> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Siret Ansiklopedisi > Hıristiyanların Kutsal Kitapları
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hıristiyanların Kutsal Kitapları  (Okunma Sayısı 1035 defa)
24 Temmuz 2012, 12:11:43
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 24 Temmuz 2012, 12:11:43 »



Hıristiyanların Kutsal Kitapları

Hristiyan kutsal metinleri de Hz. İsa'nın sîret ve öğretilerinin naklinde yukarıdakilere ben­zer safhalar geçirmiştir. İsa aleyhisselâm, Al­lah'ın kendisine vahyettiği İncil'in tamamını sözlü olarak halkına duyurmuştu. Havarileri de İncil'in ayetleri ile Peygamberlerinin hayat hikâyelerini birleştirir tarzda insanlar arasında bu dini anlattılar. Bu malzemeden hiç biri ne Hz. İsa zamanında ne de onu takip eden dö­nemde yazılmış değildi. Bu sözlü rivayetleri yazıya geçirme işi, ana dilleri Yunanca olan kişilere kaldı. Hz. İsa'nın ana dilinin Ârâmice veya Süryânice olduğu, havarilerinin de aynı dili konuştuğu akılda tutulmalıdır.

Yunanca konuşan müelliflerin pek çoğu bu sözlü rivayetleri Ârâmî dilinden dinlediler ve onları Yunanca'ya aktardılar. Bu nüshalar M.S. 60-70 yıllan civarında yazılmıştır. İndi­lerde hangi sözleri Hz. İsa'nın söylediği ve hangi sözleri yazarların bizzat ilâve ettikleri, İlâhî kelâmın nerede başlayıp nerede bittiği anlaşılamamaktadır. İndilerde yazılan olayla­rı ve sözleri bir rivayetler zinciri oluşturabile­cek şekilde Hz. İsa'ya atfeden güvenilir bir râvİ zikredilmemiştir. Bunun da ötesinde, bu müelliflerin eserleri de yokolmuştur. Yeni Ahid'in binlerce Yunanca nüshası ele geçtiği hâlde bunlardan hiçbirinin yazılış tarihi dör­düncü yüzyıldan eski değildir. Bunlar bile nadiren bulunmaktadır. Makbul ve yaygın olan İndiler onbirinci ile ondördüncü yüzyıl­larda yazılmış ve çoğaltılmıştır.

Mısır'da papirüs üzerine yazılı İncil'in parça­larının da ancak üçüncü yüzyıla ait olduğu tesbit edilmiştir. İndilerin Yunanca'dan Latinceye nasıl, ne zaman ve kimin tarafından çevirildiği ise bilinememektedir.

Latince çeviriler, dördüncü yüzyılda Papa'nın talimatıyla gözden geçirildiyse de, bunlar onaltıncı yüzyılda geçersiz kabul edilerek Yunanca nüshalarından yeniden Latince'ye çevrildiler. İncil'in meşhur dört kitabı Yunan­ca'dan Süryânice'ye büyük bir ihtimalle M.S. 200 yılında çevrildi, fakat halen elde olan en eski Süryânice nüshası dördüncü yüzyıla ait­tir. Beşinci yüzyıla ait bir yazma nüshanın ise çok farklı olduğu gözlenmiştir.

Süryanice'den Arapça'ya yapılan tercümeler­den sekizinci yüzyıldan önce hazırlananı bi­linmemektedir, incil'in 70 değişik versiyonu­nun hazırlanmış olması ve Hristiyan âlimlerince hepsinin redddolunup sadece dört ta­nesinin güvenilir kabul edilmesi ilginç bir ha­kikattir. Onların kabul veya reddine dair mes­netlerinin neler olduğu hiçbir kimse tarafın­dan bilinmiyor. Bu durumda Hz. İsa'nın sîreti ve mesajı ile ilgili bu malzemeye en ufak bir şahinlik isnad edilebilir mi?

Diğerleri
 
Diğer dinlerin önderleri ile ilgili durumlar da bundan farklı değildir. Zerdüşt'ü misal olarak alalım. Doğum tarihi hâlâ sırlar içinde Örtülü­dür. Onun hakkında bütün bilinenler, İran'ın İskender tarafından ele geçirilmesinden yak­laşık 250 yıl Önce yaşadığına dair deliller ol­duğudur. Diğer bir ifadeyle, M.Ö. beşinci yüzyılda yaşamıştır. Kitabı Avesta, orijinal dilinde mevcut değildir ve kitabın yazıldığı veya Öğretilerin vazedildiği bu dil de bugün için yaşayan bir dil değildir.

Dokuzuncu yüzyılda çevirisi ile birlikte tefsi­ri yapılan 9 ciltlik Avesta 'nm ilk iki cildi yok olmuştur. Kitabın halen elde bulunan en eski nüshası onüçüncü yüzyıla aittir. Bu, Zer­düşt'ün kitabınm durumudur. Hayatı ve öğre­tileri konusunda ise ayrıntılı bir bilgiye sahip değiliz. Zerdüşt 40 yaşında vaaz ve telkinleri­ne başladı. İki yıl sonra kıral Gustaf onun müridi olunca Zerdüştiük krallığın resmi dini hâline geldi. Zerdüşt 77 yıl yaşadı. Ölümün­den sonra zamanla hayatı ve öğretileri hak­kında gerçeklerden uzak pek çok hikâye ortaya çıktı.

piinyaca bilinen dinî simalardan biri de Buda'dır. Zerdüşt gibi onun da bir peygamber olma ihtimali vardır. Arkasında herhangi bir kitap bırakmadığı gibi müridlerinin de bu ko­nuda bir iddiaları yoktur. Ölümünden yüz yıl sonra başlayan ve birkaç yüz yıl süren bir ça­lışma sonucu sözleri ve hayat hikâyesi bir araya getirildi. Fakat bu devrede ortaya konan budist yazmalarının müelliflerinden hiçbiri Buda'nın sözleri ve öğretileri için bir delil zinciri tedarik etmemiştir. Delalet etmeleri için diğer peygamberlere ve din önderlerine dönsek bile, onların tarih ve öğretileri hakkın­da sahih ve şüpheden uzak bilgiler diyebile­ceğimiz güvenilir kaynaklar bulamayacağı­mız apaçık ortadadır.

Böylece bize, içinde ekleme ve çıkarma bu­lunmayan güvenilir sağlam bir Kitap bırakan; hayatımıza yön verebileceğimiz yaşantısı, sözleri ve fiilî örneği güvenilir senetlerle gü­nümüze kadar nakledilen Hz. Muhammed'e yönelmekten başka seçenek kalmamakta­dır. Dünya tarihinde böyle bir önder sadece -Allah'ın bir lûtfu olarak- Hz. Peygamber'in yüce şahsiyetinde bulunabilir. Hz. Peygamber Kur'ân-ı Kerîm'i, kendisine vahyedilen Al­lah Kelâmı olduğunu kesinlikle ifade ederek sunmuştur. İncelendiğinde, bu Kitâb'ın tahri­fattan uzak olduğunu anlıyoruz. Bu Kitâb'ta Hz. Muhammed'in kendi sözlerine yer ve­rilmemiş; herhangi bir hadîsin eklenmesi biz­zat Hz. Peygamber tarafından titizlikle Önlen­miştir.

İncil'in aksine bu Kitâb'ta, İlâhi Kelâm ile Hz. Peygamber'in hayatı, sözleri, Arapların ta­rihi ve nazil olduğu dönemde meydana gelen olaylar kanştırıhnamıştır. Kur'ân Allah'ın ka­tıksız Kelâm'ıdır. İçinde İlâhî olmayan tek bir kelime yoktur. Muhtevasından tek bir kelime bile eksiltilmemiştir. Kitab, Hz. Muhammed zamanından günümüze tam ve aslî şekliyle gelmiştir. Kitab, Hz. Peygamber'e nazil ol­maya başladığı zamandan itibaren her cümle­si ve her kelimesinin kayda geçirilmesine dikkat edilmiştir. Hz. Peygamber'e s.a.v.vahiy gelir gelmez kâtipler çağrılır ve vahyolunan âyetler yazdırılırdı. Hz. Muhammed yazılan kı­sımları dikkatle okutur ve dinlerdi; kâtibin kaydederken bir hata yapmadığına kani olun­ca yazıyı iyi bir yerde muhafaza ederdi. Pey­gamber kâtibe vahyedilen âyetlerin hangi sûrede nereye ve hangi sırayla konacağını da söylerdi. Vahiy halkalarının sonuna kadar Hz. Peygamber Kur'ân'ın muhtevasını bu şe­kilde sistematik bir nizam içerisinde düzenle­meye devam etmiştir. Ayrıca İslâm'ın başlan­gıcından itibaren Kur'ân'ın namazlarda ezber­den okunması emredilmişti. Böylece sahabe, âyetleri nazil olur olmaz ezberlemeye koyulmuşlardır. Pek çoğu bütün Kitab'ı ezberlemiş­ken çoğu da değişik kısımlarım ezberlemiştir.

Bunun yanında, sahabenin okuma yazma bi­lenleri bizzat istifade için Kur'ân'ın bazı sûre ve âyetlerini buldukları parçalar üzerine ya­zarlardı. Bu şekilde, Kur'ân'ın muhtevası Hz. Peygamber'in hayatı sırasında dört değişik yolla korunmuştur:

1- Hz. Muhammed İlâhi Kelâmın muhte­vasını   başlangıçtan   sona   kadar   vahiy kâtiplerine yazdırtmıştır.

2- Sahabilerin pek çoğu Kur'ân'ın tamamını, kelimesi kelimesine ezberlemişlerdir.

3- Sahabenin istisnasız tamamı, en azından Kur'ân'ın bir bölümünü ezberlemişlerdir, çünkü namaz esnasında Kur'ân âyetlerini okumakla mükelleftiler. Hz. Peygamber'in Veda Haccına 140.000 sahabenin katıldığı gerçeğinden hareketle, sahabenin sayısı hak­kında tahmin yürütmek mümkündür.

4- Okuma yazma bilen sahabenin önemli bir bölümü kendiliklerinden Kur'ân'ın özel kayıt­larını tutmuşlar ve doğru yazıp yazmadıkları­nı kontrol için Hz. Peygamber'e okumuş­lardır.

Bugün elimizde bulunan Kur'ân'ın, kelimesi kelimesine, Hz. Muhammed'e nazil olan Kur'ân'ın aynısı olduğu inkârı mümkün olma­yan tarihî bir hakikattir. Hz. Peygamber'in vefatından sonra ilk halife Hz. Ebu Bekir bü­tün Huffazı ve Kur'ân'ın yazılı kayıtlarını bir araya getirdi; onların yardımıyla bütün muh­tevayı kitap şekline getirdi. Hz. Osman'ın ha­lifeliği esnasmda bu asıl kitabın kopyaları ço­ğaltılarak İslâm Dünyasının belli başlı yerle­rine devlet eliyle gönderildi. Bunlardan ikisi hâlâ muhafaza edilmektedir. Biri İstanbul'da, diğeri Taşkent'tedir. Arzu eden her kimse her­hangi bir Kur'ân nüshasını alıp bu iki kopya ile karşılaştırabilir. Hiçbir farklılık bulamaya­caktır. Hz. Muhammed ile günümüz ara­sında geçen devirlerde her nesilde birkaç mil­yon hafız yaşamışken bir kimse nasıl başkalık bekleyebilir? Bir kimse asıl muhtevadan bir kelime değişterecek olsa hafızlar derhal bu yanlışını açığa çıkarırlar. Geçen yüzyılın sonlarında Almanya'daki Münih Üniversite-si'ne bağlı bir Enstitü, İslâm dünyasının deği­şik yerlerinde ve muhtelif zamanlarda yazıl­mış ve basılmış 42 bin Kur'ân-ı Kerîm nüsha­sını toplamıştır. Bu nüshalar üzerinde elli yıl süren inceleme ve. araştırmalar sonucunda dizgi, baskı ve çoğaltma hataları dışında hiç­bir başkalık bulunmadığı rapor edilmiştir. Ne yazık ki bu Enstitü, II. Dünya Savaşı'nda Al­manya'ya yapılan bomba saldırıları sonucu yok olmuştur, ama bu araştırma projesinin neticeleri baki kalmıştır. Dikkate alınması ge­reken bir başka nokta Kur'ân'ın nazil olduğu dilin hâli hazırda yaşayan bir dil oluşudur. Bu dil Irak'tan Fas'a 120 milyon kişinin ana dili olarak hâlen varlığını sürdürmektedir. Ayrıca, Arap dünyasının dışında yüzbinlerce kişi de bu dili öğrenmekte ve öğretmektedir.

Arabça grameri, lügati, kelime haznesi, keli­melerin telaffuzu ile ilgili kurallar, deyimleri ve atasözleri 1400 yıldan beri değişmeden kalmıştır.

Bugün Arapça bilen biri Kur'ân'ı 1400 yıl ön­ceki Arapların anladığı açıklıkta okuyup anla­yabilir. İşte bu, Hz. Muhammed'in, başka hiçbir peygamber ya da din Önderinin payla­şamadığı önemli bir vasfıdır. Allah'ın insanla­ra hidayet rehberi olmak üzere O'na vahyettiği Kitâb bugün asıl dili ve şekliyle elimizde bulunmaktadır.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hıristiyanların Kutsal Kitapları
« Posted on: 25 Nisan 2024, 06:53:11 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hıristiyanların Kutsal Kitapları rüya tabiri,Hıristiyanların Kutsal Kitapları mekke canlı, Hıristiyanların Kutsal Kitapları kabe canlı yayın, Hıristiyanların Kutsal Kitapları Üç boyutlu kuran oku Hıristiyanların Kutsal Kitapları kuran ı kerim, Hıristiyanların Kutsal Kitapları peygamber kıssaları,Hıristiyanların Kutsal Kitapları ilitam ders soruları, Hıristiyanların Kutsal Kitaplarıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes