Konu Başlığı: Yeme Alışkanlığı Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 05 Haziran 2012, 22:08:57 Yeme Alışkanlığı Peygamber'ın şöyle dediği ifade edilmiştir: "Mide vücudun sarnıcıdır ve damarlar onun içine dalarlar. Eğer mide sıhhatte ise damarlar da sıhhatlidirler. Eğer kötü bir durumun içinde iseler o zaman hastalanırlar." Burada inananlara dikkat edecekleri bir ibret vardır. Müslümanlar midelerine dikkat etmeli ve mideyi bozacak çeşitli gıdalardan sakınmalıdırlar. Mideyi aşırı çalışma ve dış basınçtan korumak için Hz. Peygamber kendi yolundan gidenlere, midelerini tamamen doldurmadan sofradan kalkmalarım tavsiye etmiştir. Diğer bir deyimle, daha bir sürü şey yiyebilecek gibi iken kaşıklarını bırakmalarını istemiş ve bununla da onları birçok hastalıktan korunmuş olacağım haber vermiştir. Gerçekten Rasulullah, kendi yolundan gelenlerin çok açık, temiz ve sıhhatli bir yeme alışkanlığı kazanmaları için büyük çaba göstermiştir. Yemek başında ve sonunda ellerini yıkamalarını istemiş, yemeğe Allah'a şükürle başlamalarını önermiş, sağ elle yemek yemeyi emretmiş, acıkmadan sofraya oturmamayı, çok fazla yememeyi, sıcak yemeklerle beraber soğuk su içmemeyi, yeyip-içmeyi fakat aşın gitmemeyi Önermiştir. Bilindiği gibi aşırı gıda aşırı şişmanlık ve dia-bet gibi birkaç vasıta ile hastalığa davetiye çıkarır. O, insanın en kötü zaaflarından birinin onun midesi olduğunu ifade eder. Yemeğe oturduğunuzda midenizin üçte birini gıda ile, üçıe birini su ile doldurunuz, diğer üçte birini ise kendinize ayırınız (yani boş bırakınız) der. Kur'an: "Yeyİniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz, çünkü Allah israf edenleri sevmez." (7: 31) buyurur. O, insanlardan tencere ve bakraçlarının üzerlerini örtmelerini ve su kırbalarını yıkamalarını istemiştir. Yeme alışkanlığında, insanoğluna birçok lütuf bahşeden Allah'ı anma itiyadının kazanılmasına çok Önem atfedilmiştir. İnananlar yemeye Allah'a dua ile başlamalıdırlar. Enes, Hz. Peygamber 'ın şöyle buyurduğunu ifade ediyor: "Eğer bir kimse yemek yerken Allah'ı anarsa veya bir şey içerken O'na şükrederse, Yüce Allah bundan hoşlanır." Ebu Ey-yub, Hz. Peygamber 'ın yerken veya içerken şöyle dediğini nakleder: "Hamd yiyecek ve içecekleri veren Allah'adır, yutmayı kolaylaştıran ve çıkacak yeri de yaratan O'dur!' Ebu Hureyre, Rasulullah'dan şu şekilde rivayet etmiştir: "Yeyip de şükredenler, oruç tutup da sabredenler gibidirler!' Selman, nimete şükrün, Tevrat'a göre ondan sonra ellerin yıkanması ile olacağını söylemiştir. Ayrıca Hz. Peygamber ise, nimete şükrün yemeğe başlamadan ve yemek bittikten sonra ellerin yıkanmasında olduğunu belirtmiştir. Ebu Hureyre, Allah Rasulü'nün şöyle dediğini rivayet eder: "Eğer bir kimse yağlı elleri ile bir gece geçirirse ve başına bir şeyler gelirse, bunda kendisinden başka suçlayacağı kimse yoktur." Peygamber ayakta iken su içmeyi, yatarken de yemek yemeyi yasaklamıştır. Ebu Cuhayfe, Hz. Peygamber'dan şöyle rivayet eder: "Ben uzanırken yemem." İbni Abbas, Peygamber'in içerken su kaplarına üflemeyi yasak ettiğini ifade etti. Ebu Saİd el-Hudrî de.Hz. Peygamber 'ın su içine üflemeyi yasakladığını söyledi. Birisi su içinde tozlar gördüğünü ifade edince, o da, onları dışarı dökmesini söyledi. Yine birisi bir nefeste suya kanamadığını ifade edince, o, yine, tası ağzından ayır, nefes al, bir daha iç buyurdu. İbni Abbas da Hz. Peygamber'dan şöyle rivayet etmiştir: "Develer gibi nefes almadan su içmeyiniz. İki veya üç seferde, her bir arada nefes alarak ve su kabına üflemeden İçiniz." Rasulullah, az yemenin üzerinde Önemle durmuştur. Ebu Hureyre aşın yemek yiyen birisinin, müslüman olduktan sonra az yemeye başladığını söyledi. Bu Peygamber 'a iletilince o, "Müslümanlar bir barsakları ile, inanmıyanlar ise yedi barsakları ile yemek yer" buyurdu. Ebu Hureyre bir başka rivayetinde ise Hz. Peygamber'ın süt hakkında: "Müslüman bir barsağına, inanmıyanlar ise yedi barsağına da içer." buyurduğunu ifade etti. Ebu Hureyre gıdada tasarruf hakkında da şu hadisi rivayet etti: "İki kişilik yemek üç kişiyi, üç kişilik yemek de dört kişiyi doyurur." Cabir ise şu hadisi rivayet etmiştir: "Bir kişilik yemek iki kişiye, iki kişilik yemek dört kişiye, dört kişilik yemek de sekiz kişiye yeter." O ayrıca şöyle dendiğini de söylemiştir: "Eğer yiyecekleri ölçülü dağıtırsanız şükretmiş olursunuz." (Mişkat el-Mesabih, s. 945-957). |