Konu Başlığı: Nihaî Otorite Olarak Kuran Ve Sünnet Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 04 Haziran 2012, 14:28:53 8- Nihaî Otorite Olarak Kur'an Ve Sünnet Yasama, yürütme ve yargı alanlarındaki tüm olaylarda nihaî otorite Allah'ın Kitab'ına ve Rasulullah'ın Sünneti'ne aittir. "Ey iman edenler, Allah'a itaat edin, Rasul'e ve sizden olan emir sahiplerine de itaat edin. Eğer herhangi bir hususta çekişirseniz —Allah'a ve ahiret gününe (gerçekten) inanıyorsanız— onu Allah'a ve Rasul'üne götürünüz. Bu daha hayırlıdır ve sonuç bakımından da daha güzeldir." (4: 59). Bu ayetle üç önemli anayasal mesele aydınlatılmıştır. İlk olarak, müs-lümanlar her halükârda hem ferden, hem de topluca Allah'a ve Rasulü'ne itaat etmek zorundadırlar; bu itaat her çeşit diğer itaatler üzerinde bir önceliğe sahip olmalıdır. Bunun da tabiî bir sonucu olarak, diğerlerine itaat bütünüyle öncelikle itaate göre ayarlanmalıdır. Bu husus şu Kur'an ayetleriyle de desteklenir. "Allah ve Rasulü bir işte hüküm verdiği 2aman artık inanmış bir erkek ve bir kadın için o işte kendi isteklerine göre seçim hakkı yoktur. Kim Allah'a ve Rasulüne karşı gelirse gerçekten o apaçık bir sapıklığa düşmüştür." (33: 36). Kim Allah'ın indirdi-ğiyle hükmetmezse onlar kâfir... zalim ...(ve) fasık olanlardır!' (5: 44-45-47). Aynı husus Rasulullah @'ın şu sözleriyle de desteklenmiştir; a- "Masiyetle emrolunmadıkça, hoşgörsün ya da görmesin, müslümanın her hususta ulû'l-emri dinlemesi ve itaat etmesi gereklidir. Masiyetle emrolunduğunda ne dinlemek, ne de itaat etmek söz konusudur. b- "Kulağı kesik kötürüm bir köle bile sizin üzerinize âmir olsa Allah'ın Kitabına uygun yönettikçe onu dinleyin ve itaat edin". c- "Masiyete (Allah'a itaatsizlikte) kula itaat yoktur. İtaat ancak marufta (İslâm'a aykırı olmayan, iyilikte) dir" d- "Yaratıcıya isyanı gerektiren hususlarda hiçbir yaratılmışa itaat yoktur." (Mişkât) Yukarıda geçen Kur'an ayetleri ve Rasulullah'ın sözleri yasama, yürütme ve yargı organlarının Kur'an ve Sünnet'in açık hükümleri karşısında herhangi bir yetkiye sahip olmadıklarını kesinlikle göstermektedir. Kur'an ve Sünnet'in öğretileriyle herhangi bir şekilde çatışacaksa, yasama organı herhangi bir kanunu çıkaramaz; yürütme organı herhangi bir emir veremez. Aynı şekilde Kur'an ve Sünnet'e göre doğru olan kararları da reddedemezler. Anayasaya ait önemli hususlardan ikincisi, hiçbir gayri müslimin İslâm Devleti'nde yönetici olamamasıdır. Bu hak sadece müslü-manlara aittir. "Sizden olan emir sahiplerine itaat edin..." (4: 59). Hakikaten aşikardır ki ideolojik bir devlette onun Öğretisine inanmayan vebunugünlük hayatında uygulamayan kişi o devletin lideri haline gelemez. Zaten gelebilecek olması îslâmî hayatın ruhu ve öğretisini gülünç duruma düşürürdü. Üçüncü olarak yukarıdaki söz konusu ayet (4: 59), insanlara ulûl-emr ve yöneticilerden farklı görüş sahibi olma hakkını verir. Emir ve yurttaşlar arasında çıkacak anlaşmazlıklarda mesele kararlan nihaî olan Kur'an ve Sünnet'e götürülür. Kur'an ve Sünnet'in ışığında sorunu çözümleyecek olan sürekli mahkemeler ya da bu sorunlar için özellikle oluşturulmuş yasama organları tarafından karara bağlanır. |