๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 22 Haziran 2012, 18:31:15



Konu Başlığı: Ticarî Piyasa
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 22 Haziran 2012, 18:31:15
Ticarî Piyasa

Arabistan'ın o devirlerdeki ticari pazarlannı be­lirlememiz aynı zamanda Hz.Peygamber'in bu yerleri ticari amaçlarla gençliğinde bir çok kereler gezmiş olmasmm mümkün olduğunu da gösterecektir. Muhammed b.Habib Bağdadi ca-hiliye devri Arabistan'ın da bu tür panayırlardan 13 tanesini saymıştır.(El-Muhabber). .

1- Dumet'ül-Cendel: Bu meşhur pazar Hicaz'ı" kuzeyinde Suriye sınırında yer alırdı. Yılda bi kere, Rebi-ül-evvel'in ilk gününde burada ticari bir pazar (veya panayır) kurulur, ay sonuna ka­dar süren bu pazara, uzaktan yakından birçok tüccar gelirdi.

2- Mushakgar: Hıcr, (Bahreyn)'in meşhur ka­sabalarından Mushakgar'da Cemaziyelevvel'in birinde ticari bir panayır kurulurdu. Panayır 1 ay sürerdi.

3- Şuhar: Burası Umman'da bir kasabadır. Bu­rada Recep ayında beşgün süren bir panayır ku­rulurdu.

4- Dabe: Panayır Receb'in sonunda Suhar'dan Dabe'ye taşınırdı. Bu kent Umman'm iki deniz kentinden biridir. Sind, Hind, Çin ve birçok doğulu ülkeden tüccarlar gelirdi.(Mu'cem-ül Buldan, c. II, sh.534).

5- Şihr (Mahare): Arab denizi kıyısında, Aden ile Umman arasında olan bu kasaba amber deni­len kokusu ile meşhurdur. Buradaki panayır Şaban ayının İlk gününden 15. gününe dek sürerdi.

6- Aden: Aden pazarı ise Ramazan ayının biri ile onu arasında kurulur, doğudan güneyden tüccarlar gelirdi.

7- San'a: Yemen'in başkenti olan bu şehirde ku­rulan meşhur panayır Ramazan ayının onundan sonuna dek sürerdi.

8- Rabiye: Hadramut'ta bir kenttir. Zilkade'nin 15. günü başlayan panayır bir ay sürerdi.

9- Ukaz: Necd'in yukan tölgelerindendir. Bu meşhur panayır Hadramut'taki Rabiye panayırı ile  aynı   zamanda  kurulurdu.   Bu   pazar büyüklüğü, ticaret hacmi ve şiir vb. sanat faali­yetleriyle diğer panayırlardan daha büyük bir öneme sahipti. Zilkadenin sonuna dek devam ederdi. Burası Kureyş, Hevazin, Eşlem, Gata-fan, Adi, Habeş, ed-Düş, el-Haya ve el-Mustakil kabileleri tarafından ziyaret edilirdi.

10- Zül-Mecaz: Ukaz yakınındaki bu yerde kurulan panayır Zilhicce ayının ilk yedi günü boyunca sürerdi.                                           

11- Mina: Daha sonra yukarıda sözü edilen pa­nayır Hac günlerinde Mina'ya nakledilirdi.

12- Nazet: Daha sonra Hayber'de kurulan Nazet pazarı Muharrem ayının onundan sonuna dek sürerdi.

13- Hicr: Burası Yemame'de bir yerdir. Nazet ile aynı zamanda kurulurdu.

Arap yarımadasında kurulan bu pazarlar doğudan ve güneyden gelen insanlarla doluşur­du. Bu listede yarımada dışında kurulan, Ku-reyş'in ve Hz.Peygamber'ın da birkaç kez katıldığı Busra (Suriye) panayırına yer verilme­miştir. Bilindiği gibi Busra Arap yarımadasının dışındadır.

Eski Arabistan'da ticaret merkezlerinin göste­rildiği haritaya (sh. 267) kısa bir bakış bu pazar­ların kuzeyden doğuya, doğudan güneye, güneyden batıya, batıdan kuzeye bütün yarıma­dayı kapladığını gösterecektir. Bütün bunların yerel değil, bir çok yabancıların da katıldığı bölgesel panayırlar olduğu özellikle vurgulan­malıdır. Ülkenin uzak kısımlarından olduğu gi­bi ülke dışından da gelenler olurdu. Kureyşliler sık sık Dümetü'l-Cendel ve Rabiye panayırları­na katılırlar, Ukaz'a ise ülkenin her yerinden in­sanlar gelirdi. Bu tacirler bir panayırdan diğeri­ne gezerek ve alım-satıma güçleri yettiğince, mümkünse hepsine giderek alış-veriş yapar­lardı. (Muhammed b.Habib ve el Merzuki; Kitab-ul vel Armarah wal-Amkanah, c.II, sh.161-70). Hz.Peygamber'in da buraları gezip tica­ret yapmış olması oldukça kuvvetli bir ihtimal­dir. Mesleği ticaret olan birisinin buralara katıl­ması zaten gereklidir, aksi halde ticaret işini ve iş bağlantılarım sürdürmesi imkansız olacaktır. Bir tacirin hayatını kazanması için bir mal arzı­na ihtiyacı vardı ve bu arzı sağlayan panayırları ziyaret etmesi şarttı. Çok zengin olmadığı süre­ce bir tüccarın buraları dolaşmadan geçimini te­min edebilmesi zordu. Bunun yanısıra Hz.Muhammed ticarete sıfırdan başlayan, bazen de zenginler için sabit ücret karşılığında onların işini takibeden fakir bir kişi İdi. Buna dayanarak bu panayırlara sık sık uğradığı kabul edilebilir. Bahreyn meselesi de şüphesiz ki doğrudur. Abdul Kays heyetinin lideriyle çeşitli kişiler ve yerler hakkında konuşmuştur. Kendisine içki hususunda sorduklarında ise Peygamber şarap yapımında ve içiminde kullanılan kaplar hakkında ayrıntılı bilgiler vermiş ve bu kaplar­dan dördünün kullanımını yasaklamıştır. Bun­lar: Ham (şarap yapımında kullanılan yeşil bir kap), dubba (içi oyulmuş ve kurutulmuş bir ka­bak, ki bu da kadeh olarak kullanılıyordu), ne-kir (ağaçtan oyulmuş bir çeşit kap) ve muzajfet (zift ile boyanmış/sırlanmış çömlek).

Bahreyn halkının yaşantısı, âdetleri, yeme-iç-meleri hakkında oldukça detaylı bilgilere sahip olması Peygamber'in bu bölgeleri, Mushakkar panayırına gittiğinden ziyaret ettiğini kuv­vetlendiren diğer delillerdendir. Aksi takdirde burasını, bölgelerim ve insanlarını bu kadar yakından bilebilmesi imkânsızdır. Heyetin lide­ri el-Eşac haklı olarak Peygamber'a: "Sen şehirlerimizi ve halkımızı benden iyi biliyor­sun" demiştir.