> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Siret Ansiklopedisi > Süs Teşhirinin Yasaklanması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Süs Teşhirinin Yasaklanması  (Okunma Sayısı 479 defa)
14 Temmuz 2012, 09:50:27
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 14 Temmuz 2012, 09:50:27 »



Süs Teşhirinin Yasaklanması

İlahi Kanun'un kadınlardan istediği yalnızca er­keklerden istediğiyle, yani bakışlarını sakınıp, ırzlannı korumakla sınırlı olmayıp, erkeklerden istenmeyen daha başka şeylerin de kadınlardan istendiği önemle belirtilmelidir. Kadınlardan uymaları istenen ilk emir, süs ve zinetlerini be­lirlenmiş çevrenin dışında göstermemeleridir. Ziynet, çekici elbiseler, süslemeler ve Kadın­ların genellikle kullandığı el, yüz, baş, ayak vb. süsleri içine alır ki, bu, modern anlamda makyaj ile ifade edilebilir. Mahrem yerlerin örtülmesi ve giyinme hakkındaki kesin emirler­le ilgili yukarıda verilen bilgiler bu emirlerin ga­ye ve hikmetini anlatmada yeterli derecede ışık tutmaktadır. Avret yerlerinin örtülmesi ile süs ve zinetin örtülmesi farklı şeylerdir. Avret yeri, baba ve erkek kardeş gibi erkeklerin bile yanı­nda açılmaması zorunlu olan yerlerdir; oysa örtü, kadını mahremi olmayan erkeklerden ayı­ran şeydir. Buradaki husus avret yerleriyle değil, süs ve zinetin teşhiri ve örtünmesi hükmüyle İlgilidir. Buna göre, kadınlar süs ve zinetlerini yalnızca kocaları, kendilerine mah­rem olan yakınları ve kontrolleri altındaki diğer insanların yanında açabilirler.

Bunlan şöyle sıralayabiliriz:

a- Kadın, süslerini kocasının, babasının, kayı-nbabasımn, oğlunun, üvey oğlunun, kardeşinin ve yeğenlerinin yanında açabilir.

b- Hizmetçlerinin yanında açabilirler. Fakat başkalarının hizmetçilerinin yanında değil. Bazı alimlere göre de bunlar sadece kadm hiz­metçilerdir.

c- Yine, zinetlerini ellerinin altında bulunan ve emirlerine tabi olanlar ile cinsî ilişkiye kabiliye­ti olmayanların yanında açabilirler. Bunların kadınlara karşı kötü temayül ihtimali veya teh­likesi bulunmaması şarttır.

Buna göre müslüman bir kadın mahrem erkek­lerden ayn olarak şu iki şarta sahip olan erkekler karşısında da zinetlerini açabilmektedir. 1. An­cak ikinci derecede, yani kadına tabi bir statüde olmak. 2. Efendisinin karısı, kızı, kızkardeşi, veya annesi hakkında kötü düşünce veya arzu taşımayacak şekilde yaşlılık, güçsüzlük, yok­sulluk ve düşük sosyal mevkilerde olma gibi se­beplerle cinsi etkilerden uzak bulunmak. Müfessir ve fakihler ayette geçen ifadeden kas­tedilen erkeklerin tümünü ortaya koymuşlardır. Şöyle ki: Kadınlara karşı hiç ilgi duymayan alık kimseler (İbni Abbas), sadece gerekli rızkını kazanmak için size bağlanmış olan yoksullar (Katade), yalnızca yiyeceğe ihtiyaç duyup, kadınlara karşı ilgisi olmayan alık erkeklere (Mücahid), her bakımdan efendisine bağlı olan ve evdeki kadınlara köjü nazarla bakma cesareti bulunmayan kimseler (Şa'bi)...

Ne var ki, evde çalışan herhangi bir erkeğin güvenilir olmadığı veya kötü tabiatlı olduğu sonradan görülmüş ise, o derhal evden uzak­laştırılır. Bu konuda en güzel açıklama Hz. Pey­gamber zamanında meydana gelen ve Buhari, Müslim, Ebu Dayud, Nesai, ve İmam Ah-med'in, Hz. Aişe ve Ümmü Seleme'den rivayet ettikleri şu olaydır: Medine'de iktidarsız ve cinsî etkilerden uzak sanıldığından Hz. Peygamber'in hanımlarının yanına serbestçe girebi­len bir hadım erkek (hunsa) vardı. Hz. Peygam­ber birgün hanımlarından Ümmü Seleme'nin evine gittiğinde, bu adamı kardeşi Abdullah ile konuşurken işitti. Abdullah'a ertesi gün Taİf i fethederlerse, hemen Ğaylan Sekafi'nin kızı Bedia'yı elde etmesini tavsiye ediyordu. Sonra, Bedia'nm güzelliğini ve çekiciliğini Övmeye başladı ve o kadar ki, onun gizli yerlerini tasvir etmeye kadar gitti. Hz. Peygamber bunları duyunca şöyle dedi: "Ey Allah 'm düşmanı, san­ki onun her yanını görmüşsün". Sonra da, bu adam karşısında kadınların örtüye tam riayet et­melerini ve bir daha onun evlere alınmamasını emretti. Bunun ardından, onu Medine'den çıkardı ve diğer hadımların da evlere girmeleri­ni yasakladı. Çünkü, kadınlar onların varlığına aldırmazken, onlar bir evdeki kadınları diğer evlerdeki erkeklerin karşısında tasvir ediyor­lardı. Bu da gösteriyor ki, "cinsi arzu duyamayan" ifadesi, yalnızca bedeni iktidarsızlığı belirtmemektedir. Bedeni açıdan iktidarsız ol­makla birlikte, içten içe cinsî arzu besleyen ve kadınlara karşı ilgi duyan kişiler pek çok serlere neden olabilirler.

(d) Süslerini erkeklik sırlarından henüz haberi olmayan küçüklerin yanında da açabilirler. Bunlar cinsi duyguları henüz uyanmamış olan çocuklardır. En fazla 11-12 yaşındaki çocukları için geçerli bir ifadedir. Bu yaşın üstündeki çocuKiar, henüz bulûğa ermemiş bile olsalar, cinsî duygu sambı olmaya başlarlar.

(e)  Zinetlerini kendi kadınlarının yanında da açabilirler.   "Kendi  kadınları"  ndan kasıt müslüman bir kadının, müslüman olsun veya olmasın, günlük hayatında yakından ilişki için­de bulunduğu ve her günkü ev işini paylaştığı vs. tanıdık-bildik  kadınlardır.  Burada  amaç, kültürel ve manevi kökenleri bilinmeyen veya geçmişleri şüpheli görünen ve dolayısıyla güvenilmezlik arzeden yabancıları çevrenin dışına çıkarmaktır. Bu görüşü, zımmî kadı­nların Peygamber'ın hanımlarını ziyarete geldiğini ifade eden sahih hadisler de destekle­mektedir. Burada göz önünde bulundurulması gereken ana nokta, dini inanç değil, ahlaki ka­rakterdir. Müslüman kadınlar, gayrimüslim de olsalar tanınmış ve güvenilir ailelerin soylu, if­fetli ve faziletli kadınlarıyla görüşebilir ve içten sosyal bağlar kurabilirler. Fakat müslüman da olsalar, iffetsiz, ahlâksız ve adî kadınlar karşısında örtüye riayet etmelidir. Bu kadınlarla bir arada bulunmak ahlaki açıdan erkekle bir arada olmak kadar tehlikelidir. Bilinmeyen ve tanıdık olmayan kadınlara ise, en fazla mahrem olmayan yakınlar gibi davranılır. Bunlar karşısında yüz ve eller açılabilir. Fakat vücudun kalan kısmı ve zinetler kapatılmalıdır. (The Me-aning of the Quran, c. VIII).

Kadının süs ve zinetlerini göstermesini kısıtla­yan Kur'an'ın kesin emirlerini tafekkür etmemiz bizlere aşağıdaki neticeleri idrak etmemizi sağlayacaktır. Birincisi, kadın tarafından sınırlandırılmış çevrede gösterilebilecek olan zinetler avret yerlerine dahil değildir. Bu sadece zinetlerin, edepli giyinmenin, göz sürmesinin, kınanın, makyajın ve benzeri çeşit kadın süsle­rinin de gösterilmesi demektir. İkincisi, kadın tarafından bu zinetler, kendisine ebediyen ha­ram olan veya cinsî istek duymayan veya başka sebeplerden dolayı kötülük kaynağı olmaya kabiliyetsiz erkeklerin yanında gösterilebilir. Bu sebeple izin, kadınlar hususunda "kendi ka­dınlarına, erkekler hususunda "cinsî duygu­ları noksan olanlara" ve çocuklar hususunda "erkeklik sırlarından henüz habersiz olanlara" diye sınırlandırılmıştır. Bu, açıkça kanun ko­yucunun, kadının çekicilik ve ziynetlerinin se­bep olacağı tahrik ve cinsî anarşiyi asgariye indirmek amacıyla sınırlandırmalar getirmesi­ni yansıtmaktadır (Mevdûdî, Purdah and the Staîus ofWoîen in islam).

Kadınlara, bu dairenin dışında kalan yabacılara süslerini göstermemeleri emredilirken, ay­rıca yürüyüşlerine dikkat etmeleri lüzumu ha­tırlatılmıştır: "Gizlemiş olduğunuz şeyleri bel­li edecek.şekilde ayağınızı yere vurmayınız." (24:3l) denmiştir. Yabancı erkeklerden gizle­mekle ernrolunduğu zinetler yukanda değinilen erçevede gösterilebilen zinetlerle aynıdır.

Eğer kadınlara, cinsi duygulardan mahrum ve cinsi istek duymayan erkeklerin yanına zinetle-rivle serbestçe çıkmalarına müsaade edilse idi bunun neticelerine göz yummak gerekirdi. Bu­rada çekici bir elbisenin gösterilmesinin her kadını fahişeye çevireceği veya her erkeği zâni yapacağı iddia edilemez. Bununla beraber, eğer kadın süslenerek evinden dışan çıkıp serbestçe erkeklere karışırsa toplum için açık ve gizli, maddi ve manevi mahzurlara sebep olacağı ihti­malini kimse inkar edemez. Şehvani ve cinsi ta-vizkârlığm sebep olduğu kötülüklerle Amerika ve Avrupa'nın ahlâki ve manevi iflası yorum ge­rektirmeyecek kadar açıktır. Ancak, İslam bu tür durumlara asla müsamaha göstermemekte­dir. Önceden şekillenen fesatlığı durdurmak ye­rine, bunları başından kontrol altına almaya çalışmaktadır. Böylelikle toplumun tahrik ve tahrip olmasına yol açacak "zararsız" ve "ma­sum" oluşu aşikâr olan zinetlerin meydana çıkartılmasını kesinlikle yasaklamaktadır. Hz. Peygamber kadın ve erkeklerin birbirlerine karışmalarını şu sözlerle nehyetmiştir: "Karşı cinse serbestçe kansan ve zinetlerini gösteren kadın nursuz ve iffetsizdir." (Tirmizi).

Kur'an-ı Kerim'de ifade edilen; kadınların zinet ve süslerini "açıkta olan-kendiliğinden görünen" ve kontrollerinin ötesine taşanın dışında göstermemeleri gerektiğidir. Yani kadı­nlar, bilerek ve kasden süslerini açığa vuramaz­lar. Fakat niyet ve kasıt olmaksızın, başörtünün savrulup zinetin ortaya çıkması veya kadın giyi­minin bir parçası olarak çekiciliği bulunmakla beraber gizlenmesi mümkün olmayan dış elbi­senin görünmesi gibi durumlarda zinetin açığa çıkmasında bir sakınca yoktur. Bazı müfessirlere göre ayet "vücudun genellikle açıkta kalan ve örtülmeyen kısımları" anlamına gelmektedir.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Süs Teşhirinin Yasaklanması
« Posted on: 29 Mart 2024, 01:38:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Süs Teşhirinin Yasaklanması rüya tabiri,Süs Teşhirinin Yasaklanması mekke canlı, Süs Teşhirinin Yasaklanması kabe canlı yayın, Süs Teşhirinin Yasaklanması Üç boyutlu kuran oku Süs Teşhirinin Yasaklanması kuran ı kerim, Süs Teşhirinin Yasaklanması peygamber kıssaları,Süs Teşhirinin Yasaklanması ilitam ders soruları, Süs Teşhirinin Yasaklanmasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes