Konu Başlığı: İmam Râzinin Faiz Hakkındaki Görüşleri Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 17 Haziran 2012, 19:53:00 İmam Râzi'nin Faiz Hakkındaki Görüşleri İmam Râzî, faizin niçin İslam'da men edildiğini izaha çalışmıştır. Faizin yasaklanmasını destekleyici bir takım sebepler göstermiştir. Görüşlerinden bazıları aşağıda özetlenmiştir: 1- Halkın Servetini Yok Eder: Faiz muamelesi, başkalarının servetini karşılıksız/bedelsiz almayı icab ettirir. Bir dirhemi iki dirhem karşılığında veya bir birim buğdayı 1.5 birime peşin veya veresiye satan birisi fazlalığı bir "hiç" karşılığında elde eder. Bu tür muameleler haksız ve adaletsiz addedilir. Borçluyu daimi olarak sömürme yoluyla fakirliğe duçar kılar. Rasulullah, birinin servetinin başkasına aynı onun kanı gibi haram olduğunu açıkça belirtmiştir. Başkasının servetinin karşılıksız gasb edilmesinden dolayı yasaktır. Borçlunun belirli bir süre bir kaç fazla "para" karşılığında alacaklının kapitalini elinde tuttuğu için, bu fazlalığın yasaklanmasına uygun olmadığı münakaşa edilebilir. Şayet alacaklı borçluya verdiği parayı kendi kullanımı için muhafaza etseydi, bazı işlere yatınr ve kâr elde etmiş olabilirdi. Sermayesinin zilyetliğini borçluya verdiği zaman, iş yoluyla elde edeceği artışı elde edemez. Eğer borçlu bu sermayenin kullanımı için biraz fazla para öderse, bu mantıksız görünmez. İmam Razi, bu muhakemeye karşı çıkarak, alacaklının yapacağı varsayılan kârın hakiki ve kıymetli birşey olmadığını vurgulamaktadır. Eğer alacaklı sermayesini borçluya borç vermek yerine, bazı iş teşebbüslerine yatırsaydı, kârdan emin olamazdı ve hatta zarar edebilirdi. Böylece alacaklının kârı hayali ve hakiki değilken, borçludan alınacak olan fazla para (faiz olarak) hakikidir ve kafidir. Faiz, varlıklı kimselerin bir iş veya meşgale edinmesini engeller. Çünkü onlar faiz yoluyla geçimlerini kazanmayı daha kolay bulmaktadırlar. Onlar,bir takım risk ve güçlükleri gerektiren ticari teşebbüslere yatırım yapmaktan hoşlanmazlar. Bu tabiatıyla sinaî ve iktisadi gelişmeyi engeller ve öylece bir ülkenin iktisadi kalkınmasını yavaşlatır. Zira dünyevi hadiseler ticaret ve sanayi olmaksızın tatmin edici şekilde devam edemez. 2- Ahlâkî Değerleri Yıkar: Faiz, yasaklandığı zaman halk borç vermekten kaçınacaktır; fakat meşrulaştırılırsa, halkın ihtiyaçları onları iki lira karşılığında bir lira borç almalarına sebep olur. Netice olarak tabii dostluk, iyilik, fazilet ve minnettarlık hisleri yok olacaktır. 3- Kin ve Garaz Doğurur: Fakir halk, alacaklının faiz yoluyla kendi servetini yediğini anlayınca ona beddua eder, lanet yağdırır. Böylelikle faiz müessesesi toplumda kin ve garazın yayılmasını kolaylaştırır. Tabiatıyla halk, faiz yoluyla servet biriktirmekle tanınan kimselere karşı nefret duyacak ve onu servetinden mahrum etmek için ellerinden geleni yapacaktır. Onun ölümünden sonra serveti sona erer fakat onun zilletliği ve günahları ilele-bed devam eder. 4- Zengin Daha Zengin, Fakir Daha Fakir Olur: Fakir borçlunun zenginleşebileceği ve alacaklının fakirleşebileceği faizsiz bir toplumda ihtimal dahilindedir. Fakat kapitalist bir toplumda zengin, halkın parasını faiz yoluyla toplayarak daha zenginleşir, fakir daha fakirleşir. Faizin, alacaklının servetini artırdığı açıkça görülebilir, fakat gerçekte milletlerin olduğu gibi fertlerin varlıklarını da (daha önce gösterildiği gibi) yok eder. Yatırımları frenler ve sermaye birikim oranını azaltır. Çünkü faiz oranı ne kadar yüksek olursa yatırım oranı o kadar düşük olur. Faizin serveti artnmayıp azaltacağı gerçeği Peygamber tarafından belirtilmiştir. Bununla birlikte, faiz sadaka ruhuna mugayirdir. 5- Alacaklı Gözden Düşer:Her ne kadar alacaklının serveti azalmıyor görünüyorsa da, onun sosyal itibarı azalır. Toplumda saygısını kaybeder ve hayır sahibi ve dosttan ziyade bir düşman ve parazit olarak kabul edilir. Kısaca halk tarafından kötü şöhretli ve utanç verici addedilir. Bunların da üstünde, faiz halk arasında para tutkusunu yayar; böylelikle o fertler adalet hissini kaybeder ve kötü niyetli ve kaü kalpli olurlar. |