah'dan O'nun kadar korkan, O'nun kadar doğru söyleyen, O'nun kadar akra­balarıyla ilgilenen, O'nun kadar çok sadaka veren ve verdiği sadakayı O'nun kadar yetersiz ve değersiz bulan ve böylece Allah rızasını ka­zanmaya çalışan birini daha bilmiyorum. Yal­nız çok hiddetlenip birden köpürür, sonra da he­mencecik iniverirdi. Zeynep İçeri girmek için izin istedi, girdi. Diğer hanımlarının temsilcisi olduğunu söyleyerek Aişe hakkında atıp-tutmaya başladı ve bir hayli şeyler söyledi. Bu arada Aişe, Rasûl-i Ekrem'in gözüne bakıyor, acaba karşılık vermek için bana müsaade edecek mi, diye fırsat kolluyordu. Peygamber'in kızma­yacağını anlayınca, Aişe karşılık vermeye başladı ve Zeyneb'i susturdu. Bunun üzerine Peygamber gülümseyerek: "Ee, Ebû Bekr'in kızı!" buyurdu. (Buharı, Müslim, Neseî ve Müsned).

Ümmü Seleme, Zeyneb'İn fazilet ve iyiliklerin­den çok bahsetti. Dedi ki, "Zeyneb hayırlı bir kadındır ve Peygamber o'na çok sık uğrardı. O, çok muttaki bir kadındır; oruç tutar, teheccüde kalkar, bütün servetini muhtaç ve fakirlere harcar." Zeyneb bizzat şöyle dedi; "Ben Pey­gamber'den evlenme haberini aldığım za­man, iki ay oruç tutmayı adadım. Peygamber benimle olduğunda, evde veya seyahatte, oruç tutamazdım, fakat yalnız olduğum zaman tut­tum." (Tabaqat). Aişe şöyle dedi, "Ben Zeyneb'den daha hayırlı, muttaki, doğru, cömert, akrabalarıyla ilgilenen veya Allah'ın rızasına râm olmuş başka bir kadın görmedim. Biraz sert mizaçlıydı fakat çabuk pişman olurdu." (Müslim). Zühd ve takvada o çok yüksek bir se­viyede idi. Zeyneb, kızkardeşi Hamne'nin de karıştığı Aişe hakkındaki iftira şayiası duyul­duğu zaman, Peygamber'in kendisine Aişe'nin ahlâkı hakkındaki sorusuna; "Ben Aişe'nin iyiliğinden başka birşey bilmiyorum" diye karşılık verdi. Aişe o'nun güvenilirliğini ve.doğruluğunu hatırlar, yâd ederdi.

Zeyneb büyük bir bağlılık ve Allah korkusuyla daima ibadetle meşgul olurdu. Bir seferinde Peygamber muhacirler arasında ganimet dağıtıyordu. Bu arada Zeyneb, Peygamber'e sert bîr şey söyledi. Orada bulunan Hz. Ömer O'nu azarladı, fakat Peygamberşöyle dedi; "Ey Ömer, hiç birşey söyleme, çünkü o, Al­lah'tan çok korkar ve O'na çok içten yakarır (evvâh) Orada hazır bulunan biri; "Evvâh ne­dir?" diye sordu.

Peygamber; "Namazda alçak gönüllü ve mütevâzi, Allah'a içten yalvarıcı ve yalnız O'ndan dileyici." dedi. Sonra şu ayeti okudu: "Doğrusu İbrahim çok içli, yumuşak huylu ve kendini Allah'a vermiş bir kimse idi"(ll:75), Bu suretle Peygamber o'nu bu vasfıyla İbra­him Peygambere kıyasladı. (Nubuwa).

Peygamber ona samimiyetle muhabbet duy­du ve onunla sık kaldı. Zeyneb, bazen bal şerbeti elde edince O'nu Peygamber'e verirdi. Öğlen namazından sonra hanımların hepsini dolaşmak Pey...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Zeyneb Bintü Cahş
« Posted on: 28 Mart 2024, 20:07:35 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Zeyneb Bintü Cahş rüya tabiri,Zeyneb Bintü Cahş mekke canlı, Zeyneb Bintü Cahş kabe canlı yayın, Zeyneb Bintü Cahş Üç boyutlu kuran oku Zeyneb Bintü Cahş kuran ı kerim, Zeyneb Bintü Cahş peygamber kıssaları,Zeyneb Bintü Cahş ilitam ders soruları, Zeyneb Bintü Cahşönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes