๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 28 Temmuz 2012, 17:37:03



Konu Başlığı: Sürekli Takip Ve Bıktırma Taktikleri
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 28 Temmuz 2012, 17:37:03
Sürekli Takip Ve Bıktırma Taktikleri

Ubbad'ın oğlu Rebîa'nın şöyle dediği rivayet ediliyor: Ben, genç bir delikanlı iken efen­dimle birlikte Mina'da idim. Rasûlullah, kabilelerin çadırlarına yakın bir yerde durarak şöyle diyordu: "Ey falan oğulları, ben Al­lah'ın elçisiyim. Size gönderildim. Allah'a kulluk edip şirk koşmayınız. Ondan başka bü­tün taptıklarınızı bırakınız. Bana inanıp, beni tasdik ediniz ve Cenab-ı Allah'ın bana gön­derdiği emirleri tebliğ etmek için beni koru­yunuz." Arkasında da gözü şaşı, parlak saçı örgülü bir kimse vardı. Aden işi bir elbise giymişti. Rasûlullah sözünü bitirince, o: "Ey falan oğulları! Bu adam Lât ve Uzzadan uzaklaştırmak ve cinnîlerden müttefikimiz olan Mâlik b. Akyeş'in   oğullarından ayırıp getirdiği bid'at ve sapıklığa sizi düşürmek is­tiyor. Kendisine uyup O'nu dinlemeyiniz." di­yordu. (Rebîa,) babama: "Bu adamın peşini takip edip sözünü yalanlıyan kimdir?" dedim. Babam: "Bu, amcası Abduluzza b. Abdulmuttalib'in oğlu Ebû Leheb'tir" dedi.

Ebû Nu'aym, Hz. Ali'nin şöyle dediğini riva­yet etmiştir: Rasulullah, her mevsimde çı­kıp kabileleri İslâm'a davet ederdi. Fakat hiç bir kimse, davetine icabet etmedi. Evet Mecenne, Ukaz ve Mina'da çeşitli mevsimlerde toplanan kabilelerle görüşürdü ve bu hâl se­nelerce devam ettiğinden, bazı kimseler: "Halâ usanmadı, yetmez mi artık?" derdi. Bu sıkıntılı hâllere rağmen Rasulullah, bir üs­lup üzerine tebliğ işine devam etti. Halbuki normal bir insan böyle hallerde ye'se düşer, bıkar. Ama bunlardan hiç birisi olmadı. Ger­çekten peygamber olmasaydı, devam etmesi­ne imkân yoktu. Tebliğ görevini yaparken karşılaştığı engelleri nasıl aştığına dair getir­diğimiz bu misallerle iktifa edeceğiz ve ardı kesilmeyip devam eden tebliğ için yapılan sü­rekli çalışmalardan da birkaç misal vereceğiz.