Konu Başlığı: İsmailin Kurban Edilme Olayı Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 14 Haziran 2012, 12:21:49 İsmail'in Kurban Edilme Olayı İbrahim, İsmail'in çocukluğunda (muhtemelen 11-13 yaşlarında) Mekke'yi ikinci defa ziyaret ederek gördüğü rüya hakkında oğluyla konuştu. Kur'an, bu olayı şöyle anlatmaktadır: "Çocuk kendisinin yanısıra yürümeye başlayınca; 'Ey oğulcuğum! Doğrusu ben uykuda iken seni boğazladığımı görüyorum, (düşün) bak, ne dersin?' dedi. (İsmail) 'Babacığım, ne ile emrolundunsa yap; İnşaallah sabredenlerden olduğumu göreceksin' dedi. Böylece ikisi de (Allah'a) teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yatırınca Biz: 'Ey İbrahim! Rüyayı doğruladın, işte biz iyi davrananları böylece mükâfatlandırırız' diye seslendik. Doğrusu bu apaçık bir imtihan idi. Ona, fidye olarak büyük bir kurbanlık verdik." (37: 102-107) Bu hadise Mekke yakınlarında Mina'da vuku bulmuştur. Her yıl Zilhicce ayının onuncu gününde, dünyanın her tarafında müslü-manların Allah'a koyun, keçi, deve ve sığır kurban etmesiyle anılmaktadır. İbrahim'ın ikinci ve küçük oplu İshak henüz doğmamıştı. Ancak başarılı ve şerefle çıktığı bu imtihandan sonra Allah ondan razı oldu. Ona Rabbmdan bir mükâfat olarak ikinci bir oğul sahibi olacağı haberi verildi. Kur'an bu olayı Saffat Suresi'nde şöyle izah eder: "Sonra gelenler arasında 'İbrahim'e selâm olsun' diye ona (iyi bir ün) bıraktık. İşte iyileri böylece mükâfatlandırırız... Ona iyilerden bir peygamber olacak îshak'ı müjdeledik." (37: 108-112). Kur'an, kimin kurban edildiği konusunu hiçbir şüpheye yer bırakmadan anlatmaktadır. Hatta İncil'de bulunan çelişkiler dahi dürüst bir gözlemciyi, kurban edilmesi gerekenin büyük oğul İsmail olduğu sonucuna götürür. İsmail ve İshak'ın doğum hadisesi İncil'in muhtelif anlatımlarında şöyle açıklanmaktadır: "Ve bu şeylerden sonra, vaki oldu ki, Allah İbrahim'i deneyip ona dedi: Ey İbrahim; ve o: İşte ben, dedi. Ve dedi: Şimdi oğlunu, sevdiğin biricik oğlunu, İshak'ı, al ve Moriya diyarına git ve orada sana söyliyeceğim dağların biri üzerinde onu yakılan kurban olarak takdim et." (Tekvin 22: 1-2). Bu ifadede açık bir çelişki bulunmaktadır. Allah, İbrahim'den oğlu İshak'ı kendisi için kurban etmesini söylemekte, aynı zamanda İshak'ın tek oğul olduğu vurgulanmaktadır. İncil'in diğer ifadeleri, İshak'ın tek oğul olmadığını açıkça göstermektedir: "Ve Abramın (İbrahim) karısı Sara ona çocuk doğurmadı; ve Sara'nın bir cariyesi vardı, bir Mısırlı vardı, ve onun adı Hacardı. Ve Sara Abrama dedi: İşte, Rab beni doğurmaktan alıkoydu; rica ederim, cariyemin yanına gir, belki ondan çocuklarım olur. Ve Abram Saranın sözünü dinledi. Ve Abramın karısı Sara, cariyesi Mısırlı Hacan aldı, ve onu kocası Abrama, karısı olmak üzere verdi; Abram Kenan diyarında oturduktan on sene sonra idi. Ve Ha-carın yanına girdi, ve o gebe kaldı; ve gebe deyi de buluyoruz: "Ve Rabbın meleği ona dedi: İşte, sen gebesin, ve bir oğul doğuracaksın, ve onun adını İsmail koyacaksın..." (Tekvin 16: 11). Yine aynı bölümden okumaya devam ediyoruz: "Ve Hacar Abrama bir oğul doğurdu, ve Abram Hacarın doğurduğu oğlun adını İsmail koydu. Ve Hacar Abrama İsmail'i doğurduğunda Abram seksen altı yaşında idi." (Tekvin 16: 15-16) Ondan sonra, İbrahim yüz yaşındayken ikinci oğlu İshak'ın Sare'dan doğum müjdesini (İncil'de) şu kelimelerle aldı: "Ve Allah İbrahim'e dedi: Senin karın Sara'ya gelince, onun adını Sara çağırmayacaksın, fakat onun adı Sare olacaktır. Ve onu mübarek kılacağım ve ondan da sana bir oğul vereceğim... ve onun adını İshak koyacaksın... Ve İbrahim, oğlu İsmail'i, ve evinde doğanların hepsini, ve parası ile, satın alınanların hepsini, İbrahim evinin adamları arasında her erkeği aldı, ve Allah'ın kendisine söylemiş olduğu gibi, aynı o günde gulfeleri etinde sünnet etti. Ve İbrahim gulfe etinde sünnet olunduğu vakit, doksan dokuz yaşında idi. Ve oğlu İsmail gulfesinin etinde sünnet olunduğu vakit, on üç yaşında idi." (Tekvin 17: 15-25). İncil'in başka bir kısmında İshak'ın doğum tarihine işaret edilmektedir: "Ve İbrahim, oğlu îshak kendisine doğduğu zaman, yüz yaşında idi." (Tekvin 21:5). Yukarıda İncil'deki ifadelere şöyle bir göz gezdirildiğinde İsmail'in on dört yaşına kadar İbrahim'ın tek oğlu olduğu anlaşılmaktadır, îshak'ın ise tek oğul olmadığı açıktır. Çünkü İshak, ikinci oğuldur. Dinî kurbanlar tarihi üzerine yapılacak küçük bir araştırma dahi, sadece en çok sevilen ve tek olan şeyin kurban edildiğini gösterecektir. İbrahim'ın özellikle bir hayli yaşlıyken doğan tek oğlu, şüphesiz ölçülemeyecek kadar fazla sevilmiş olmalıdır. Daha sonra Allah ondan her şeyden daha çok sevdiği tek oğlunu kurban etmesini istemiştir. Yukarıda ele alınan Kur'an'daki ifadeler, Almaktadır. Ayrıca şu sonuçlara işaret etmektedir: Önce, İbrahim çocuksuz iken Allah'a salih bir çocuk için dua etmiştir. (37: 100). Bunun üzerine ona salih bir oğulun müjdesi verilmiştir. İkinci olarak, çocuk koşup oynayabilmeye başlayınca İbrahim'den onu kurban etmesi istenmiştir. {37: 102). Üçüncüsü; İbrahim'e doğum müjdesi verilen ve kurban edilmesi istenen, hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde anlaşılmaktadır ki, onun ilk ve tek çocuğudur. Açıktır ki, bu çocuk İsmail'dir. Dördüncü olarak: Kur'an'da geçen kelimeler İbrahim'ın iki çocuğu İsmail ve İshak'ın doğum müjdesini verirken Kur'an'da geçen kelimeler, iki oğulun farklı özelliklerine de işaret etmektedir. İsmail için yumuşak huylu (ha-lîm), İshak için de ilim sahibi (âlim) ifadesi kullanılmıştır. İki çocuğun bu özelliklerini hayatın fiilî gerçeklerine yaklaştırdığımızda İsmail sabırlı ve yumuşak huyuyla, diğer oğul hikmet ve âlim sıfatıyla tasvir edilen İshak'dan daha münasiptir. Kur'ân'dan anladığımıza göre Kurban Emri halîm çocuk içindir, çünkü âlim çocuk henüz doğmamıştır. Beşinci husus; İshak'ın doğum müjdesini verirken Kur'an'daki ifade tarzından da Kurban istenen çocuk olamayacağı sonucuna varabiliriz. Kur'an'da İshak'ıp doğum müjdesi verilirken, aynı zamanda, İbrahim'in torununun, İshak'dan Yakub'un olacağı müjdesi de verilmektedir. (11: 71). İbrahim'e doğacak bir oğulla birlikte ondan doğacak bir torunun da müjdelenmesi ve aynı zamanda bu oğulun kurban edilmek İstenmesi çok mantıksız görünmektedir. Bu durum tamamen aynı çocuktan bir torun olmasını icap ettirir. Zaten İshak'ın doğum haberi verilirken İbrahim'a onun salihlerden bir peygamber olacağı da söylenmiştir. (37: 112). Oğluyla torunu salihlerden olacak ve insanlara önder olmak için vahiy alacaklardır. (21: 72-73), Yukarıda ifade edilen gerçeklerden anlaşıldığı gibi Kurban Emri'nin İshak için olmadığı, fakat ondan yıllar önce doğan, sabır sahibi diğer oğlu için olduğu aşikârdır. (Mevdûdî. Sîreti Ayrıca kurban hadisesinin Suriye ve Filistin'de değil, fakat Mekke yakınlarında MinaL da gerçekleştiğine dair başka tarihî kaynaklar da vardır. İbn-i Abbas ve Âmir b. Şurahbil, Kabe içinde kurban edilen koçun boynuzlarını gördüklerine şehadet etmişlerdir. Güvenilir ve açık tarihî deliller, boynuzların Abdullah bin Zübeyr'in zamanına kadar Kabe'de bulunduklarını göstermektedir. Boynuzlar Haccac bin Yusuf'un Kâbe'nıin bir kısmını mancınıkla tahrip ettiği Mekke'yi kuşatması sırasında kaybolmuşlardır. Hadisenin Suriye ve Filistin'de ve İshak'la vuku bulmayıp, Mekke'de İsmail ile gerçekleştiğinin en büyük delili, İsmail'ın kurban olayının dünyadaki milyonlarca bağlılarının o günden bu güne her yıl Hacc zamanında Mekke'de anmalarıdır. Bu görev 4500 yıldır müslümanlar (İbrahim'ın takipçileri) tarafından her yıl fiilen İsmail silsilesinden gösterilerek yaşatılmaktadır. İshak'ın soyundan gelenlerin böyle bir kurban çizgisi yoktur. (Mevdûdî, Age. sh., 49-90). |