๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 22 Temmuz 2012, 13:26:10



Konu Başlığı: İktidardayken Muhammedin sav. Davranışı
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 22 Temmuz 2012, 13:26:10
İktidardayken Muhammed'in Mağluplara Karşı Davranışı

Hz. Peygamber, güç kazandığı Arap yarı­madasının büyük bir bölümünün kudretli yö­neticisi olduğu ve düşmanlarını birer birer mağlup edip boyun eğdirdiği zaman, tevazuunu sürdürmüş, düşmanlarının bütün suçlarını affetmiştir. Haksızlık ve İslâm'a düşmanlıkla­rından dolayı, kim Mekkeli Kureyş reislerin­den daha fazla cezayı haketnıiş olabilirdi?

Yapabilecekleri her şeyi yapmışlardı. Daha başlangıcında, yeni müslümanları baskı, ha­karet ve işkenceyle, ve hareketin önderi Hz. Muhammed'i öldürmeyi planlayarak, bu yeni dini daha doğmadan boğmaya çalıştılar. Bu çabalarında başarılı olamayınca, Rasûlul­lah ve ashabmın güvenlik içinde hicret et­tikleri Medine'ye karşı savaşlarını ve-saldırı­larını sürdürdüler. Hz. Muhammed 'in şah­sına ve dâvasına yapmadıkları saldın ve kötü­lük kalmamıştı. Ancak sonunda, Allah'ın yar­dımıyla, plânlarında başarısızlığa uğradılar. Hz. Muhammed onların hepsini yenilgiye uğrattı. Mekke'nin fethi günü, onlar Rasûlullah'in huzuruna getirildiklerinde ve O, haklarında nihâî hükmü verecek durum­dayken, Hz. Muhammed onlara cömertçe davranmış, şefkat ve merhamet göstermiştir. Sir William Muir'in sözleriyle "Muhammed, mutlak iktidarında adaletli ve mutedildi. Sadece getirdiklerine iştiyakla tâbi olanlara değil, düşmanlarına karşı da itidalliydi. Mekkelilerin, Peygamber'in getirdiklerine karşı sürdürdükleri uzun ve inatçı mücadele, Peygamber'i Öfkelendirebilir, bu öfkesini muzaf­fer olduğunda unutulmayacak kan ve ateş ile gösterebilirdi. Fakat Muhammed , birkaç suçlunun dışında, genelde herkesi bağışladı. Geçmişin tüm olayı, hakaret ve zulümlerle dolu hâtıralarını asîl bir davranışla bir kenara bıraktı. O, en azılı muhaliflerine dahi, merha­metle ve dostça davranmıştır." (The Life oj Muhammad, Londra, 1877, sh. 526).

Bu insanlar Rasûlullah'i taşa tutup, ona ok atmışlar; başım yaralayıp, ön dişlerini kırmış­lardı. Yüzünün her yanı kan içinde kalmış, ağır şekilde yaralanmış; sonunda dengesini yitirip yere düşmüştü. Zorlukla ayağa kalk­mayı başardığında yine düşmanın kazdığı bir hendeğe düşmüştü. Bu zor durumda ashabın­dan bazıları, Rasûlullah'den onlara beddua etmesini istediğinde O, yalnızca şu sözlerle dua etmişin-: "Ey Allah'ım! Onları affet. (Be­ni ve ne yaptıklarını) bilmiyorlar." (Seerat al-Nabi, c.II).