๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 27 Temmuz 2012, 13:30:54



Konu Başlığı: Yaratıcının Birliği
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 27 Temmuz 2012, 13:30:54
1- Yaratıcı'nın Birliği

Bütün Peygamberlerin öğretilerinin temeli tevhid (Allah'ın birliği) kavramına dayanır. Buna göre, insanlar yalnız kendilerini Yarata­nın kanununa uymalı ve O'na ibadet ve itaat etmelidir. Önceki peygamberler sadece kendi toplumlarına, halkına ve kabilelerine gönde­rilmelerine rağmen hepsi de aynı gerçeği yani Yaratıcının birliğini tebliğ ettiler. Fakat bu kavram, önceki peygamberler zamanında, ka­bile asabiyeti ve rekabetinden dolayı gözardı edildi. Bütün insanlara hidayet rehberi olarak gönderilen Son Peygamber Hz. Muhammed'in de Allah'ın birliği ve O'nun sıfatlarına öncelikli önem vermesi dikkate değer bir hu­sustur. Gerçekte O, insanoğlunun faydası için bu küllenmiş tohumun büyümesini zengin bir mahsûle çevirdi. Şirkin bataklığına saplanmış insanlığa ilk büyük katkısı şüphesiz ki, tevhid kavramına canlılık kazandırmasıydı. İnsanla­rı, Allah'ın ilk evi olan Kabe'ye şu sözlerle davet etti: "Biz Beyt'i (Kabe'yi) insanlara toplantı ve güven yeri yaptık. Siz de İbra­him'in makamından bir namaz yeri edinin (orada namaz kılın). İbrahim ve İsmail'e: 'Ta­vaf edenler, kendini ibadete verenler, rükû ve secde edenler için Ev'imi temizleyin!' diye emretmiştik." (2: 125).

Hz. Muhammed'e peygamberlik gelir gel­mez İnsanları Allah'a şu şekilde davet etti: "İlâhınız bir tek İlâh'tır. O'ndan başka ilâh yoktur, O Rahmân'dır, Rahîm'dir." (2: 163). En'âm Sûresinde şu ifadelere rastlarız: "Rabb'iniz Allah, işte budur. Ondan başka tanrı yoktur. (O) herşeyin yaratıcısıdır. O'na kulluk edin, O herşeye vekildir." (6:102). Tekrar aynı surede şunları okuruz: "...'O, an­cak tek bir Tanrı'dır, ben sizin ortak koştuğu­nuz şeylerden uzağım!' de." (6:19). Hac Sûresinde de şu benzer ifadeler yer alır: ".. .Tanrınız bir tek Tanrıdır, yalnız O'na tes­lim olun..." (22:34).

Bütün bu âyetlerin vurguladığı husus şudur: İnsanlığın ve bütün âlemlerin Rabb'i ve Yara­tıcısı birdir; herkes O'na ve yalnızca O'na ita­at etmelidir. Allah'ın birliği kavramına Al­lah'ın Son Peygamberi tarafından büyük önem verildi. Gaye, insanların kendi menşe-lerini ve varlık sebeplerini anlamalarıydı. Gerçekte farklı kabileler, aileler, uluslar ve ülkeler tek olarak hissedilebilir. Hiç bir şey tek Yaratıcı inancından ve şuurundan müstağ­ni değildir. İnsanların sahip olduğu bilgi: Tek mutlak, Tek Rab, Tek Allah anlayışım içerir. Eğer bu inanç insanların kalbine nakşedilirse ve insanlar hislerini, düşünce ve değerlerini değiştirirlerse kabileler, aileler ve uluslar ara­sındaki her türlü ayırım bütün önemini kaybe­der. Ve insanlık bütün pratik amaçlar için tek halk ve tek millet olur. Tek İlâh şuuru ve O'nun kanununa ve hayat tarzına kayıtsız şartsız itaat etme insanların hayata ve diğer insanlara karşı davranışlarını değiştirir. Ger­çekte insanın Allah ile bu ilişkisini bilme on­daki kardeşlik hissini geliştirir; birlik ruhuna aykırı olan düşüncelere kapıyı kapatır. Bu şartlarda insanlarda üstünlük ve aşağılık his­leri yer bulamaz. Tek Tanrıya kulluk ruhu in­sanda bu tip his ve düşünceleri yok eder ve insanlar tek bir millet olarak ve bu yönden eşit olarak Allah huzurunda alçak gönüllü olurlar. Birlik ve eşitlik Allah'a kulluğun bir sonucudur ve bu durum her türlü ayrıma ka­pıyı kapatır.