Şahıs Hukuku İle İlgili Durumlar
Bütün durumlarda, karşılıklılık ilkesi tam bir adaletle uygulanır ve böylece tarafların hiçbirinin çıkarları zedelenmez. Boşanma vâki olduğunda çocuğun emzirilmesi ile ilgili olarak şu kanun mevcuttur: "Anneler çocuklarını emzirmeyi tamamlatmak isteyen babalar için, tam iki sene emzirirler. Anaların yiyecek ve giyeceğini uygun bir şekilde sağlamak çocuk kendisinin olan babaya borçtur. Herkese ancak gücü nisbetinde teklifte bulunulur. Ana çocuğundan, çocuk kendisinin olan baba da çocuğundan dolayı zarara sokulmasın. Mirasçıya da aynı şeyi yapmak borçtur..." (2: 233). Talâk sûresinde de şu mealde âyetler yer almaktadır: "Boşadığınız fakat iddeti dolmamış kadınları gücünüz nisbetinde, kendi oturduğunuz yerde oturtun; onları sıkıntıya sokmak için zarar vermeye kalkışmayın. Eğer hamile iseler; doğurmalarına kadar nafakalarını verin. Çocuğu sizin için emzirirlerse onlara ücretlerini ödeyin; aranızda uygun bir şekilde anlaşın; eğer güçlükle karşılaşırsanız çocuğu başka bir kadın emzirebilir. Varlıklı olan kimse, nafakayı varlığına göre versin; rızkı ancak kendisine yetecek kadar verilmiş olan kimse, Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah kimseye verdiği rızkı aşan bir iş yüklemez. Allah güçlükten sonra kolaylık verir." (65: 6-7).
Kur'ân-ı Kerîm'i kısaca bir gözden geçirmek, onun tatbike yönelik, gerçekçi kavram ve ilkeler içeren bir kitap olduğunu anlamaya yeter. Arap toplumunun hayatında bütünüyle inkılâbı bir değişikliğe uğratan ve onları Hz. Muhammedi'in vefatından sadece bir asır sonra o vakitler bilinen dünyanın öğretmenleri ve yöneticileri yapan, Hz. Muhammed 'in getirdiği dinin bu tatbike uygun yönüdür.[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın