Konu Başlığı: İlâhî Birliğe Delil Olarak Rahmet Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 18 Ağustos 2012, 12:59:44 İlâhî Birliğe Delil Olarak Rahmet Kur'ân'ın, Allah'ın birliğini göstermek için ilâhî rahmetin tezahürüne veya ifadesine dayanarak benzer çıkarımlar elde etmesinin sebebi budur. Yine aynı şekilde Kur'ân rububiyetin tezahüründen de delilini çıkarmaktadır. Bu Kur'ân'ın kullandığı bir başka metoddur. Kur'ân her yaratığın belli ölçüde İlâhî rahmeti sergilediğini ve tabiî olarak bu lütfü bahşedebilecek birinin varlığına İşaret ettiğini söylemektedir. Kur'ân eşyanın tabiatında var olan iyiye eğilim Özelliğine, dengeye, güzelliğe, mükemmelliğe ve ölçüye dikkat çekerken bu metodu kullanmaktadır. "İlâhınız bir tek İlâh'tır, O'ndan başka ilâh yoktur, O Rahman'dır, Rahim'dir. Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ve gündüzün değişmesinde, insanların faydasına olan şeyleri denizde taşıyıp giden gemilerde, Allah'ın gökten su indirip onunla ölmüş olan yeri dirilterek üzerine her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgârları ve yer ile gök arasında emre hazır bekleyen bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için (Allah'ın varlığına ve birliğine) deliller vardır." (2: 163-164). "Üstlerindeki göğe bakmadılar mı, onu nasıl yaptık, süsledik, hiçbir çatlağı yoktur? Arzı nasıl yaydık, ona sağlam dağlar attık, onda her güze) çifti bitirdik! (Bütün bunları) Allah'a yönelen her kulun, gönül gözünü açmak için ve (ona) ibret vermek için (yaptık)." (50: 6-8). "Andolsun biz, gökte burçlar yaptık. Ve onu bakanlar için süsledik." (15: 16). "Andofsun biz, (dünyaya) en yakın göğü lâmbalarla donattık." (67: 5). "Ve akşamleyin hayvanları mer'adan getirdiğiniz, sabahleyin mer'aya götürdüğünüz zaman onlarda sizin için bir güzellik de vardır." (16: 6). Güzel olarak nitelendirdiklerimizin hakikati nedir? Ahenk ve ölçüdür. Bir güzelliği belli eden ondaki ahenk veya ölçüdür. "Arzı da yaydık, oraya sağlam dağlar attık ve orada Ölçülü mütenâsib şeyler bitirdik." (15: 19). Aynı düşünceleri ifade etmek için Kur'ân bir başka terim olan Tesviye'yi kullanmaktadır. Tesviye 'düzene koymak' anlamına gelmektedir. "Rabb'inin yüce adını teşbih et (Onun eksikliklerinden uzak olduğun an). O (Rab) ki (her şeyi) yarattı, düzene koydu. O (Rab) kİ (her şeyin biçimini, özelliğini ve süresini) belirleyip hedefini gösterdi." (87: 1-3). "Ey insan, seni engin kerem sahibi Rabbine karşı ne aldatıp isyana sürükledi? O (Rab) ki seni yarattı, seni düzenledi, sana ölçülü bir biçim verdi. Seni(n organlarını) dilediği şekilde birbirine ekledi." (82: 6-8). Yine aynı şeye işaret etmek için Kur'ân It-kan terimini kullanmaktadır. Kâinatta herşeyin düzene sokulduğu ve bu düzende bir bozukluk veya bir çatlağın olmadığı anlamına gelmektedir. "O, burayı saygıdeğer kıldı ve herşey O'nundur." (27: 91). "O, yedi göğü, birbiri üzerinde tabaka, tabaka yarattı, Rahmân'in yaratmasında bir aykırılık uygunsuzluk görmezsin. Gözü(nü) döndür de bak, bir bozukluk görüyor musun? Sonra gözü(nü) iki kez daha döndür (bak). Göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) umudu keserek hor ve bitkin bir halde sana döner." (67: 3-4). "Rahman'ın yaratması", burada kullanılan bir terimdir. Kur'ân-ı Kerîm'in işaret ettiği herşey, sadece yaratıcı olmakla kalmayıp, aynı zamanda Rahman ve Rahim olan Allah'ın yaratmasıyladır. Nerede rahmet varsa orada güzellik ve mükemmellik vardır. |