๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 26 Temmuz 2012, 12:55:40



Konu Başlığı: Kurânın Mücadeleye Daveti
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 26 Temmuz 2012, 12:55:40
Kur'ân'ın Mücadeleye Daveti

Kâfirler, Kur'ân'ın tebliğini reddedip ona kar­şı gülünç iddialar öne sürdüğünde kendileri­ne, bu Kitâb'ın sûrelerinden birinin benzerini meydana getirmeleri için açık davet verildi. Kur'ân bu daveti şu sözlerle belirtmiştir: "Eğer kulumuz (Muhammed)e indirdiğimiz­den şüphe içinde iseniz, haydi onun gibi bir sûre getirin, Allah'tan başka bütün şahit (yar­dımcılarınızı da çağırın; eğer doğru iseniz (bunu yapın)." (2: 23). Âyette ifade edilen teklif Mekkî ve Medenî sûrelerde bütün Kur'ân boyunca sık sık tekrarlanır. Bununla, edebî yönden ve konusu itibariyle erişilmez bir niteliğe sahip olan Kur'ân'ın bir insan ta­rafından yazılmış olamayacağı vurgulanmak istenir. Böyle olamayacağına göre, onun Al­lah tarafından Hz. Muhammed'e gönderil­miş olduğu ortaya çıkmaktadır.

Daha sonra Yunus sûresinde şu ifadeleri gör­mekteyiz: "Yoksa 'Onu uydurdu' mu diyor­lar? De ki: 'Eğer doğru iseniz haydi onun benzeri bir sûre getirin ve Allah'tan başka çağırabildiklerinizi de çağırın!" (10:38). Hûd sûresinde de benzer ifadelerle karşılaşmakta­yız: "Yoksa 'Onu uydurdu1 mu diyorlar? De ki: 'Öyleyse siz de onun benzeri on uydurul­muş sûre getirin; eğer doğru iseniz Allah'tan başka, çağırabildiklerinizi de (yardıma) çağı­rın (da bunu yapın)!" (11:13). Bu mücadeleye davet yine şu sözlerle tekrar edilmektedir: "De ki: 'Andolsun, eğer insan(lar) ve cin(ler) şu Kur'ân'ın bir benzerini getirmek üzere toplansalar, yine onun benzerini getiremezler. Birbirlerine arka ol(up yardım etse)ler de (bu­nu yapamazlar)." (17: 88).

Bu davete hiçbir zaman hiçbir insan sahip çıkmamıştır, çünkü Kitâb ve icazı insan gay­retinin ötesindedir. Kur'ân'ın İlâhî vahiy eseri olduğunun ve onun bir insan tarafından yazıl­madığının ispatı, onun kendi muhteşemliğinde, kendi tabiatında ve nazil olduğu keyfiyet­lerin içindedir. Bütün dünya onun gibi bir Kitâb'ı, hatta onun bir sûresi gibi bir sûreyi getirmeye davet edilmiştir. Kur'ân'ın muhte­vası bugün de her zaman olduğu gibi saf ve tahrife uğramamış haldedir. Sadece Hz. Mu­hammed'in getirdiği Kitâb'ın emsalsizliği, ona benzer ya da onun bir suresine benzer birşeyi getirmenin bir insanın, bir grup insa­nın veya bütün insanlığın yetenek ve kapasi­tesinin ötesinde oluşu gerçeği bile Hz. Mu­hammed'in Hakkı tebliğ ettiğinin ve pey­gamberliğinin ispatı için yeterli delildir. Eğer Kur'ân Onun meydana getirdiği bir Kitâb ol­saydı, tarih boyunca pek çok insan böyle ki­taplar husule getirebilirdi. Bütün bunların öte­sinde Hz. Muhammed ne okur ve ne de ya­zardı; buna rağmen bu Kitab O'nun tarafından dünyaya sunulmuştur. Dünyanın gelmiş geç­miş bütün âlimleri böyle bir kitabı hatta onun bir suresini husule getirememişken nasıl olur da Hz. Muhammed; okuma-yazması olma­yan bir kişi, bu Kitâb'ı bizzat yazmış olabilir? Bu, Hz. Muhammed'in bu Kitâb'ın Rabbi tarafından insanlığa rehber olmak üzere indi­rildiği şeklindeki beyanının açık ve net ispatı­dır.