๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 22 Haziran 2012, 18:28:06



Konu Başlığı: Ticaretin Prensipleri
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 22 Haziran 2012, 18:28:06
TİCARETİN PRENSİPLERİ

Giriş

Önceki kısımda geçtiği üzere, Peygamber'in risaletten önce ve sonra ticaret ile iştigal ettiğin­de hiç şüphe yoktur. Fakat O'nun tacirliği diğer-lerininkinden farklıydı. O, sadece hayatını ka­zanmak istiyor; zenginlik ve servet biriktirmek gibi arzular peşinde koşmuyordu. Çünkü bu ti­cari işler, o devirde dürüst para kazanılabilecek ender işlerdendi. Kazandıkları ancak hayatını idâme ettirmesine yeterli oluyordu. Ancak ne olursa olsun, her yaptığı işi tam bir dürüstlük ve doğruluk içinde yaptığından hiç bir müşterisi­nin şikâyetine mâruz kalmıyordu. Sözünü tuiu-yor, mallarım kararlaştırdıkları vasıfta ve za­manında teslim ediyordu. O dönemlerdeki alış­verişlerde sık sık görülen münakaşalar ve kav­galar O'nunla müşterileri arasında asla görülmezdi. Bütün meseleler her zaman için doğrulukla, barış içinde çözülür, karşısındaki hiçbir zaman aldatılma korkusu taşımazdı.

Rasulullah böylelikle doğru ve adil alış-ve-rişin ve ticaretin prensiplerini de ortaya koy­muştur. Söz konusu prensipler, bu konuda ev­rensel kuralları oluşturmuştur. O'nun dürüst bir tacir olarak nâmı henüz çok küçük yaşlarday­ken yayılmıştı. Peygamber diğer insanlarla olan işlerinde daima sorumluluk ve dürüstlük göstermiştir. Bu konuda kendisi ile ticaret yapmış insanların çeşitli nakilleri bulunmak­tadır. Abdullah b.Ebu Harnza, O'nunla bir alış­verişe başladığını, fakat daha ayrıntıları belirle­meden acil bir işinin çıkmasıyla hemen ayrıl­mak zorunda kaldığını anlatmaktadır. Geri dönmeye söz verdiği halde unuttuğu için, ancak üç gün sonra hatırlayarak oraya koşmuş ve Pey­gamber'ın halâ onu beklemekte olduğunu görmüştür. Peygamber ise orada üç gün bo­yunca beklediğini belirtmekten başka hiç bir şey söylememiştir. O'nun cömertliği ve adil kişiliği sadece kendi çağindakilere değil, ken­dinden sonra gelen bütün insanlarca ticarî münasebetler için temel prensipler olarak kabul görmüştür.